ruhum sanki bir tren garı
kalabalığım
bütün vedalar omzumda
yüküm ağır
garda bedenimi teğet geçen
insan kalabalığı
garda birleşmiş eller
taze, sıcak göz yaşıyüzümü ne yana dönsem
bir şiiri on yedi yerinden vuruyor bazı vedalar
bir şairin yedinci yaşına armağan bazı şiirler
şimşeğin açık pencerelerden sızışı gibi
izinsizce gözlerime değen bakışlarını,
zamanın akrebi zehirliyor;
saklayamıyorum yarınlara...tanrım,
kaç serzeniş, kaç iç çekiş gerekiyor
uzun soluklu bir kavuşmaya
bilmek istiyorum
etten ve kemikten varoluşun
vedalarla eksildiği duraklarda indir beni
kalmayı omuzlarımdan düşürüp
gitmeyi giyineceğim
bir park çizeceğim
çatısında bulutlar yamalı
bir ev
penceresi göğsüme aralı
ama hepsinden önce
tanrım
çiçekleri bu vebalı ellerden kov zamanında ilkbaharları kovalayan kalbim
bugün sarı bir sonbaharın avuçlarında kuruyor