YT-22

2K 79 96
                                    

"eee gidiyor muyuz pikniğe"

Hayır yaa.

"Yok öyle bir şey mi varmış?" Dedim gülerek.

"Abi neden anlatmıyorsunuz ki." Sonra Kağan oturduğu yerden kalkıp masaya ellerini koyup Nehir'in üzerine eğildi.

"O piknikte ne yaşandı Nehir?" Bu ciddi hali gülmeme neden olurken Nehir kıkırdadı. Masaya Bora ve Selin geldiğinde Nehir anlatmaya karar vermişti sanırım.

"Her şey yıllar yıllar önceydi. O hayatımı baştan yazan pikniğe gitmemek için ağlayarak anneme yalvarıyordum."

Nehir dizilerdeki gibi esrarengiz bir şekilde konuşuyordu. Emir kafasına hafifçe vurup güldü.

"Düzgün anlatsana kızım" nehir kafasını tutup dudağını büzdü.

"Ne vuruyorsun lan kıza!" Rüzgar da aynı şekilde Emir'e vurunca kıkırdadım.

"Neyse devam ediyorum. İşte biz ilkokulda sınıfla beraber pikniğe gitmiştik. Tabi o zamanlar arkadaş değiliz. Adal ve Bora sınıfla beraber oyun oynuyordu. Bizde arasla onları izliyorduk.

Aklıma gelmesiyle kahkaha attım.

"Su savaşı yapıyorduk!" Diye ekledim heyecanla.

"Aynen su savaşı yapıyorlardı. Sonra bir çocuğun tabancasınki su bitmiş çocuk da sıkışınca su doldurma kısmına işemiş"

Diye ekledi Aras kahkahalarının ardından.

"Bora çok pis koltuğu için artık bizimle oynamak istememişlerdi" dedim gülerek.

"Gittiğimiz yer çiftlik gibi bir yerdi. Adal da bana gülerken oradaki atın bokunun üstüne düşmüştü"

Hayvan gibi gülmemiz yüzünden herkes bize bakıyordu.

"Evet ikimizde çok pis kokuyorduk. Kimse yanımıza gelmiyordu o yüzden"

"Sonra ben Arasla beraber gittim yanlarına" dediğinde şirince gülümsedim.

"Bize dedi ki biz sizinle oynarız üzülmeyin" dedim dudağımı büzüp Nehir'e bakarken.

"O zamandır da beraber oynuyoruz"

Böyle diyince kulağıma çok tatlı gelmişti. Duygulanmıştım ayol.

"Yyaaa ama bu çok şirin bir hikaye. O zaman gidiyoruz?"

Emir'e bakıp güldüm. Nehir aklımı okumuş gibi kahkaha attı.

"Aslında daha bitmedi. Adal'ın hoşlandığı bir çocuk vardı neydi ismi?" Dediğinde göz devirdim.

"Fazıl"

"Heh evet. O Adalla alay edip ismini bokluya çıkarmıştı." Gülen Nehir'e katıldım.

"Sonra bizde çocuğu dövmüştük Arasla beraber."

Abim ve Aras hala aynılardı...

"Bende çocuğa sarılmıştım üstündeki koku ona geçmişti" sonra da hayvan gibi gülmüştüm.

"Off güzel bir gündü aslında" gülmemiz bitince boğazımı temizleyip toparlandım.

"Kankaa gidiyoruz pikniğe bananeee" Kağan çocuk moduna geçince onay verir bir şekilde kafamı salladım.

"Havanın ne kadar soğuk olduğundan haberin var mı?" Barın da haklıydı şimdi.

"Pazar günü hava güneşli o zaman gideceğiz"

Herkes onay verince bu konu tamamdı.

Arka arkaya mesaj gelince telefonumu açtım.

Toprak: bu kadar güzel gülmemelisin.

Yıldız TakımıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin