"Sen.."
Kırılgan bir çiçeği tutarcasına, sol eli belimi kavradı.
"Bu ten..."
Belimde olan koca eli yavaşca sırtıma oradan ise omuzuma doğru yol aldı ve köprücük kemiğimin üzerinde duran saçlarımı geriye doğru iktirdi.
"Bu güneş kıyısı olan saçların...
SİZDEN BİRŞEY RİCA EDECEĞİM KUZULAR. HER BİRİNİZ EN AZ 10 YORUM YAPABİLİR Mİ LÜTFEN?
İYİ OKUMALAR ❣️
SINIR 200 VOTE VE YORUM
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kafasının içerisinde oluşan düşünceler, planlar ve fikirler biranda yok olurken şaşkınlığın getirdiği dalgınlık ile karşısında, safir mavisi gözlerinin içerisinde şeytani ışığın yer alan adama bakıyordu. Bildiği bütün doğruların aslında yanlış olduğunu kanıtlayan en büyük gerekçeyi ona sunmuştu.
"Seni az çok tanıyorum, Mirza. Beni yanında tutma istediğin biranda gelişen birşey olmuşken bana sunduğun bu gerekçeleri mazeret olarak görmüyorum." dediğinde sesinde yaşadığı karamsarlık kolaylıkla anlaşılıyordu.
Mirza sakinliğini korumak istercesine derin bir nefes aldı ve sol elini genç kızın sarı saçlarını götürüp omuzundan uzaklaştırdı. olayları fazlasıyla kurcalıyor olması canını sıkmaya başlamıştı.
"Olayların detayına inmen canımı sıkıyor." dedi kuru bir sesle. Gözleri Emira'nın gerdanında dolaşıyordu. Sağ elini beline koymuş ve sanki kaçmasını istemiyorcasına sıkıca tutuyordu.
"Asistanları seven bir adam değilim, Emira. Bu zamana kadar istifa etmen için her şeyi yaptım. Ama asla pes etmedin." dediğinde bir gerçekliği açıklığa kavuşturmak istercesine gözlerinin içerisine bakmıştı.
"Benden uzak durman için elimden geleni yaptım. Seni ağlatmak, üzmek veya canını mı yakmam gerekiyordu? Bunları da yaptım. Fakat nişanlı bir adamın yanında olmaya devam etmen bir yana, istediğini elde etmek uğruna pes etmedin, Emira."
Mirza sol eliyle genç kızın ensesini tuttu ve onu biraz daha kendisine yaklaştırdı. Şuan onları, bu durumda birisi görebilirdi fakat ikisininde odaklandığı tek bir konu ve düşünce vardı.
Safir mavisi gözlere sahip adamın dudaklarında çıkan her bir kelime doğruydu. Hakkında öğrenmemesi gereken bir sırrı öğrendiğinde, onu kovmuştu fakat buna rağmen, kariyeri ve geleceği uğruna yanında çalışmaya devam etmek için elinden geleni yapmıştı.
"Süreyya Şahsedar'la anlaşma yaptığın güne kadar benim için herşey eğlenceden ibaretti."
"Bunun içindi değil mi? Annen, seni holding'de tutuyor olduğum için bana güveniyor ve sende, bu yüzden beni yanında tutuyorsun." dedi Emira karmaşık olayların arasından düşünceleri özenle seçmeye çalışıyor, düşüncelerini derinleştiriyordu.
"Kısmen." dedi Mirza gözlerini hafifçe kısarken. "Doğrusunu söylemek gerekirse... Seni yanımda tutmasının sebebi bana göz kulak olman için. O, benden çok sana güveniyor."
Duydukları karşısında Emira'nın kafası karman çorman olmuştu. Daha 2 aydır tanıdığı birisine nasıl güvene bilirdi ki insan? Kaşları çatılırken Mirza'hın dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme oluştu.
