Şu anda söyleyeceklerimi toplamaya çalışıyorum çünkü onu seviyorum.
Benim yanıma yaklaştı ve "Otursana" dedi. Yatağının yanındaki tek kişilik kırmızı koltuğa oturdum. Ona baktığımda bana her zaman yaptığı gibi gülerek bakıyordu.
Derin bir nefes aldım ve "Marinette b-ben s-seni şey sanırım ş-şey ya-yani b-ben seni çok seviyorum yani şey sen benim için çok değerlisin ve benim sevgilim olurmusun?" dedim. Ben hayatımda hiç bu kadar kekelemedim.
Bana şaşkın ve mutluluk dolu baktı ve "Adrian ben de seni seviyorum. Sana aşığım." dedi bana bakarak ve beni ayağa kaldırdı. Ayağa kalktıktan sonra kafamı elleriyle kavradı parmak uçlarına çıktı ve aramızdaki mesafeyi kapattı. Bir iki santim mesafe kala belini kavradım ve onu kendime çektim. Bir süre birbirimizi öptük.
Benden ayrıldığında anlını anlıma dayadım. Göğsü nefes alırken hızla inip çıkıyordu. Bir kaç dakika sonra nefes alışları düzene girdiğinde konuştu "Ben seni çok seviyorum Adrian. Sen beni sevmeseydi ben ölebilirim." dedi. Alnımı çektim ve çenesinden tutarak bana bakmasını sağladım. O güzel gözlerine bakarak "Bende sen beni sevmesen ölebilirdim" dedim ve dudaklarına küçük bir buse daha bıraktım.
O sırada kendini geri çekti ve "Adrian ben sen beni sevmesen gerçekten ölebilirim. Bu bir deniz kızı kuralı. Kalbim ağırlaşır ve ben artık onu taşıyamam. Ben gerçekten ölürüm Adrian." dedi. İçinden 'Sen beni sevmesen sadece denizde yaşayabilirim tabi onada yaşamak denirse' diye geçirdi.
Onu kendime çektim ve kollarıma onu sardım. Sadece onun duyabileceği bir ses tonu ile "Seni sevmeyi asla bırakmam. Sen benim diğer yarımsın" dedim. Ondan ayrılınca güvenle bana baktı ve dudaklarıma yaklaştı. Dudakları dudaklarıma deyince zaten bana yakın olan bedenini iyice kendime çektim ve öpüşüne karşılık verdim.
Birbirimizden ayrıldığımızda kwamimi çağardım ve dönüştüm. Arkama dönüp son kez Mari'ye baktım. Bana gülümseyerek bakıyordu. Ona yaklaşıp dudaklarına son bir öpücük kondurup. Camından atlayıp çıktım.
Marinette'nin Ağzından
O beni gerçekten seviyordu. Zamanımın dolmasına çok az kala bunu söylemişti. Çok mutluydum şu an.
"Merinette kurtuldun! Sana bir şey olsaydı Kara Kedi'yi öldürürdüm." dedi bir anda ortaya çıkarak. Tiki'ye her şeyimi anlatıyordum. Tabi Adrian'ın beni sevmese öleceğimi de söylemiştim.
"Bana bir şey olmaz artık Tiki. Adrian beni seviyor bende onu." diyerek cevap verdim Tiki'ye.
O sırada her akşam olduğu gibi Alya gelmişti. Şu bir kaç haftada gerçekten çok iyi arkadaş olmuştuk. Ona her şeyimi anlatıyordum. Tabiki iki büyük sırrım hariç.
"Eee Mari bu gün nasıldı? Yeni bir şeyler varmı Adrian'la?" dedi yanıma gelip otururken.
"Evet bu gün bana aşkını itiraf etti." dedim bir anda çığlık attı ve bana sarıldı. "Senin adına çok sevindim canım arkadaşım!" dedi. Ardından beni saran kollarını benden çekti ve bana içtin bir şekilde gülümsedi.
"Ayrıca biz öpüştük." dediğimde ikinci çığlık geldi. "Gerçekten mi? Vay canına ne kadar da hızlısınız." dedi. Bi yarım saat daha konuştuktan sonra beni uyumam için yalnız bıraktı.
Yatağıma girdim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım...
Bu arada 1,4k olduk çok mutluyum! Kitabımı okuyan herkese teşekkür ederim.
Bölüm sonu sorunuz şu:
Bir Mucize karakteri olma şansınız olsa hangi karakter olurdunuz? Neden?
Hoşça kalın!
안녕히 가세요!
~484 kelime~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kızı ve Kara Kedi Aşkı ✓
Fanfiction5 gün öncesine kadar deniz kızlarının varlığına bile inanmazken şimdi sevdiğim kız, bir deniz kızı. (İkinci kitap vardır ve tamamlanmıştır) ~~~ Başında ❇️ işaret olan bölümler sonradan düzenlenmiştir.
