Saatin kaç olduğunu bilmiyorum ya da kaç saattir bu bankta oturduğumu .Yağmur yağmur yağmaya ne zaman başladı ya da bulutlar ne zaman benim için ağlıyorlardı ? Kaç saattir hiç durmadan , bıkmadan , usanmadan , sıkılmadan ağlıyordum ? Kaç saattir bana hayaımın özetini çeken müziği dinliyorum ? Bunların hiç birinin cevabını bilmiyorum ama hava kararmıştı . Yağmur biraz azalmış ve soğuk buz gibi bir rüzgar çıkmıştı . Üşüyordum . Ama sırf biraz daha üşümek için ceketimi çıkardım . Etrafta 8 kutu alkol alan ama sorsan ' ben sarhoş diğilim ' diyecek tipler vardı . Umrumda mı ? Hayır ( Evet ). Gerçekte belli etmesem de ben güçlü değilim .Hem de hiç . Siz beni sabahları incitirsiniz , gülerim . Ama gerçek tepkimi gece yarısı yastığım , yorgamın ve benimle birlikte ağlayan bulutlar bilir .
Herkes beni güçlü sanar , ama ben güçlü değilim . Sadece korkak , sersemin tekiyim . Ben acılardan korktuğum için gülerim ; onlardan kaçmak için . Ben ağlarım ; Artık onlardan bıktığım için . Ben güçlü biri değilim . Ben tam aksine korkak biriyim . Ben , babası doğum gününden 2 hafta önce kanserden ölen , dededi yine aynı şekilde yazın trafik kazasında ölen , annesi ve abisi tarafından nefret edilen , yazdan korkan biriyim . Hep en sevdiklerim yazın öldükleri için yazdan korkuyorum . Belki bu bazılarına göre çok saçma ama artık kimsenin ölmesini istemiyorum . Ve 26.08.2002 ' de doğduğum için de ağustostan nefret ediyorum. Artık evime gidip üstümü değiştirip bir de mezarlıkta ağlarım diye ayağa kalktığımda benim olduğumduğum tarafa gelen 3 kişi gördüm . Ben eşyalarımı hemen toplamaya başlamıştım ki aramızdaki mesafa 10 adım kadar olduğunu fark ettim . Eşyalarımı topladım ve ters yöne doğru gitmeye başladım .
'' Hop güzelim nereye ? Daha sohbet edicektik !! '
Adımlarımı daha da hızlandırdım . Ama onlar daha da hızlılardı . Ben biraz daha hızlı olmaya gayret gösterdim , ta ki içlerinden birisinin kolumdan tutup çekişine kadar . Kolum çekilince haliyle bende o tarafa doğru döndüm ve '' bırak sana be kolumu '' diye bağardım ve kolumu çekmeye çalıştım .
'' Ooo sert kız , severim '' bunu kolumu tutan söylemişti .
'' Rahat dur güzelim '' bunu da yanındaki söylemişti.Hava karanlık olduğu için yüzlerini tam göremiyordum . O yüzden de nasıl biri olduklarını seçemiyorum . Ama benim hakkımda ne plandıkladıkları az çok tahmin ediyorum .
Tekrar kolumu çekmeye başladım . '' Ya bırakın beni imdat ! ! ! ! '' diye bağırmaya başlamıştım . Artık nefes alamıyordum . Hafiften gözüm kararıyordu ki , biri kolumu kurtarıp beni banka oturtturdu , yanaklarıma hafifçe vurmaya başladı .
'' Hazel iyi misin ? ''
Bu ses
Bu sesi tanıyordum....
Bu ses ......
Berk ' in sesiydi....
Gözlerimi hafif açtım ve bana cevap bekleyen bir şekilde baktığı için kafamı yavaşça aşağı ve yukarı salladım . Berk diğerlerine ' aha şimdi belanızı buldunuz ' diye bir bakış attıktan sonra sinirli bir şekilde koşup kolumu tutanın gözüne yumruk attı . Sarhoş olduğu için hemen yere düştü . diğerlerine de tepki veremiyecek halde olducakları kadar yumruk attıktan sonra tekrar kolumu tutana döndü . Üstüne çıktı ve yumruk atmaya başladı . Berk ' in yumruklarına gülerek cevap verdiği zaman daha da sinirlendi ve kolumu tuttuğu elini büktü . E bağırmayı da ihmal etmedi
'' Bu elinle mi tuttun lan !!? '' bir yumruk daha
'' Bu pis ellerinle mi tuttun onun güzel kolunu !!!?? '' bir tane daha . Adam artık tepki veremiyordu . Bu yüzden de buna bir son vermesi gerekiyor ama onun hiç böyle bir niyeti yok sanırım . İş başa düştü .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dursun Zaman
Fiction généraleErgenlik çağlarında, kendi başına büyüyen ve başına geleceklerden habersiz , bir kız ; Hazal . Sınıfın yakışıklısı , tatlı ve gizemli çocuk ; Berk . Bir mesajla hayatları değişecek , Bakalım o mesaj ne ?