Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aradan 10-15 dk geçmemişti ki dışarıdan araba sesleri duyuldu. O gelmişti işte, her şeyin sorumlusu olan Jungkook gelmişti.
Peki ben onu görmeye hazır mıydım?
Hayatımı mahveden, aşığım zannettiğim adam..
Tae elimden çekiştirip bir odaya götürdü beni.
V: Bak güzelim buradan sakın çıkmıyorsun, anladın mı? Onu bayıltalım her şeyi ötsün sonra çıkıp ne istersen yapabilirsin.
Sn: Uf Tae ya.
Beni götürüp güvenli bir şekilde koltuğa oturttuğunda:
V: Şimdi uslu bir kedicik ol ve beni bekle tamam mı? Eğer sözümü dinlemezsen benden çok çekeceğin var.
Sn: Tamam tamam anladım git hadi.
Dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup gitti. Bende Mina ile beraber baş başa kalmıştım. Yanına gidip kucağına yattım ve aşağıdan zor da olsa duyulan sesleri dinlemeye başladım.
♦️Taehyung
Sana'yı yukarıda bırakıp aşağı indiğimde Jungkook'un Min Sung ile konuştuğunu gördüm. Beni görmemesi gerekiyordu bu yüzden yerde sürünerek Jiminlerin yanına gittim.
V: Şimdi ne yapıyoruz?
Jm: Yapacak pek fazla bir şey yok korumalar bizden. Onu arkadaki odaya götürüp 2-3 pataklıcaklar. Sonra konuşacağız.
V: Lan! Onu ben dövmek istiyordum. Piç..!
Jm: Ne? Bana mı dedin lan onu? Sikmeyim belanı şimdi bak.
V: Ne alakası var mk?
Jm: Neyse. Onu sen dövemezsin çünkü ona elini sürersen mahkeme de uğraşırsın ve buna hiç gerek yok.
V: Of.
Aniden aklıma gelen fikirle elimi şıklattım.
V: Oha oha dur. Fikrim geldi.Yüzümü kapatıp şamarı vursam bir tane? Beni göremez. Şikayet de edemez.
Jm: Çok boşsun Tae yaa. İyi öyle yaparsın o zaman.
Kafamı memnun bir şekilde sallarken Jungkook'un çoktan o odaya gittiğini fark ettik. Bende kafama bir maske geçirmiştim. Jimin kafasını bana döndürdü.
Jm: Başlıyoruz.
V: Başlayalım bakalım.
Ellerimizi tokuşturup havalı havalı yürüyerek Min Sung'un önünden geçerken ben lanet iplere takıldım ve sendeledim.
