Gülümse

13. Bölüm

Bulut

Saat 1'e gelirken lunaparka gitmeye karar verdik.

Haaa bu arada Ufuk ne oldu diye sorarsanız yakalandı. Gaye'nin babasının katili daha bulunamadı ama bize bulaşmıyordu.

Almila: Yaaa hadi taç alalım.

Çağla: Aynenn hadi!

Bulut: Yok yaaa! Karizmam çizilir.

Almila: Bulut, sana bisinin gerçekleri söylemesi gerek. Senin... Karizman yok.

Gözlerimi devirip kucağıma alıp çöp konteynerının üstüne doğru tuttum.

Bulut: Ne demişsin? Anlamadım.

Almila: Diyorum ki kıvanç tatlıtuğya bin basarsın.

Bulut: Hmm sanki başka bişey daha demiştin?

Almila: Çok yakışıklısın dedim.

Bulut: Hadi dağılalım.

Almilayı kucağından indirmeden gezinmeye başladım.

Almila: Bulut indir beni!

Bulut: Yooo... Bu sefer yanımdan ayrılmana izin vermeyeceğim.

Almila: Herkez bize bakıyo. İndir beni vallaha gitmicem bir yere.

Bulut: Olmaz.

Gözlerini devirip etrafa bakınmaya başladı.

Almila: Bak! Şu dans aletine gidelim...

Dans aletinin yanına gidip insanların oyununun bitirmesini bekledik. Sıra bize gelince o bir kenara, ben bir kenara geçtim.

Almila: Reko için oynuyoruz. Tamam mı?

Bulut: Tamam...

Oyun gittikçe hızlanırken ayağım ağrımaya başladı ama Almila büyük bir hırsla oynamaya devam ediyordu.

Almila elimi tuttu.

Almila: Hadi ya başarabiliriz.

Al işte enerji patlaması oluştu içimde.

Çağrı

Çağlayla buradaki yemekleri yemeye gidiyorduk. Çağla tabi yemek yiyeceği için hoplaya zıplaya yürürken elinden tutup onu kendime çektim. Çok romantik felan yazmayın az kalsın kıza ekmek arabası çarpıyordu.

Çağrı: Ekmek arabası...

Çağla: Anlamadım?

Çağrı: Az kalsın ekmek arabası çarpıyordu.

Kalbim niye böyle? Doktora felan mı girsem? Taktik verin neden onu görünce kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyor ve ona zarar gelmesi neden beni çıldırtıyor? Neden olacak aşıksın. Ya bir git iç ses.

Çağla: Çağrı! Bak yarış varmış yemek yeme yarışı... Hemde 1. Olan çiftlere bir saat her şey bedavaymış. Katılalım mı? Lütfenn...

Çift mi? Biz çift mi olucaz?

Çağrı: Tabi katılcaz. Onlara gücümüzü gösterelim!

Elimi uzatıp tutmasını istedim. O da istemsice gülüp elimi tuttu. Bir dakika  o ekmek arabası değil mi? Ulan ne derdi var Çağlayla? Yine üstüne üstüne sürüyordu.