İlk kurban (devamı)

69 1 2
                                    

Kurban 1 : Ege Taşdemir


Otelin lobilerindeki koltuklarda kimseyi görmeyince köşedeki resepsiyona baktım , fakat ordada göremedim belki diğer yöndedir diye arkama dönünce sert bir vücuda çarptım . Kafamı kaldırıp baktığımda komiye çarptığımı gördüm. (Komi : Otellerde valiz taşıyan görevli.) Adamın elindeki valize baktığımda , valizin köşesinde bir etiket olduğunu gördüm , etikette Ege Taşdemir yazdığını gördüm . Alt satırında ise oda numarası yazıyordu. Okuyabildiğim kadarıIıyla oda numarası 66'ydı.

Hemen yana çekilip komiye yol verdim.Ardından Seray'ı gördüm siyah dar pantolonu ve beyaz yakası açık gömleğiyle çok havalı gözüküyordu.

Bana hızlı ve büyük adımlarla ulaştı.

"Evrim Ege'nin oda numarasını öğrendim."

dedi sanki dünyayı kurtarmış gibi bir coşkuyla.

"Günaydın."

"Nasıl ?"

"Yani çoktan öğrendim."

"Hmm." diye mırıldandı , gözlerindeki zafer parıltıları sönmüştü yerine hayal kırıklığı geldi.

"Herneyse  sen bara git Ege oraya gelir , sonra gece yani sabaha doğru.iş bitince Zümrüt ablayı ara."

Tamam anlamında kafamı sallayarak bara yöneldim.

___________________

Yarım saat !

Popom bar taburesine yapıştı ama o hala gelmedi .

Barın boğucu havasından kurtulmak için can atıyordum derken sağımdaki adamın yanına biri oturdu yani iki tabure öteme oturmuştu .

Kafamı eğerek baktığımda onun olduğunu gördüm , heyecandan kalbim duracaktı ama bir an önce işi halletmem gerekirdi.

Solumdaki adam bizdemi barda olay çıkarmamız için bana yardım edecekti.

Adam gözünü kırpınca vaktin geldiğini anladım.

Adam yavaşça yanıma geldi ve saçlarımla oynamaya başladı o sırada sağımdaki adam kalktı ve dans pistine gitti

bu sayede Egeyle aramızdaki engel kalkmış oldu bu sırada adam hala beni rahatsız ediyordu ve bende bunu fırsat bilerek Ege'nin yanındaki bar taburesine oturdum ve benimle flört etmeüye çalışan adama bağırdım :

"Çekil artık başımdan !"

Gözümün ucuyla Ege'ye baktım pis pis sırıtıyordu.

Adam tekrar yanıma geldi bu sefer benim öpmeye çalıştı ben yine.adama bağırdım :

"Defol artık."

Bunu dememle bir adam beni sıkıca bileklerimden kavradı ve bana bağırdı :

"Bu gece benlesin!"

Ege denen psikopata doğru göz ucuyla baktım , yanındaki kızı iktirerek bana sarkan adama yumruk attı , adamla oyunumuz işe yaramıştı , sonunda Ege'yi kendi alanıma çekebilmiştim . Bu sefer Ege ,adamın yakasını tuttuğu gibi duvara sabitlenmiş içki raflarının üzerine fırlattı , herkez şaşkınlık içinde olayı izlerken ,Ege yanıma geldi bende hemen rolümü oynadım ve sanki psikolojim bozulmuş gibi sinirden ellerimi titretmeye başladım . Ege yanıma geldi ve kolumdan tutarak beni otelin barından çıkardı , onun elini tutarak lobide ilerliyordum sonra tekrar dışarı çıktık bu sefer havuza gelmiştik ,.Ege beni şezlonga oturttu ve yanıma oturdu , benim ise hala ellerim titriyordu.

"Oda numaran kaç ?"

dedi aniden , sanırım beni odama bırakmayı düşünüyordu , bu ihtimal hiç gerçekleşmeyecekti.

"Bu yüzden sinirim bozuldu ya otelde arkadaşımla kalacaktım, şimdiye çoktan gelmesi gerekti ama hala burda değil , telefonuda açmıyor , oda numarasını da bilmiyorum !" diyerek yanımdaki şezlonga tekme attım.

" Peki evin nerde ?"

"Ankara."

"Peki bu akşam benim odamda kalırsın ." dedi sırıtarak.

Bende başımı tamam anlamında salladım , oturduğu yerden kalkınca onunla bir kalktım , sanırım odaya gidiyordu , bende peşinden ilerlemeye başladım aynı zamanda onu nasıl öldüreceğimi düşünüyordum ve aklıma bir fikir geldi umarım işe yarardı.

Sonunda asansöre binmiştik , Ege bana döndü ve üzerimdeki parlak bluz ve siyah mini eteğime bakarak tekrardan sırıttı .

"Sapık !" diye bağırdım, tutamamıştım kendimi.

"Ben mi ?" dedi. Yok anan !

"Hayır kusura bakma bardaki adam aklımda geldi."

Kata ulaşınca asansör durdu ve bizde ilerledik, hala onun arkasından yürüyordum , 66 numaralı kapıda durdu ve kartı delikten içeri soktu ,yeşil ışık yanına kapıyı açtı ve içeri girdik.

Işıklar açılınca odayı süzdüm herşey düzenliydi ama artık bunları düşünürken bile zaman daralıyordu şu Ege denen adamı çabuk öldürmem gerekiyordu.

"Ben dişlerimi fırçalayacağım beni şurdaki koltuğa otur bekle." dedi.

Hemen bağırdım :

"Dur , ilk benim kullanmam gerek !" diyerek kendimi banyoya attım ve kapıyı kilitledim.

Çantamdaki küçük jiletlerden birini alıp diş fırçasının ortasına iyice sabitledim , sonra baktım hiçte belli olmuyordu ve düşmüyordu hemen çantamın ağzını kapatıp ,kapıya döndüm, banyonun kapısını kilitlenmemesi için kapıyı çok az actim ve kilit dilininin girişine küçük demir koydum böylece banyoya giren içeriden kilitli sanacaktı fakat dışarıdan kapı kolayca açılabilecekti.

İşim bittiği için kendimi dışarı attım ve köşede koltukta oturan Egeye döndüm :

"İşim bitti."

Egenin karşısındaki koltuğa oturdum bu sırada o banyoya girdi hemen çantamdan küçük bıçağı alarak arkama eteğimin içine sakladım , tam bu esnada banyodan bir haykırış yükseldi hemen banyoya koştum ve kapıyı açtım , Ege damakları kesik ağzı kan içinde bana bakıyordu , gözlerindeki korku o kadar belliydi ki benden yardım bekliyordu ona daha çok yaklaşınca üst damağına saplamış jileti gördüm , planım işe yaramıştı , arkamdan bıçağı çıkardığım gibi kalbine sapladım , bu sefer gerçekten ellerim titriyordu korkudan çünkü ilk defa öldürüyorum birini. Ege yavaşça yere yıkılırken, çantamı aldığım gibi odadan dışarı çıktım ve kendimi asansöre attım.

Ben katildim.

Lobiye ulaşınca Zümrüt Hanımı gözlerimle aradım , onu görünce yanına koştum , birlikte otelden çıktık ve arabaya bindik.

Seray arkamızdan gelicekti çünkü daha yok etmesi gereken kanıtlar ve kan dolusu bir banyo vardı.

Şimdi ise sıradaki kurbanıma gidiyordum .

Benim hiç acelem yoktu ama onlar ölmek için fazla aceleciydi...

E.G.O. ♚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin