Bölüm 25 : Ortaya Çıkan Gerçek

86 7 0
                                    

1 gün sonra

Ömeri arıyordum, açmıyordu. Bana neden böyle davrandığını hiç anlamıyordum.
Acaba o kız ömerin eski sevgilisimiydi
Yani bu olabilirmiydi?

Olabilirdi belki eskiden çok sevmişti onu görünce kalbi tekrar onun için atmaya başlamıştı. Evet bu olabilirdi.

Ömer artık beni bırakıp gidecekmiydi bitmişmiydi yani o kızla konuşmadan önce benimle gayet güzel konuşuyordu.
Ne olduysa o kız geldikten sonra oldu.

İçim öyle bir yanıyordu ki içimde çok fırtınalar kopuyordu. Kalbim acıyordu.
Aklımda yüzlerce soru işareti dolaşıyordu.

Şu an okula gidiyordum. Ezgi yanımda önümde cemal ve yiğit okula gidiyorduk.
Çok az kalmıştı okula varmamıza neredeyse gelmiştik ama ben yol boyunca aklımda soru işaretleri hep bunları düşünmüştüm.

Ağlamak istiyordum öyle bir ağlamak istiyordum ki nefes alamıyordum sanki bu da bende ağlama isteği yaratıyordu.
Ne olmuştu ki şimdi durduk yere ömer bana neden soğuk davranıyordu.

Tanrım herşeyi unutmak hafızamı kaybetmek istiyordum. Belki ömeri bile unuturdum. Nefes alabilirdim. Çok zor aşık olmak çok zor. Güzel ama bir o kadar da acı verici.

İnsan seviyorsa acı çekmek zorundadır. Acısız aşk yaşanmaz. İllaki arada bir engel olacaktır. Ve sen bu engeli aşabilirsen aşkı yaşarsın.

Bende aşamıyordum. Çok zor....
Acı çekmek zorsa aşk da zor bazen diyorum kendime bir daha aşık falan olmayacağım.
Hep üzülen ben oluyorum. Ama gönüle de söz geçiremiyoruz.

Okula gelmiştik ben sınıfa da şimdi girmiştim. Aklımda düşünceler nereye gittiğimi bile bilmiyordum.
Sınıfa geldim. İşte o acı tablo ile karşılaşmıştım.

O kız ile elif ile konuşuyorlardı peki bu kızın sınıfta ne işi vardı. Ömer pek gülmüyordu.
Allah kahretsin bu kız onun eski sevgilisiydi işte biliyordum ben bunu.

Gidip sırama oturdum. Ömer yanıma bile gelmemişti. Hala o kız ile beraber konuşuyorlardı.

Sonunda benim yanıma gelmişti ama suratıma bile bakmıyordu. Tanrım kafayı yiyecektim Ben bunu hakedecek ne yapmıştım ki

"ömer neden bana böyle davranıyorsun
Neden yüzüme bakmıyorsun"

"ben bişey yapmıyorum ki"

"tamam peki ben mi bişey yaptım soğuk davranıyorsun bana"

"hayır rüya bişey yapmadın"

Hiç bişey demedim ve daha fazla buna dayanamadım.
Sıramdan kalktım ve gittim. İlk olarak tuvalete gitmiştim. Kapıyı kilitledim ve sessizce ağladım.

Canım çok yanıyordu ve artık Ömer beni sevmiyordu.

2 gün sonra

İki gündür okula gitmiyordum. Evde odama kapatmıştım kendimi.
Yanımda şu an yiğit vardı.

"yavrum üzme kendini belki açıklaması vardır."

"yok kanka yok hiç bir şey söylemiyor bitti işte artık sevmiyor beni"

"yavrum üzme kendini ili gündür salya sümük ağlıyorsun. Valla bende üzülüyorum sana ya"

Yiğitin kucağına yatmıştım. Ağlamamak elde değildi. Yiğit saçlarım ile oynarken ben ağlıyordum. Gözlerim kıpkırmızı ve şişti.
Ben sadece ağlıyordum.

Telefon çalıyorrrr!!

"yiğit telefon çalıyor versene bakıyım"

Telefonda" beyim " yazısını görünce kalp atışlarım da hızlanma meydana gelmişti.
Bir değişik olmuştum. Aramıyor diye üzülürken şimdi mutlu olmuştum.
Telefonu açmıştım.

" alo Ömer "

" rüya buluşabilirmiyiz"

"tamam adresi at geliyorum"

Acaba benimle barışmak mı isteyecekti.
Hızla hazırlanıp evden çıktım.
Ve beni bir kafeye çağırmıştı.

Yarım saat içinde kafeye gelmiştim. Arka masada oturmuş beni bekliyordu.
Hemen adımlarımı ona doğru yönelttim.
Yanına gittim ve oturdum.

"Ömer"

"gel otur ne içersin"

"bir şey içmek istemiyorum."

"peki"

"söylemek istediğin bir şey mi var Ömer"

"evet var"

"evet buyur"

"nasıl söyliyeceğim bilmiyorum rüya bana çok iyi geldin seni çok sevdim ama ben şey ben ayrılmak istiyorum rüya"

O an donmuştum. Başımdan aşağıya kaynar su dökülmüştü sanki. Hiç bir şey söyleyememiştim. Gözlerim dolmuştu yaş bile akmıştı.

Ben bir şey söylemeden hakkını helal et deyip gitmişti. Ben hala kendime gelmemiştim.
Kendime geldikten sonra peşinden hesap sormaya gitmiştim.

Kapının önünde onu elif ile konuşurken görmüştüm.
Demek onun için benden ayrılmıştı.
Kapıyı açmadan onları dinledim.

"istediğini yaptım elif senin ayşenin kardeşi olduğunu ve ölmediğini öğrenmemesi gerekiyor. Yoksa beni hep kötü bilecek."

İşte o an ki bir kez daha bıçaklanmamdan sonra dayanamadım ve kendimi yerde otururken buldum.
Bu ne demekti şimdi.

Ayşenin kardeşi ölmemiş ve hayattamıydı yani bu kız elifti ve Ömer bunu biliyordu
Bana da oyun mu oynamıştı.

Ayağa kalktım ve dışarıya çıktım. Yüzlerine baktım. Onlarda bana bakıyorlardı.

"demek ayşenin kardeşi ölmedi ve sen bana oyun oynadın Ömer"

"hayır bak bir dinle"

"bundan sonra karşıma çıkma Ömer senden nefret ediyorum."

Olduğum yeri terk ettim ikisinin de yüzüne bakmadım ve ağlaya ağlaya oradan uzaklaşmıştım.

BODRUM KATIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin