yollar
ve yokuşlar
sanki her biri
görünmez kötülükler yığıyor
ayak uçlarımailerledikçe hissettiğim kıyametin yaklaşımı
kaplıyor yakıcı;
bilhassa şu garip güneşi
son kez veda ediyorum ona
ve güneş battıkça karanlık çöküyor omuzlarımakafamı kaldırıyorum
geceyi görüyorum
o
her zamanki zifiriyle parıldıyor
ne de dingin derinlikler barındırıyor
düşündükçe, zihnimi amansız bir yokuş kaplıyorkim bilir
bu yıldızlara fısıldanan incileri
ve hissedilmesi zordur
incilere saklanan sersefilliklerişimdilerde ben
bu sonuna varamadığım yoğun düşüncelerin eşliğinde
ve belki de son umudumun eşiğinde
unufak oturmaktayım,
ve inciler çatlamış hüzünlerin serzenişiyle
tanrım
nedeni de budur;
incilerin kırgınlığı batıyor avuç içlerimeumursamıyorum
tam bu sırada bir yıldız kayıyor
veyahut ben
bütün olağan vazifemle
muhtemel bir yıldızı kaydırmaktayım gözlerimleve yüreğimi sonsuz geceye açıp bir dilek tutuyorum;
yaşamadan ölmek istemiyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gece senfonisi
Poetrytıpkı sonuna dek okunmaz bir şiirin son dizesiyim liérre, 180420