Evetttt 8. Bölüm 10 oyu geçmeden atmam demiştim ama 10 okumayı bile geçmeden atıyorum çünkü okunmuyoreee öyle zaten ilk kitap deneme gibi bişii neys
İyi okumalar ve SEN OKUYUCU oy at yav
2 hafta sonra jiminden ...
Şu an yarınki düğünüm için telaş yapmam gerekirken taemin ve solar ile oturmuş yatağımda mutluluktan ağlıyordum evet mutluluktan . Ben park jimin jeon jungkook ile yarın evleniyorum.
Yok artık
Beni sevmediğini hissediyordum yani hissettiriyordu o soğuk tavrı ukalalığı ve dik bakışlarıyla seni sevmesem jeon şu anda ağzına fırın küreği sokuyo olurdum sevgimin kıymetini bil . Benim yerimde polyana bile olsa şu jeonun iyi tarafından bakamaz ensesine bi tane indirirdi. Ama aşk napçan ?
Ve ben bu düsünceleri sizlere aktarırken acıyan gözlwrim ve kısilan sesim ile joker gibi gülerek ağladığımı fark ettim ve birden sustum.
Taemin ve solar napıyo bu mal diyen bakışlarını üzerime gönderirken kendini tutamayan taemin konuşmaya başladı.
- kanka iki saattir sen gülerken yani ağlarken aman gülüp ağlarken bipolar veya şizofren olma olasılığını tartıştık baya yüksek çıktı doktora gidek mi ?
- saçmalama taemin içtiği viskinin etkisinde
- bence yüksek ihtimal hasta ya da kaç yıldır plotonik aşık ya birden böyle evlenme falan ağır flemiş olabilir
Evlenme evleniyodum ben harbi harbi evleniyodum.
- Evleniyorum.
-yürü hastaneye günaydın chimmy
- sizce de garip değil mi ? Dedim onlardan onay ister gibi bakarak
Taeminin gülen yüzü düşmüş ellerimi tutarak konuşmaya başlamıştı.
- Chimmy bu adamın seni üzmesine asla ama asla izin verme sen neler atlattın neler yaşadın sakın jeonun benliğini o masumluğunu çalmasına izin verme isterse de bize gel istediğin şeyi asla bırakma.
Sonlara doğru duygu yoğunluğundan dolan gözleri yüzüme bakınca akmaya başladı. Kenarda duran solar bize yaklaşıp sıkıca sarılınca taeminle sarılmaya karşılık verdik.
Neler yaşamıstım mike denen ismi lazım olmayan pezevenk beni tecavüz etmişti ben daha olayın etkisindeyken ondan bi mucize taşıdığımı öğrenmiştim asla olmaması gereken mucize ve yine bu olayların etkisinden çıkanadan pezevenk mike beni kaçırmış öldüresiye dövmüş bunu sonunda ölme tehlikesi yüzünden aldıramadığım ama bi o kadar da bağlandığım bebği kaybetmiştim busana geri dönmüş aileme hiçbir şey olamamıs gibi yalan söylemuş mutlu rolü oynamıştım .
Şimdi ise JEON JUNGKOOK ile evleniyordum.
Viskinin etkisiyle kapanan gözlerimiz ile üçümüz kendimizi büyük ve yumuşak yatağa atarak uyumaya başladık.
( . . . )
Hayır onlar oraya değil havuzun oraya yerleşecek .
O aile çok önemli onları biraz daha öne almaya çalışın.
Saçım çok dağınık ve takımım hala gelmedi .
Taemine güvenende kabahat.
Düğün akşamaydı ve ben düğünün olacağı bahçede bi ileri bi geri dağınım sarı saçlarım ve eşofmanlarım ile dolaşıyordum. Takımımı taemin gerirecekti ve trafiğe takılmıştı saçlarımı solar yapacaktı ama çok sevdiği o beyaz elbiseye vişne suyu dökmüş somurtarak elbisesini çıkmayacağını bile bile temizlemeye calısiyordu ve
Jeon Jungkook
Yine mükemmel gözüküyordu babasıyla bişey konuşuyor ve bu durumdan memnun gözükmüyordu . Düğünden sonra parise mükkemmel bir otele uçucaktık ucakta uyumayı planlıyordum otele geldiğimizde de fanfirifonfon
Tövbe künah
Ama sizinde karşinizda EŞİNİZ OLAN JEON JUNGKOON bulunsa siz de üzerine atlamak isterdiniz.
Evet ona olan hayranlığımı ona ağzımı sularını akıtarak ve dünyadan soyutlanmış gibi baktığımdan çok fazla velli ediyordum ama bu onun hoşuna gidiyordu egoist herif
Aynı ben .
Düğün vakti işte ...
Makyajım çok doğal sade ve içinde şeftali tonları bulunan bi makyajdı ve sarı saçlarıma beyaz tenime ve beyaz takımıma uymuş içime sinen bir kombin olmuştu.
Takım dışında zarif bir gömlek özel dikişleri ve ayrıntilarıyla mükkemmel içindeki göze bakmayan zarif mütavazi olan fırfırları olan gömleyim altında düz kesim bir kumaş pantolon be ayakkabılarım kıaa bot şeklinde tamamen beyaz bir ayakkabıydı takı olarak sadece küpe ve yüzük kullanmıstım alyansım ve gümüş renkteki biri uzun biri kisa olan bir çift küpe ile mükemmel gözüküyordum.
O sırada kapı açılmış ve eşim iceri girmişti üzerinde koyu mavi , lacivert bir takım zarif gümüs bir saat ve nerdeyse varlığı bile belli olayan ama takımını tamamlayan minik bir küpe sade ve asil . Yanıma geldi ve beni inceldikten sonra aynaya ikimizin yansımasına baktı.
Beraber Van gohg un yıldızlı gece tablosundaki gökyüzü gibi duruyorduk eger izin verirem beni için çekip kaybedebilirdi ama beni yom ederse kendini yıpratacak rengini acacaktı ban kolay kolay zarar veremezdi ressam ne kadar zorlasada ben onun hep yanında olacaktım galiba kaderle ilgili olarak değiştiremeyeceğim tek şey birlikte olmamızdı tüm dünya değişsede .

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jouer Avec Le Destin
Fanfiction- Sen Jeon Jungkook Benim Olacaksın. Seme / Jungkook Uke / Jimin