BABAMI HATIRLIYORUM

138 5 0
                                    

16 yıl 364 gün 19 saat önce..

Kafama dökülen küçük bardağın içindeki suyla uyanıyorum. Nefes almaya çalışırken ellerimi etrafa savuruyorum. Beni büyükçe birel yakalıyor. Boğumlarında hafifçe kıl olan,tırnakları yeni kesilmiş... Kalın kahkahasını atıyor beni sakinleştirmeye çalışırken. Kendime gelince gülmeye başlıyorum onunla beraber.

Tamam, yeter, bırak beni” diyorum peş peşe kelimeleri sıralayarak.

Kahkahası daha da yükseliyor beni daha fazla kavrarken. Debeleniyorum kurtulmak için. Aşağı inmem lazım acilen! Yılan misali kıvranıyorum ellerinin arasında. Ellerinde ne varsa beni kavradıkça kavrıyor.

Ama ben yılanım,şuan çıkmış olmam lazım” diyorum köpek dişimin olmadığı aradan tükürükler saçarak.

“bende kartalım, seni pençelerimle tutuyorum” diyor. Gafil avlandım.

 "Ozaman ben kaplan olur seni yerim" diyorum hızlıca bir döneklik yapıp.

"Bende fil olurum ozaman ağzından geçemem" diyerek karşılık veriyor. Alnıma bir öpücük konduruyor, ben düşünmeye daldığım zaman.

 Sonra eğilip kulağım fısıldıyor “Sendedinozor ol herkesi ye” diyerek tavsiye veriyor. Sanki benim aklıma gelmiş gibi “Bendedinozor olurum hepinizi yerim" diyorum.

Aferin benim oğluma" diyerek saçlarımı bozuyor. Baldırını tekmeleyerek benden uzaklaşmasını sağlıyorum ve saçımı sola yatırıyorum. Onu orada bırakıp yataktan atlıyorum. Peşimden geliyor odadan çıkınca. Küçük merdivenleri hızlıca inmeye başlıyorum. Cilalı tahtalar ayağımın kaymasını ve düşmemi engelliyor. Duvara sürte sürte aşağı iniyorum. Son iki basamağa geldiğimde ikisi atlayarak yere iniyorum. Annem her zaman bunu yaptığımı bildiğinden küçük bir yolluk koymuş merdivenin sonuna. Ayaklarım atlayıştan acımıyor. Sola dönüp mutfağa yöneliyorum.

Küçük mutfak annemin yaptığı kurabiyelerle dolu. Sarımtırak rengindeki kurabiyeler yeni uyanmışlık durumumu üstümden alıyor. Küçük tabureye çıkarak bir tane tatmak istiyorum. Annemin yan yan bana bakarak güldüğünü biliyorum ve hemen ardından bir bardak sütün geleceğini… Uzun ince cam bardak tezgahın üzerinde tok bir ses çıkarınca daha yeni yemeğe başladığım kurabiyelerin ağzımı kuruttuğundan sütü kapıp kafama dikiyorum. Boş bardağı gerisin geri anneme uzatınca büyümüş gözlerle ve gururlu  bir bakışla bana bakıyor. Bende olabildiğince yüksek sesle kahkaha atarak ve dökük dişlerimin her tarafından görülebilmesine olanak sağlamak için ağzımı gererken annem yanıma yaklaşıp sarılıyor. Saçlarımdan öpüp kokluyor. Geri çekilirken saçlarımı bozuyor babam gibi. Ve yine üşenmeden saçlarımı sola yatırıyorum, yine bozacaklarını bile bile.

 Babam da hızlıca mutfağa girerek annemi arkasından sarılar öpüyor. Annem kafasını babamı görecek şekilde çevirince babam dudaklarına yapışıyor. Ellerimle gözlerimi kapatıyorum hemencecik. Ama parmaklarımın arasından hala onları seyrediyorum. Dudakları gülünce ellerimi indiriyorum. Babam dönüp annemi bırakıyor. Elleriyle ıslık çalmaya başlıyor uzunca.. melodik..efsunlu..

LEMNESCATEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin