Yorumlarınızı tek tek okuyorum ve çoğu beni güldürüyor^^ teşekkür ederim yorumlarınız ve oylarınız için♡
Umarım beğenirsiniz♡
(Bölüm "Sweet Night" ile yazıldı.)
(Medya: Jackson)İyi okumalar🍷
***
Başbüyücüler Binası/ Seul 2020
"Lanet olsun, onu göremiyorum artık!" meclisin en genç üyesi olan sarı saçlı büyücü toplantı salonunda adeta bağırmış, telaşla odada ileri geri yürüyor; ellerini saçlarından hızla geçirip duruyordu.
"Sakin ol artık Fred. Yerine geç, sakince konuşalım bunu." ak saçlı yaşlı büyücü sonunda dayanamayıp konuşmuştu. Genç büyücünün artık Park Jimin'i veyahut 1842 yılını ve ondan sonrasını görememesi elbette ki bir sorundu fakat sakin kalınmazsa sorunlar artacaktı.
"Nasıl sakin olmamı bekliyorsun?! Tabi... çok istediğin bu görevi Jackson bana verdi ve eğer o aptal Jimin döngüyü kırdıysa suç bana kalacak! Sana göre hava hoş tabi..Olan bana olacak Martin!"
Genç büyücü sonunda içindekileri söyleyince rahatlamıştı bir miktar. Bu ihtiyar içten içe mutlu oluyordu, emindi. Sonuçta o çok istediği görevi kendisi almıştı ve başarısız olması en çok onu mutlu ederdi.
Ak saçlı, fikirleri daha olgunlaşmamış bu çocuğun dediklerine alaycı bir kahkaha attı.
"Herkes senin gibi değil Fred. Görevi istediğim doğruydu fakat bunu sen aldın diye görevin başarısız olmasına mutlu olacak değilim. Ayrıca Park Jimin'in döngüyü kırdığını sanmıyorum. Yapabilse daha önceden yapardı. Bu işin içinde başka bir şey var."
Martin, eliyle sakalını sıvazlarken düşünceli bakışlarla masayı izliyor, sarı saçlı ise karşısındaki ihtiyarın boğazını sıkmamak için zor duruyordu.
"Her şeyi bildiğini sanıyorsun değil mi?! Ama sana ufak bir sır vereyim. Sen aptalın tekisin!"
Sarı saçlı hızla odayı terk etmek için kapıya yöneldiğinde Martin gözlerini ona çevirmiş, tepkisizce izliyordu sinirli genci. Dediklerini ciddiye alacak kadar umursamıyordu onu.
O sırada Fred kapı kolunu hızla kavrayıp kendine çekerken karşısında gördüğü bedenle donakaldı.
"L-Lordum!"
Fred hemen geriye doğru adımlamış, toplantı masasına çarpınca durmuştu. Hemen arka tarafında, sandalyesinde oturan Martin ise Jackson'ı görmesiyle ayağa kalkmıştı.
Jackson karşısındaki büyücülere bakıp gözlerini devirdi.
Yine her şeyi kendisi açıklamak ve düzeltmek zorundaydı. Bunlar ne işe yarıyordu anlamıyordu.
Yavaş adımlarla odaya girdi Jackson.
"Martin doğru söylüyor seni aptal. Kıskançlığını bir kenara bırak artık. Çocukluğun canımı sıkmaya başladı." kaşları istemsizce çatılmış, sesi sinirli çıkmıştı Jackson'ın. Sakin olmaya çalışıyordu fakat aptallığa tahammül edemiyordu.
Fred korkuyla başını önüne eğmişti. Jackson'ı daha fazla kızdırmak istemiyordu.
"Ama lord-"
"Kes sesini."
Fred anında susmuş Martin'in arkasına doğru ilerlemişti. Daha fazla konuşmaması gerektiğini anlamıştı. Martin ise tepkisizce Jackson'ı izliyor, bir an önce bildiğine emin olduğu şu sorunu anlatmasını bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Red // •Taekook•
FanfictionBabası Lucifer tarafından cezalandırılan yarı vampir yarı şeytan olan Kim Taehyung 1800'lü yılların başına, Jeon Jungkook'un kasabasına sürgün edilir.