"Oha!" Dedim ve gözlerimi kapattım
"Ah pardon..." dedi "Güzelim yarın görüşürüz."
"Tamam aç artık gözlerini." Diye fısıldadı kulağıma. Gözlerimi açtığımda Yoongi'nin arkadaşı olduğunu bildiğim bir çocuk, kucağında ki kadını indirdi ve kadına göz kırptı. Tanrım iğrenç...
"Eveet. Hoşgeldin Joen." Ayağa kalktı ve Jungkookla tokalaştılar. Bana baktığında şaşırarak "ChoHee seni burada görmeyi beklemiyordum." Dedi ve bana sarıldı. "Siz Yoongi'nin arkadaşısınız değil mi?"dedim parmağımla her hangi bir yeri göstererek. Alışkanlık...
"Evet. Ben Park Jimin."
"Senin dövmeci olacağını hiç düşünmezdim." Dedim ve etrafı incelemeye başladım. "Ahh evet herkes öyle diyor. Aslın da babamın şirketinde çalışmam gerekiyor ama ben Yoongi gibi çalışamam. O yüzden kendime böyle bir yer açtırdım."
Çoğunlukla siyah yoğunluklu olan bir yerdi. Duvarlarda bir kaç tane tablo ve ayna var. Kırmızı ledlerle ışıklandırılmış ayrı bir duvar vardı. Duvarı bir sürü muhteşem dövme modelleri süslüyordu.
"Nasıl yani siz tanışıyor musunuz?" Sessizliği bozan Jungkook olmuştu. "Evet Yoongi'nin eşi olur kendisi."
Jimin'nin söylediği şey ile bana şaşkınlıkla bakan Jungkooka döndüm. "Evet. Yoongi'nin eşiyim." Dedim yapmacık bir gülüşle.
"Her neyse asıl konumuza gelelim. Cho dövme yaptıracak." Dedi Jungkook "İstediğini seç." Eliyle modellerin olduğu yeri gösterdi. Oraya doğru ilerledim ve hepsini incelemeye başladım. Gözüme kestirdiğim dövmeyi elime aldım ve Jimin'e gösterdim. "Peki nerene yapayım." Dedi. Bunu hiç düşünmedim. Jungkook'a baktım nereme yaptırayım." Yanıma gelip dövmeyi inceledi. O dövmeyi incelerken ben onu inceliyordum. Birden bana baktığında dövmeye çevirdim bakışlarımı. Histerik bir gülüş attı. "Bence karnın ve belin arasında bir yere yaptır." dedi ve bahsettiği yeri eliyle gösterdi. Biraz daha inceledikten sonra kararımı verdim.
"Bence omzuma yaptırıyım."
Jimin'nin yanına gidip ceketimi çıkardım. Koltuğa oturdum ve tişörtümü sağ omzumun açılması için sıyırdım. Jungkook da karşıma oturdu ve elini uzattı, bende elimi avuçlarının içine yerleştirdiğim de elimi incelmeye başladı. Olduğunca dik durmaya ve hareket etmemeye çalışıyordum.
***
"Bittiii. Çok güzel bir seçim yapmışsın. Çok yakıştı." Dedi Jimin.
(Multi: ChoHee)
"Teşekkürler" dedim ve ayağa kalktım. Aynaya doğru ilerledim, dövmeye baktığım da ağzım açık kaldı. Dövme mi çok güzeldi yoksa Jimin mi çok güzel çizdi bilmiyorum ama muhteşemdi. Jungkook yanıma gelip omzuma dokundu "Çok güzel oldu." Dedi omzumu incelerken. "Teşekkürler" dedim ve buna daha fazla katlanamayarak omzumu kapattım. Ceketimi aldım ve oradan ayrıldık. Beraber sahilde yürüyorduk. "Teşekkür ederim. Yanımda olduğun için." Dedim yere bakarak.
"Ne demek. Sadece hayalini gerçekleştirdim. Yanında oldum falan." Biraz durduktan sonra devam etti. "Neden söylemedin Yoongi'nin eşi olduğunu? Hatta evli olduğunu niye söylemedin?"
"Niye söyleyim? Nereden bilebilirdim Yoongi ile tanıştığını. Zaten evli olduğumu öğrendiğinde ne değişecekti ki? Sonuçta benimle yatmak gibi bir düşüncen yok sadece arkadaş olmak istediğini söyledin." Ne diyorsun ChoHee kendine gel!
Bencede kendine gel. Şu an onunla yatmak istediğini açık açık söyledin.
"Ha yani seninle arkadaş olmamı istemiyorsun. Öyle mi?" Sorduğu soruyla kaşlarımı çatıp önüne geçtim. Küçücük boyumla kalkışdığım işlere bak. İki metre çocuğa dikleniyorsun Cho! "Hayır! Saçmalama o mânâ da söylemedim. Seninle arkadaş olmak niye istemeyim?" Omuzlarını silkip yürümeye devam etti.
"Hadi seni evine bırakayım."
"Kendim gidebilirim. Gerek yok." Dedim ve yürümeye devam ettim. "İnat etme."
"Offf. Tamam" telefonu açıp saate baktım 03:37 ohaa Yoongi beni kesecek. "Biraz hızlı olalım mı?" Dedim ve bu sefer ben onu çekiştirmeye başladım. "Tamam güzel kız sakin." Dediği kelime ile olduğum yere çakıldım. O daha demin bana güzel kız mı demişti bana mı öyle geliyor?
ChoHee sakın bak sakin ol.
Sakinim ben! 'Güzel kız' dedi demi?
Evet...
"S-sakın bir daha bana güzel kız deme!" Dedim işaret parmağımı sallayarak. "Ne oldu ya? Tama demem. Bu kadar sinirlenecek ne var?"
"Deme dedim işte! Sen git nereye gidiyorsan ben tek giderim." Dedim ve cevabını dinlemeden hızlı adımlarla uzaklaştım oradan.
Ağlama sakın!
Ağlamıcam. Ağlamıyorum. Sakinim.
Ellerimin titremeye başladığını hissettiğimde içimden kendime sövdüm. Bacaklarım boşalıyordu. Son duyduğum şey korna sesi ve ardından bir çığlık.
Sonrası karanlık...
EVET BİTTİ ARTIK HER GÜN BÖLÜM ATMAYA ÇALIŞICAM .
TEKRARDAN OLANLAR İÇİN ÖZÜR DİLERİM.
