Korku

74 29 19
                                    

Zöhre-rapunzelim-:
Hepimizin ağzından sadece ne ? Kelimesi çıkmıştı gerçekten inanamıyordum bu kızlar biz balodayken erkeklerin eşiyken yanımıza gelip bizi hemen nasıl unuttunuz diyen erkeklerin eski sevgilileri idi.hepimiz sadece onlara bakıyorduk.
Doruk Önder olan sarışın kıza "Tuana sizin derdiniz ne ?"diye sordu.Tuana adlı kız "sizsiniz "dedi.anlamadım arkadaş bu kız sapık mıydı neydi ? Emir"kızım siz kafayı mı yediniz bıraksanıza peşimizi "dedi.kız "merak etmeyin bu seferlik peşinizi bırakacağız ama bir daha kine peşimizde dolanan siz olucaksınız "dedi ve gitti.hemen Zümra ile Çisil ve Şevval'in yanına gittik ve onları çözdük ikisi de hayla ağlıyordu.
"Hadi gelin gidelim "dedim.ve onları kaldırıp hastaneye götürdük Çisil'de bir şey yoktu ancak Şevval'in kafasından kan akıyordu.doktorlar hemen kafasını sardılar.o sırada Çisil'in telefonu çaldı.arayan yine o kızdı.Çisil bir telefona bir de bana bakıyordu.hemen telefonu aldım ve açtım.
"Ne oldu yine biraz önce yaptıkların yetmiyormuş gibi tekrar niye arıyorsun ?"dedim.
"Çisil'e önemli bir şey söyleyecektim beni iyi dinle Çisil annesini görmek istiyor ve ona söyliyeyim bir zamanlar nasıl ben o ve annesi yüzünden babamı göremiyorsan o da annesini ve babasını göremeyecek boşuna annesini aramaya çalışmasın aramaya çalışsa da hastaneden bile içeri giremeyecektir.hastanenin önünde 10 tane adamım var.kapılarının önünde ise 3 tane yani girmeniz imkansız girmeye çalışırsanız bir daha Çisil'in annesi Arya'yı göremez."
Ne diyordu ya bu Arya kimdi ?
"Arya kim ?"
"Arya Çisil'in biricik kız kardeşi "
Ne ?inanamıyordum büyük ihtimalle Çisil'in de bundan haberi yoktu ve eminim çok sevinecekti.
"İnan bana oradan Çisil'in annesini de babasını da ve kardeşini de alıp gidicez ve sen hiç bir şey yapamayacaksın "
"Hı hı inanıyorum yaparsınız"deyip kahkaha atarak telefonu yüzüme kapattı.
"Ne diyor?"Çisil ne dediğini merak ediyordu ve çok durgundu şu an tek istediği annesini ve babasını görmekti sanırım.
"Çisil senin bir kız kardeşin varmış"
Çisil dediklerime inanamıyor gibiydi gözlerinden yaşlar akmaya başladı .
"Ne ismi neymiş?"Zümra Melahatı neşeyle sormuştu.
"Arya"dedim.
Çisil"Arya...Arya"demeye başladı.gözlerinden yalnızca gözyaşı değil mutluluk,endişe ve özlem akıyordu.
"Çisil annenin hastanesinin önüne bir sürü adam koymuş bu zengin züppe anneni almaya çalışamazsın yoksa annen bir daha Arya'yı göremez diyor"
"Kızlar ben onları nasıl kurtarıcam benim o zengin züppe kadar gücüm yok benim annemi bir an önce kurtarmam gerek"dedi ve tekrar ağlamaya başladı.
"Şışşş sakin ol onları kurtaracağız tamam mı ?"dedi Şevval bir yandan kafasını tutarken.
Çisil kafasını salladı hemen Şevval ve Çisil'in serumu biter bitmez hastaneden ayrıldık.
Şimdi yapmamız gereken nerede ? Hangi hastanede olduklarını öğrenmekti.hemen Çisil'in üvey anne ve babasının yanına gitmekti.hastaneden çıktığımız gibi Dorukları gördük.Doruk Çisil'in yanına gitti.
"İyi misin ?"
"Bana dokunma,benimle konuşma ve git eski sevgilinle tekrar aşk yaşa Doruk"dedi Çisil.
Aferin kızıma helal.
"Çisil onunla aramda geçen şey kaç yıl öncesiydi şimdi seni sevdiğimi biliyorsun"
"Hayır ama bana o kız hiç öyle şeyler söylemedi."
4 saat önce...(yazarın anlatımıyla)
"Dorukla aranızda geçen şey kaç yıl öncesiydi şu an Dorukla beraberiz ve o seni sevmiyor artık peşimizi bırak"Çisil ağlayarak bu kelimeleri kullanıyordu.
"Çık çık hiç senin sandığın gibi değil olaylar Çisil Doruk seni şu an sadece kullanıyor neden durup dururken yolda sana çarptı sanıyorsun ben dedim çünkü sana bunları yaşatmak senden intikam almak için Dorukla seni önce arkadaş sonra sevgili yaptım sana gösterdiği sevgi yalan o beni seviyor"
Çisil kızın dediklerini algılamakta zorluk çekiyordu bir anda çok zor şeyler yaşamıştı önce annesi sonra Doruk sonra bu kızın dedikleri Doruk ona gerçekten böyle bir şey yapmış olabilir miydi ? Düşünüyordu.bu kadar alçak olamazdı buradan çıkarken yapacağı ilk şey ailesini bulmak daha sonra arkadaşlarıyla mutlu bir hayat sürdürmekti.başka bir şey hayal edemiyordu.
Şimdiki zaman...
"Sana ne söyledi Çisil onun tüm dedikleri yalan ona inanmıyorsun değil mi ?"
"Evet ona inanıyorum Doruk inanıyorum o bir yalancıysa neden bir zamanlar onunla sevgili oldun"
"Bilmiyordum Çisil bilmiyordum bu kadar zalim bir kız olduğunu bilmiyordum şu an tek düşündüğüm şey sensin"
"Şu an en son düşündüğün kişi ben olayım Doruk şu an da bundan sonra da artık beni düşünme bitti Doruk bitti bir daha beni arama sorma şu andan sonra yapacağım şeyler ailemi bulup arkadaşlarımla ve ailemle mutlu bir hayat sürmek anladın mı ? Peşimi bırak"Çisil tüm sözleri büyük bir hızlılıkla söylemişti sanki bir an önce ondan ayrılmak istiyor gibiydi ama fazla anlamamıştım sonuç olarak sadece bir zamanlar sevgiliydiler Çisil neden böyle davranıyordu ki acaba başka bir şey mi vardı neyse çıkardı kokusu.hemen Zümra'nın arabasına binip  Çisil'in evine doğru yol aldık.belki Çisil'in üvey babasından yardım alarak Çisil'in ailesini bulabilirdik.Çisil'in üvey babası gerçek babası olmasa da her zaman onu korumuş,her dediğini yapmış,onu çok sevmiş,öz babasının yerini doldurmaya çalışmıştı.ve bizi de çok severdi çocukları olmadığı için bizi ve Çisil'i öz kızı yerine koyardı.sonunda eve gelmiştik hemen indik ve kapıyı çaldık.Emine teyze bize kapıyı açtı."merhaba çocuk-ay size ne oldu ? Çisil kızım iyi misin ? Bu haliniz ne ? Geçin içeri hemen ."Emine teyze bizi görünce endişelenmiş ve korkmuştu.çünkü Çisil ağlamaktan gözlerinin altı mosmor ve gözleri kıpkırmızı olmuş ,Şevval kızı dövmeye çalışmış ama sonuç olumsuz olduğu için kafası sargıya alınmış,ben endişeden o küçücük gözlerimi at kadar yapmış,Zümra ise tarif edilemez boşverin sonuç olarak hepimiz sarma dağın birer zombiye benziyorduk.işte şu an tekrar bir şey anladım.aslında birimizin başına gelen hepimizin başına geliyordu işte dostluk tam anlamıyla bu değil miydi ? Çisil ailesini arıyordu ama asıl arayan o değildi hepimizdik.işte biz her zaman böyle olmuştuk.hani demişler ya atalarımız dost kara günde belli olur diye ben onu diyenin ayaklarında öperim yani adam zekiymiş allahım şurada felsefelik bir konuşma yapıyordum ve bu ciddi ortamı bozdum bana bravo neyse işte dost gerçekten kara günde belli olur.
Çisil-aç ayım-:
Emine teyze bizi içeri almıştı babam salonda televizyon izliyordu o sırada beni gördü ve neredeyse 20 tane soru sordu.kızlarla her şeyi anlatmıştık babam meğer bunların hiçbirini bilmiyordu.çok üzülmüştü benim için ve yardım edeceğini söylemişti adam gönderecekti.babamın polis arkadaşları olduğundan onlardan yardım isteyerek ailemin hangi hastanede olduğunu öğrenecektik.hemen hep beraber karakola gittik.babamın arkadaşı komiser Selim Bey'di.
"Oo Hasan seni hangi rüzgar attı buraya "komiser selim bey babama elini uzattı babam da hemen sıktı.
"Selim benim canımdan sevdiği kızım Çisil öz ailesini bulmak için senden yardım isteyecektik bir hastanedeler ama yurt içinde mi yoksa yurt dışında mı olduğunu bilmiyoruz bir yardım edersin "dedi babam.
"Tamam Hasan sakin ol buluruz"
Hemen bir odaya girdik önlerinde bir bilgisiyar vardı.Selim komiser "isim ve soy isimlerini söyleyin ilk olarak İstanbul'da ki hastanelerde kayıtları var mı diye bakıcım daha sonra eğer burada değillerse diğer şehirlere de sırasıyla bakıcam tabii bu biraz uzun sürebilir ama yapacak bir şey yok temennimiz İstanbul'da olmaları "dedi.
Ben hemen "İrem Bektaş Murat Bektaş "dedim.Şu an ki soy ismim Serttaş'tı.Yetimhanede öğrenmiştim ilk isimlerini anne ve babamın onlara çok kızmıştım hatta düşünün yani okulda bir tane İrem diye kız vardı ondan nefret ediyordum ama şu an onları bulmak için nelerimi vermezdim.
Selim Komiser"buldum,İstanbul'dalar ."dedi.tekrar ağlamaya başladım ama bunlar mutluluk gözyaşlarıydı.kızlar bir anda bana sarıldılar seviyordum ben bunları hem de çok.
Selim komiser"xxx hastahanesi"dedi.
Hemen kızlarla teşekkür edip dışarı çıktık ve son sürat gazı kökledik.şimdi sıra annemi oradan kurtarmaktı.
Telefonum çalıyordu babam arıyordu.Doğru ya biz o sevinçle babamı orada unutmuştuk.
"Alo baba?"
"Kızım nereye gittiniz öyle "
"Annemi bulmaya biz gidiyoruz sen ve adamlarında hemen peşimizden gelsinler olur mu ?"
"Tamam kızım yoldayız bizi bekleyin "
"Tamam görüşürüz"deyip telefonu hemen kapattım.Şevval
"Kanka bir şey diyeceğim bugün çok kötü bir şey daha oldu"dedi.haa acaba şimdi ne olmuştu zaten başımıza gelen kalmamıştı.
Zümra"yine ne oldu ben daha fazla şey kaldıramayacağım arabam üstüme geliyor ya benim arabam canım arabam "dedi ve hepimiz güldük.bu durumda bile beni güldürebilen arkadaşlarım vardı.Benim için yemek neyse Zümra için arabası oydu.Zümra'nın bile üzerine arabası geliyor sa kıyamet yaklaşıyor demekti
Şevval tekrar devam etti"kızlar bugün Çisil....yemek yemedi hem de hiç aklının ucundan bile geçmedi nasıl ya inanamıyorum benim,bizim aç ayımız yemek yemedi "dedi.ağlamaklı sesiyle daha sonra ağlama taklidi yaptı hepimiz tekrar güldük.Zöhre"ya gerçekten Çisil acıkmadın mı ?"dedi.ben de "kızlar bir susun şu an 18 sene boyunca göremediğim annemi görümcem ben nasıl yemeği düşünebilirim ama siz biraz daha yemek derseniz sizi yiyicem "dedim yine güldük.sonunda gelebilmiştik hemen aşağı indik ve babam ve adamlarını beklemeye başladık.şu an annemin bulunduğu hastanenin önündeydim.hani bazı zamanlar olur ya hem yapmak istersiniz yapınca çevrenizdekilerin zarar göreceğini bile bile ama yapmak zorundasınızdır ama hem de çevrenizdekilerin zarar görmesini istemiyorsunuzdur işte ben tam o anadaydım hem arkadaşlarım zarar göreceğinden korkuyor hem de ailemi kurtarmak istiyordum ama yapacak bir şey yoktu şu an onlara ne kadar yalvarsam da benimle geleceklerdi işte .o sırada babam ve adamları arkamızda belirdi ve hastaneye girecektik yavaş yavaş ilerliyorduk ağır çekimlerle sanki her adımımda birisi ölücek gibiydi korkarak atıyordum adımlarımı.içeri gireceğimiz sırada güvenlikler önümüzde durdu.demek bu zengin züppe güvenlikleri kiralamıştı.
"Adınız ?"
"Size ne ?"diye cevap verdim.
"İsminizi öğrenmemiz gerekiyor"
"Biz normalde hastahaneye girerken isim vermiyoruz "dedim.
Güvenlik sinirle"Eğer burası Tuana Han'ın hastanesiyse vermek zorundasınız "
Ne ? İnanamıyordum bu zengin züppe kendi hastahanesine mi koymuştu anne ve babamı.
"Kızlar içeri"diye bağırdım ve içeri geçtik arkamızdan adamlar silahlarını çıkarttılar ve tabii babamda şu an korkuyordum ama yapacak bir şey yoktu hemen danışmanın yanına gidip "İrem Bektaş'ın odası kaçıncı katta"diye sordum.bilgisiyardan birşeylere baktıktan sonra" 4.kat sağdan ilk oda "dedi kızlarla hemen asansörlerin olduğu yere ilerledik.asansörü çağırmıştık ama gelmesini bekleyemezden başımla merdivenleri gösterdim kafa salladılar ve merdivenlere yol aldık.odanın kapısına gelmiştik dediği gibi kapıda 3 adam vardı ama bizim yanımızda ne adam ne de silah vardı.adamlar bize baktılar birisinin elinde silah vardı şu an tüm bedenim de korkuyu iliklerime kadar hissediyordum.diğer adam silahlı adama kafası ile onay verdi ve o sırada bir silah sesi bir yıkılış ağlama sesleri kan şu an ölenin kim olduğunu bilmiyordum hatta ölenin ben mi yoksa arkadaşlarımdan biri mi olduğunu bile bilmiyordum tek bildiğim bu zengin züppeden nefret etmemdi ve bunu çok kötü bir şekilde çekecekti.

Merhaba arkadaşlar biliyorum biraz ekşınlı gidiyoruz ve böyle gitmeye devam edicez Çisil'in yaşadıkları gerçekten çok zor ben yazarken biraz duygulandım doğrusu inşallah beğenirsiniz yorumlara yazın bir de
-sizce vurulan kim oldu ?
-vurulan kişi ölücek mi ?
-Çisil annesini kurtarabilecek mi ?
Ben bu bölümü @bektas616 ve @ZohreSultanTP 'ye ithaf ediyorum.onlar istediği için yazdım yorumlarınız için teşekkür ediyorum sizleri seviyorum vote ve yorum hiç eksik olmasın bb

Kazaşk ❤️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin