♥Athena - Ben böyleyim♥
Sabahın ilk ışıklarında ekipte erken uyananlardan biri de Barlas Bulut olmuştu. Güne çoğu zaman olduğu gibi şirkette başlayan genç adamı, ofise girdiğinde sekreteri karşıladı. Odasına ilerlerken peşi sıra arkasındaydı patronunun genç kız.
Barlas Masasına ilerlerken aurasına kapılan sekreteri afalladı bir an için. Yakışıklı ve karizmatik biriydi patronu ve çalıştığı iki yıl boyunca da her defasında tekrar fark ediyordu. Ama bazen - tıpkı bugün olduğu gibi - havası değişiyordu, çok daha karanlık görünüyordu. Siyah takımı, siyah gömleği ve kahküllerini alnına indirdiği kahverengi saçlarıyla sinema filmlerinden firlamış bir mafyayı andırıyordu bugün. Saç uçlarındaki dalgalar, aurasını yumuşatmaya yetmemiş aksine daha sert bir hava katmış, serseri ve dağınık görünmesini sağlamıştı. Genç kız, Barlas Bulut'un ceketini çıkarıp koltuğun arkasındaki askılığa asmasıyla gömleğinin sıkı sıkıya sardığı biçimli vücudu görünce sertçe yutkundu. Keşke bu manzaranın fotoğrafını çekip mesajlaşma grubuna atabilseydi. Beş kişilik WhatsApp kız kanka grubunun dibi düşeceğinden emindi. Hem hava atardı.
Sonunda yürüyen bir afet olan patronun yerine oturmasının ardından günlük programını anlatmaya başladı.
Beş dakika boyunca sekreterini dinleyen Barlas, "gün boyu şirkettesin diyorsun yani?"
"Öğlen iki saatlik boşluğunuz var efendim."
"Ha izin veriyorsun yani, sağ ol!" Barlas Bulut'un sesi sert çıkmıştı.
Kızın bu tepkiyle ödü kopmuştu. Az önce kafasında kurduğu mafya fantezilerine bir son verse iyi olacaktı. Sertçe yutkundu. "Özür dilerim efendim öyle demek istemedim. Isterseniz programınızı eksiltmeye çalışırım?"
Barlas elini kaldırıp, "çıkabilirsin" Dedi. Sesi Bu sefer daha yumuşak çıkmıştı. Kız tam kapıyı açmışken, "Sekreter" Diye seslendi. Kız dönüp "buyrun" deyince de, "saçın yakışmış" Dedi. "Uzun saç daha iyi."
Aldığı yoruma sevinen kız, içten bir şekilde gülümseyip "Teşekkürler" dedikten sonra çıktı.
Sekreteri çıkınca Barlas da eline öğleden sonra olacak toplantının dosyasını alıp masasından kalktı. Geniş ofiste bir süre turlayarak ilk iki sayfanın verilerini inceleyen genç adam, en sonunda sıkılıp dosyayı masaya bıraktı ve ofisin camlarından şehri izlemeye başladı. Bakışları sağ taraftaki ofisin olduğu binalara takılınca Arslan'ın birkaç gündür yanına uğramadığını fark etti.
En son yeni eğitim kampında görüşmüştü. Hâlâ aklında o kısa saçlı kadınla olan yakınlaşması vardı. Birbirlerine olan ilgi ve sevgisi onu şaşırtmıştı. Nasıl bir ilişkileri vardı hâlâ anlam veremiyordu. Sevgililer miydi? Sanmıyordu. tek bildiği birbirlerine olan bağları çok güçlüydü ve bu bağ kısa bir sürede oluşmuş gibi değildi. Bir an ikisi hakkında hiç bir şey bilmediğini düşündü. Arslan'ı uzun zamandır tanıyordu ama yanında hiç görmediği o kız bir anda hem operasyona, hemde hayatına dahil olmuştu. Şef döndüğünden beri her yerde yanında görüyordu, bir dakika bile ayrılmıyordu.
O ruhsuz bakışları ve kendini beğenmiş tavrıyla sinir bozucu derecede rahatsız ediyordu Barlas Bulut'u. Her gördüğünde de soğuk ve sert hareketlerine maruz kalıyordu ama Arslan'ın yanında hiç öyle durmuyordu. Son derece sakin, huzurlu ve derindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Girift | Kurşun izi
ActionAşkta savaş olur da, savaşta aşk nasıl olur ? *** Bir grup ajanın Yaşadıkları zorluklarla nasıl baş ettiklerini anlatan bir hikaye. Verdikleri kararlar ve düzenledikleri operasyonlar ile bir çok taşı yerinden oynatacak güce sahipler. Girdikleri her...
