BÖLÜM 15

589 82 86
                                    

Gizem: Bana inanmanı isterdim.

Gizem: Ama sen zaten beni hiç sevmedin.

Gizem: Daldan dala koşuyormuşum ona benzettin

Gizem: Ne fark eder ki zaten senin için?

(Görüldü)

Dişlerimi sıkmaktan deli gibi ağrı hissediyordum ama bu beni durdurmuyordu bile. Amacım sadece Kübra ve Ebrar'ın en yakın arkadaşına mesaj atmaktı. Sadece bilincimde bu vardı.

Gizem: Merhaba Seda.

Seda: Merhaba Gizem. Naber?

Gizem: İyi gibi. Senden?

Seda: İyiyim. Hayırdır? Bir şey mi oldu?

Gizem: Bana sadece tek bir şey söylemeni istiyorum. Tek bir şey.

Gizem: Bunu bana söylersen senin için yapacağım bir şey olacak.

Seda: Ne?

Gizem: Fotoğrafımı çeken Kübra ve Ebrar'dı öyle değil mi?

Seda: Hayır yok öyle bir şey.

Gizem: Bunu bana söylemezsen yarın yapacaklarımın planlarında sen de devreye girersin.

Gizem: Bana kanıt ve gerçeği söyleyeceksin.

Gizem: Hemen şimdi.

Seda: Kârım ne olacakmış?

Gizem: Kübra ve Ebrar şerefsizlerinin eski sevgilini nasıl ayarttığını öğrenmiş olursun.

Gizem: Göktuğ sana aşıkken nasıl senden ayrıldığını öğrenirsin.

Seda: ....... videosunu sana gönderdi.

Seda: Kübra çekti. Ebrar da etrafı kolaçan etmek için gitmişti.

********

Zil çalmıştı. Suyumdan koca bir yudum aldım. Hoca çıkar çıkmaz da koşar adımlarla Kübra ve Ebrar ikilisinin yanına gittim. Karartı gibi anında onlara eğildiğimde şaşkınca bakan ikiliye sinirle bağırmaya başladım. Bu sayede de tüm sınıfın sessizleşmesini sağlamıştım.

"Ulan şerefsizler benim fotoğrafımı çeken sizdiniz değil mi? Lan benim Emirhan'la arkadaş olduğumu zaten biliyorsunuz, aptallar sizi."

Her kelimemin sonunda çıkan sesim volünü yükseltiyordu. Ebrar ve Kübra ikilisi korku ve alay karışık bana bakarlarken ikisinin de ürperdiğini hissetmiştim.

İkisi de ayağa kalktığında geri çekilmeden Kübra'ya eğildim. Hafifçe birkaç adım geri gitti.

"O benim arkadaşım! Yanımda olup arkamdan iş yapmadıkları için ona sarıldım. Sizin gibi it evlatları gibi olmadığı için yan yana oturdum ben onunla!"

Elime gelecek saçlarına bakındım. Boyalı saçlar birazdan elimde kopacaktı.

"İt evlatları mı? Sen kimsin ki bize öyle dersin? Sen git milleti öpmeye devam et, Gizem hanım. Hem biz değildik yapan!"

Gözlerimden ateş çıkarcasına açıldı. Sıkıntılı nefesimi durduramadan tekrardan bağırdım. Çığlığa dönüşen sesimle sınıfın şaşkın nidalarını duydum. Ve anında kapatılan kapıyı da.

"YALAN SÖYLEME!"

Üzerlerine doğru gittim. Az önce bana kaşar muamelesi yapan Kübra'nın saçından tutar tutmaz aşağı çektim. Acımadan kafasını sertçe sıraya geçirdim. Ebrar'ın bana saldıracağını gördüğümde geri çekilmeme gerek kalmadan Selen'in tokadını yanağında bulmuştu.

SENSİZLİĞİ BANA SOR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin