Okumadan önce oy vererek kalbimde kuş uçurabilirsiniz..
××××××××Uyandığımda Kral Jeon yanımda yoktu ve kendi odamdaydım.
Çok irdelememiş ve dolabımdan kendim için beyaz saten fakat yeşil kadife ile işlenmiş bir elbise almış ayağıma ise en özel ayakkabılarımı giyinmiştim.
Kral Jeon için en güzel kokularımı sürünmüş ve saçlarımı taramıştım.
Haremağaları kapıya üç defa vurduklarında 'Geliyorum.' Diye bağırmıştım.
Onlarla bile ilişkim sıfırdı çünkü Kral Jeon öyle istemişti.
Haremağaları, hareme erkek girişi yasak olduğu için gönüllü olarak hadım ettirilmiş ve burada göreve başlamışlardı. Birçok cariye,penisleri kesilse bile o bölgede oluşan sert şeye kendisini sürtüyor ve bundan deli gibi zevk alıyordu.
Kral Jeon'un pek umrunda değildi,zaten her cariye ile yatmıyordu. Bir çoğu savaşta esir aldığı, annesiz-babasız ve evsiz kadınlardan oluşuyordu.
İçlerinde kısır kadınlarda vardı. Kral Jeon bu konuda halkını bilinçlendirmek istesede,halk ısrarla kısır kadınlarla evlenmeyi reddediyordu. Bu sebepten ötürü Kral Jeon onları hareme almış,eğitim almalarını sağlamıştı.
Ne olursa olsun o iyi birisiydi. Kadınlar için her zaman daha fazla savaşır,hiçbir savaşta kendi kadınlarına zarar gelmesine izin vermez ve karşı tarafın kadınlarına zarar vermezdi.
Şimdi ise haremde onun yanına gidiyorduk. Kim Jisoo,yanındaki kızlar ve benim hakkımda bir karara varılacaktı.
Çıktığımda Haremağaları bana bakmadan yürümeye başlamıştı. Benimle konuşamıyorlardı bile korkularından dolayı. Çünkü Kral Jeon beni cidden kıskanıyordu.
Kral Jeon,Haremin toplanma odasında ki tahta oturmuş ve önünde ki cariyelere sert bir şekilde bakıyordu. Bende gidip diğerleri gibi karşısında diz çöktüğümde otoriter sesi kulaklarımı doldurmuştu.
"Taehyung sen kalk. Özür dilemesi gereken sen değilsin." Dediğinde ayağı kalkmış ve başımı yere eğmiştim.
"Şimdi Kim Jisoo,bana bunu neden yaptığını söyle. Tarafsızca değerlendiriyoruz bu olayı. Kimse kendisini gergin hissetmesin,suçlu kimse en iyi şekilde cezalandırılacaktır. " Dediğinde Jisoo'nun gerginliği yüzünden okunuyordu.
"K-kral Jeon ben-" Bir anda Kral Jeon bağırdığında hepimiz korkuyla sıçramıştık.
"Kekeleme ve uzatma!" Dediğinde sabrı taşıyordu.
"Kral Jeon biz Taehyung'u kıskandık o yüzden biran gözümüz tamamen hırs doldu. Suçlu olan biziz efendim,Taehyung hiçbir şey yapmadı." Diyen Jisoo ile şaşırmıştım. Cidden pişman gibiydi,üzülmüştüm.
"Yüzüme bak Jisoo." Kral Jeon'un dediği ile Jisoo çekinerek kafasını kaldırmıştı.
"Taehyung'u neden kıskandın? Hepinizle yatmıyorum evet. Bunu yapmam iğrenç olur zaten,fakat sizi ayırıyor muyum? Ona aldığım bütün mücehverleri size de alıyorum,her sabah ve akşam aynı yemeği yiyor,aynı şartlarda yaşıyorsunuz. Neyi kıskandığını açıkla." Haklıydı,maddi olarak hiçbirimizi ayırmazdı. Ne bana fazla verirdi ne başkasına az.
Bana aldığı her şey onlarda da vardı. Kral Jeon bir çoğuna kız kardeşiymiş gibi davranır ve zamanı gelince önemli devlet adamları ile evlendirirdi.
"Kral Jeon,her gece onunlasınız,b-ben Taehyung'u değil sizi kıskandım,sadece Kral olduğunuzu ve bana gelmeyeceğinizi biliyorum. Ve hatta Taehyung kadar güzel olmadığımı da biliyorum ama ben sadece dayanamadım gözünüzün ondan başkasını görmemesine." Jisoo açıklamasını bitirdiğinde Kral Jeon derin bir nefes vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİAMOND AND COAL|TAEKOOK
FanficTaehyung, Kral Jeon'un hareminin en değerli cariyesiydi. [fem!Tae] [Uke!Tae] [Seme¿Kook]