1.8

137 25 0
                                    


nE? 

"O ne demek ya?"

"Aynen saçmalamayın."

"Olamaz öyle bir şey."

"Unutun!"

"Ne alaka?"

"Beyinsizler."

Biz sırayla saydırırken, hepsi gülüyordu.

"Bak bir de pişmiş kelle gibi gülüyorlar!" Ben iyice püskürürken, Atlas'ta gülmeye başladı.

"Sizle oyun falan olmaz," diyerek ayağa kalkmıştım ki Atlas beni geri oturttu.

"Oyun oyundur."

"Ne saçmalıyorsun?!" Ona şaşkınca bakıyordum. Cidden istiyor muydu?

"Evet Vera, hadi."

"Bak sadece sen istemiyorsun."

Salaklar.

"Vera, bunu yapmak zorunda değiliz. Eğer istiyorsan," durakladı ve devam etti.

"Şu kapıdan çıkıp gidebiliriz."

Durdum ve bekledim.

"Ben giderim," diyerek kapıya yöneldim. Ama arkamdan gelen ayak seslerini de elbette duyabiliyordum.

"Vera!"

"Vera, bekle!"

Kolumu tutup beni kendine çevirdi ve sarıldı. Göğüsüne koyduğum ellerimle onu ittim.

"Ne var, ne istiyorsun?"

"Orada beni nasıl bir duruma düşürdüğünün farkında mısın?"

"Ben, özür dilerim. Böyle olacağını tahmin etmemiştim."

"Ben sadece," dedi ve duraksadı. 

"Sen istersin diye düşündüm," derken sesi fısıltıya dönüşmüştü.

"Böyle bir şey isteyeceğimi nasıl düşünürsün?"

"Ben, üzgünüm." Gerçekten üzgündü.

Sarıldım.

"Lütfen,"

"Lütfen üzülme."


Kısa ve anlamsız oldu. Boş bir bölüm oldu. O yüzden keyfiniz isterse oy verip yorum yapabilirsiniz. Aslında bu bölüm instagram bölümü olacaktı ama bir türlü ayarlayamadım ve yaziyim dedim. Bu arada karakter bulmakta da güçlük çekiyorum. Yorumlar kısmına önerilerinizi yazarsanız çok mutlu olurum.

Haydin görüşürük.

Tşk.



Zeytinli Açma ~ Tamamlandı ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin