Ertesi gün babam beni apar topar psikoloğa götürmüştü. Aslında pekte gitmek isteyordum çünkü artık kafamdaki seslere alışmıştım.
Dimi kafamdaki ses
"Eveettt"
"Hayıırr"
"Ben yorum yapmıcam"Onlarla konuşmayı seviyordum.
Psikoloğa varmıştık bir apartmanın içindeydi. Babamla birlikte yukarı çıktık. Babam zile bastı. Açıkçası çok garip bir zil sesi vardı.
" Dıdıdıdıddd dııııddddd "
Kapı açıldı bizi sekreteri karşılamıştı sekreter olmak için biraz yaşlı değil miydi. Çok buruşuk bir yüzü vardı dimi kafamdaki seslerim." Şııışşt yaşlı başlı kadın düzgün konuş "
"Ööğğğ surata bak bokum daha güzeldir"
" Diyicek söz bulamıyorum "
Sen zaten hiç yorum yapma. Birde suratına makyaj diye badana yapmıştı. Yaşından utan be teyze.
Cılız bi sesle içeri girebilirsiniz demişti. İçerisi aynı yaşlı gibi kokuyordu. Aynı müze gibiydi ve çook tozluydu. Babam ile bekleme koltuğuna oturmuştuk.
Birkaç dakika sonra yaşlı sekreter bize seslendi ve sıranın bizde olduğunu psikoloğun bizi çağırdığını söyledi.Psikoloğun odası koridorun sonundaydı . Babamla koridora doğru yavaşça yürüdük. Koridorda garip resimler ve tablolar asılıydı. Psikoloğun odasının kapısına geldik. Babam kapıyı tıklattı ve içeri girdik. Psikoloğun yaşlı biri zannederken genç biri çıkmıştı . Kesin o bütün koku sekreter geliyordu. Siyah saçları kareli gömleyi ve bıyıkları dikkatimi çekmişti.
Aynı psikolog gibi odası vardı.
" Neden acabaaa "
Güzel deri koltukları , üzerinde kağıtlar dosyaların ve klasik bir lambanın bulunduğu ahşap bir masası vardı. Elinde ise kalın bir kitap vardı.
Odaya bakmaya fırsat bulamadan babam beni dışarıya çıkarmıştı özel bi şey konuşucaklardı herhalde. Etrafa bakmaya başladım.
Koridordaki tablolar dikkatimi çekmişti.
Tablolardan birinde benim rüyamda gördüğüm kırmızı gözlü kadın ile aynıydıSadece donup kalmıştım. Sadece onu görüyordum. Sadece onu...
Kafamdaki sesler deliye dönmüştü. Anlamsız ve karmaşık sesler duyuyordum sadece. Bağırıp kendime vurmaya başladım.Babam kapıyı hızlı bi şekilde açmıştı. Kapı duvara öyle sert vurmuştu ki duvardaki o tablo yere düşmüştü ve cam parçaları etrafa saçılmıştı. Babam ben psikoloğun o güzel koltuğuna yatırmıştı. Psikolog ışığını çıkartıp gözlerime baktı. Gözlerim yerinden çıkıcak gibiydi. Sanki kriz geçiriyo gibiydim.
Kendimde değildim. Babam daha fazla dayanamadı ve dışarı çıktı.Psikolog hemen bana sakinleştirici verdi. Bir kaç dakika sonra kendime gelmiştim. Babam baş ucumda bekliyordu. Kendimde değildim ve başım çok ağrıyordu. Sadece uyumak dinlemek istiyordum. Gözlerimi kapadım...
Selam ben Giray. Hikaye yazmaya yeni başladım yazım yanlışı veya acemiliklerim olabilir. Lütfen bana destek olun ileriki bölümlerde daha fazla ekşın ve daha fazla aşk koyucam takip etmeye devam edin 😉😄😃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şizofrenin Günlüğü
Mystery / ThrillerBir rüya sonucu " Gerçek ile Hayali " ayırt edemeyen kafasının içinde sesler duyan ve zamanla onlarla arkadaş olan bir çocuğun hikayesi. Tüm telif hakları voldemort'un olmayan burun deliklerinde saklıdır.