5.Bölüm❣"Öğret Ona!"

473 25 24
                                    

Merhaba 🙋

Nasılsınız?

Yorumlarınızı bekliyorum, umarım beğendiğiniz bir bölüm olur... 🗨️

İyi okumalar ❣

M.J.: A-Ama efendim ben neden? Neden ben?

J.H.: Seninle ilk minibüste tanıştık hatırlıyorsan. Aslında o bir testi. Torunum için saygılı bir kız, kendim için iyi bir gelin arıyordum. İşimi kolaylaştırmak için minibüs planı yaptım. Bir tane genç, yakışıklı adamım ile birlikte minibüse bindim. Bilerek ayakta kaldım, torunumun eşi olacak kişi bana yer versin diye. Ama yer verirken ki tavrı da önemliydi tabii. Saygılı bir şekilde mi verecek yoksa bıkkın, nefret eder bir şekilde mi verecek önemliydi. Adamımı boş bir yere oturtturdum. Torunumun eşi olacak kişi adamımı görünce değişecek mi, ona yakınlaşmaya mı çalışacak? Yoksa onu hiç takmadan, ona bakmadan devam mı edecek?.. Sen bu testlerin hepsini geçtin. Artı birde yeteneğin vardı, çok güzel çizim yapıyordun. Seni görür görmez o kişinin sen olman gerektiğini düşündüm. Saygılıydın ve bana yerini veriyorken saygılı, kibar ve sevecen bir şekilde vermiştin. Adamım ile ilgilenmedin bile. E bir de bu güzel yeteneğin olunca testi geçtin. Bu yüzden seni seçtim!

M.J.: Vay be! Yaşınız büyük ama aklınızın maşallahı var.

J.H.: Anlamadım?

M.j.: Şey, peki ben bunu neden kabul edecem?

J.H.: Senin hakkında her şeyi araştırdım. Aileni küçük yaşta trafik kazasında kaybetmişsin, başın sağolsun. Sadece anneannen ve deden seni seviyor, sende onları. Yetimhanede büyüdün. Bir ev arkadaşın var, aynı zamanda en yakın kız arkadaşın oluyor kendisi. Çizim yeteneğin çok iyi, çok iyi bir üniversiteyi %100 burs ile bitirdin. En büyük hayalin bir moda tasarımcısı olmak. Ama iş görüşmelerinde genellikle ret ediliyorsun. Çünkü bunyaşadığımız yerde her şirket en az 3 yıllık bir deneyim istiyor. İyi bir çalışan arıyorlar, beni yanlış anlama sende iyi bir çalışansın ama insanların aklında "3 yıllık bir deneyimi olmayan kişi pek de iyi bir iş çıkaramaz" diye düşünüyorlar. Okuduğun üniversiteyi falan düşünmeden. Başka yere gitmek için ise para lazım, e o da sende yok, malum takılı kaldın buraya. Sende bu yüzden kendi kendine evde çizimler yapıyorsun. Dediğim gibi maddi durumum pek iyi değil. Ama akıllı da bir kızsın. Çoğu kez iş değiştirdin ve şu anda bu kafede çalışıyorsun.

M.J.: Artık çalışmıyorum.

J.H.: Nasıl yani?

M.J.: Siz gelmeden 5 dakika önce kovuldum. Bugün buradaki son günüm...

J.H.: Anlıyorum.

M.j.: Ama siz bu kadar bilgiyi nerden öğrendiniz?

J.H.:(Gülerek) Bu daha hiç bir şey. Hobilerin, fobilerin, zevklerin, sevdiğin kişiler, nefret ettiğin kişiler, ben senin ilkokulda sevdiğin çocuğu bile biliyorum. Yani bunlar bildiklerimin yarısı bile değil. Nereden öğrendiğime gelince, orasını boşver, o benim sırrım.

M.J.: Hâlâ neden bu teklifi kabul edeceğimi söylemediniz.

J.H.: Sen akıllı bir kızsın, demek istediğimi anladın ama ben yine de söyleyeyim. Torunumla evlenirsen sana karşılığında istediğin her şeyi veririm, sınırsız. Bir de şirkette çalışmana iznim var, eğer torunumla evlenirsen çalışabilirsin. Senden ricam, torunumla evlen ve ona hayatı öğret! Aşkı öğret! Sevgiyi öğret! Ona sadece hayatın kulüplerde, barlarda, tek gecelik ilişkilerde olmadığını öğret! Ona mutluluğu, saygıyı öğret! Ona hayatın paradan daha önemli olduğunu öğret, bir dakika bunu zaten o da biliyor. Anladın işte sen beni! Öğret ona! Ne demek istediğimi anladın sen.

ZORAKİ EVLİLİK PARK JİMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin