Jouer Avec Le Destin

Bölüm 3

Selam gençler ve kendini genç hissedenler geçmişi anlata anlata bitiremedim bu yüzden biraz hızlanalım atlaya atlaya gidelim. Arada birkaç tane flaşback olacek.

İyi okumalar..

Jimin'den ...

  Her gün kan ter içinde yataktan kalkıyor evime gelen arkadaşlarımın söylediklerini dinlemeden banyoya gidip ağlıyordum. Hiçbir zaman hayatını acı içinde geçiren biri olmamıştım. Ne depresyon ne başka bişey aile sevgisi gören minik tatlı bir çocuk gibi 22 yılımı tamamlamıştım.
Ama hayat birden gerçekleri yüzüme vurmuştu. Hiçbir acı yasamamişken birden hayatım yerle bir olmuştu. Hergün kusuyordum. Ama depresyondan psikolojimle alakalıdır diye umursamiyordum.

  Ağzımın kuruluğuyla uyandığımda su içmek için yatağımdan kalkıp günlerdir çıkmadığım yataktan çıktım ve mutfağa doğru adım attım. Dolaptan aldığım bardağa sürahiden su doldurdum ve içmeye başladım. Birden başım dönünce kendimi yer atarak gözümün kararmasını engellemeye başladım. Midem bende kusma isteği bırakırken , gözlerim kapanmaya başladı. Gördüğüm tek şey karanlıktı...

-- Taemin
--Jimin sonunda uyandın çok merak ettik.
--Ne oldu hiçbir şey hatırlamiyorum ve başım ağrıyor. Tanrım !!!

Taeminin endişeli yüzü ve bir yandan feci bir şekilde canımı acıtan baş ağrım beni korkuturken içeri giren doktorla hakkımda olan ve olacak her düsünceden kurtulmak amacıyla başımı iki yana salladım. ( Hayatımda böyle uzun cümle görmedim aq )

- Jimin bey iyi görünüyorsunuz. Yemek yemediğinizden başınız dönmüş ve bayılmışsınız korkulacak hiçbir şey yok. Ve merak etmeyin bebeğiniz de gayet iyi hiçbir sorun yok. İşlemlerinizi tamamlatıyorum yarım saate çıkarsınız.

Doktorun dedikleriyle gülümsedim. İyiydim ve bebek de iyiydi. Bir dakika bebek mi ? Ne bebeği benim bebeğim yok kimin bebeği kimden bahsediyor bu doktor.

Taeminin beni sarsmasıyla kendime geldiğimde biraz önce bilgi veren doktorun peşinden koştum.

-Bi dakika napıyorsunuz jimin bey çekiştirip durmayın

Diyen doktorun gözlerine dolu gözlerimle baktım.

-  Benim bebeğim yok doktor bey siz kimden bahsediyorsunuz ?

- Jimin bey siz bilmiyor musunuz 3 haftalık hamilesiniz.

-Ben erkeğim sen ne dediğinin farkında mısın?

Doktorun yakalarına yapışmıştım. Tanrım ben o pislik adamın bebeğini taşıyor olamazdım değil mi?

Ağzıma gelen acı tat ile doktorun yakasını bırakmış ve hastanenin tuvaletine doğru koşmaya başlamıştım. Arkamdan Taemin ile doktorun konuşmalarını duyarken. Bana seslenmesine aldırış etmeden kendimi tuvalet kabinlerinden birine atıp kusmaya çalışmıştım.

    Evet calışmıştım , çünkü midemde hiçbir şey  yoktu ve ben olmayani kusmaya çalışıyordum.

Tuvaletin sifonunu çekip ellerimi ve ağzımı yıkamıştım. Ağladığım için bulanık gören gözlerim aniden kararınca beni tutan bir çift ele tutunmuştum. Kollarımdan tutan Taeminin kucağında kolidorda ilerlediğimi farketmiştim.

Karşımdaki güler yüzlü doktora dikkatle baktım. Koyu siyah saçları biçimli kaşları büyük gözleri vardı ve sevimliydi. Taemine gülünseyip bana dönünce biraz endişeli biraz korkmuş yüz ifadesiyle yüzüme bakmış sonra çaktırmamak için kibarca gülmüştü.

-- Lütfen sedyeye uzanın ve karnınızı açın Bay Park

Bana dediğini yapıp sedyeye uzanmış ve karnımı açmıştım doktor elindeki ultrosyon cihazının ucuna jeli sıkmış ve karnımda gezdirmeye başlamıştı.