"Sadece şaka yapıyorum Taehyung yoksa alındın mı?"
3 gündür Jimin'in sesi kulaklarımda çınlıyordu. Gerçekten alınmış mıydım?
Yoksa sadece aniden söylemesine mi şaşırmıştım. Of bilmiyorum.Bu 3 gün içinde Jimin'i hiç görmedim. Sadece yemek dağıtım zamanında birkaç sıra önümde duruyordu ama beni fark etmedi yanına da gitmedim.
Çok garip bir durumun içindeydim. Hayır yani bir insan nasıl 5 gün içinde birinden hoşlanabilir ki, bu kesinlikle bana göre bir şey değil. Hem daha doğru düzgün tanımıyorum bile sadece adını ve paspasa tiki olduğunu biliyorum.
Uzun düşünmelerim sonucunda hiç istemesem de Yoongi ve Hoseok'a bu konuyu danışmaya karar verdim.
"Selam nasılsınız dostlar?"
Hoseok bana anında cevap verdi.
"Oo Bay Kim en sonunda yanımıza gelmeyi akıl edebilmiş o küçük çocuk yüzünden artık bizi sevmediğini falan düşünmeye başlamıştık"
"Ne, hangi küçük çocuk?"
Yoongi başını Hoseok'un omzundan kaldırdı.
"İşte sarı saçlı civciv gibi bir çocuk var ya o"
Kahretsin. Jimin'den bahsediyorlardı. O kadar fazla takılmadım ki ben Jiminle ya.
"Evet takıldın"
"Ne"
Hoseok alayla başını 2 yana salladı.
"Bir türlü içinden düşünmeyi öğrenemedin Taehyung"
Göz devirdim.
"Tamam neyse hadi senin bir derdin var anlat bakayım"
Yanlarına yaklaşıp oturdum ve ses tonumu alçalttım.
"Hyung Jimin bana 3 gün önce sevgili gibi davrandı sonra alındın mı Taehyung dedi ve ben galiba alındım"
Dediğimle birlikte ikiside hunharca gülmeye başladılar.
"Komik mi?"
Kahkahasını zorla durduran Yoongi konuşmaya çalıştı. Ama sadece çalıştı.
"Evet yani alındığın şeye bak mal mısın oğlum?"
Söylediğiyle kabaran sinirim yüzünden sertçe çıkıştım.
"Ben gidiyorum ya arkadaşımsınız diye yardım istedim dalga geçmekten başka bir şey yapmadınız size soran da kabahat"
Sinirle yerimden kalkıp boş bir yer bulma ümidiyle dolanmaya başladım. Her ne kadar arkamdan seslenselerde duymazdan geldim. Gerçekten kırılmıştım. Onlar benim arkadaşım yani düzgünce oturup yardım etmek yerine benimle dalga geçmişlerdi.
Şu an sadece temiz hava almak istiyordum ama bizi buraya hapsedenler yüzünden hava alıcak tek bir delik bile yoktu gidebileceğim tek yer tuvalet olduğu için oraya doğru yürümeye başladım.
Şükürler olsun ki içeride kimse yoktu. Rahatça ilerideki 10000 saatimi burada geçirebilirdim. Sakinleşmek adına elimi yüzümü soğuk suyla yıkadım. Etrafın temiz olup olmamasını umursamadan duvara yaslandım ve elimi cebime attım. Amacım telefonumu almaktı ama cebimde öyle çok fazla kullanmamama rağmen taşıdığım sigara paketini fark ettim. Dediğim gibi çok fazla içmezdim ama şu anda da gerçekten içmeye ihtiyacım vardı. Burda içki bulamayacağım için bununla yetinecektim. Daha fazla beklemeden paketten bir tane sigara alıp yaktım Yaptığım şey iyi değildi belki ama bunu düşünecek ruh halinde değildim. Ben aromalı dumanı içime çekerken bakın ne oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Corona•vmin
Fanfiction"Şu andan itibaren bu hastane karantina altındadır burda bulunan kimse dışarı çıkamaz veya gerekmedikçe içeri giremez" Hastanedeki herkes anonsla beraber panikle bağırmaya başladı. 22.06.2020 #5 - vmin🏅