Mavi yunusların nabzı 9 dur. Dakikada 9 kere kan pompalar, bizde bu sayı olmuş olsaydı, beynimiz islemlerini yerine getiremicek bir uyuşukluluğa ve Tansiyonumuz çok fazla düşeceginden surekli bir baş ağrısı ve halsizlik de olup her an kalp krizi geçirebilirdik, organlarımız dolayısıyla hücrelerimiz oksijene tam doyamaz böyleliklede bir süre sonra ölürdük.
Fotoğrafa çok dikkatli bakmanızı istiyorum. Lütfen, bu kafa yapısında olmayınız. İnandığınız Tanrı istese her şeyi yapar bizi de öyle yapar yaşardı veya Tanrı öyle istiyor diyebilecek kadar bilimden, akıldan, iradeden, düşünceden, zihinden, mantıktan uzak olmayınız. Bu kafa yapısıyla hiçbir soru sormaz cevap da aramazsınız. Hayatınızı hakikat olduğunu düşündüğünüz şeyle boşu boşuna yaşarsınız, ve emin olun ki dininiz hakikat değil sadece bir varsayım, hangi dine inanırsanız inanın hepsi ölümden sonrasını öngörmeye çalışan bir varsayımdan ibarettir. Lütfen varasayımlara tutunup gerçeklerden kaçmayın. Elbette inanın eğer inanmak istiyorasanız ama hayatınızı ve hatta aptal cesareti ile bir başkasının hayatını tanrınızdan ibaret kılmaya çalışmayın. Zihninizi açın.
Size boyundurluğu altına almak isteyen fikirlerin değil, akılcılığın peşinden gidin. Unutmayın, şüphe duymamak hata yapmadığını düşündüğünüz boş bir yaşam verir size sadece. Kurtulun bu düşünceden ve en sorgulanamaz seyleri dahi sorgulayın, vazgeçin robot olmaktan!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akıl Kalkanı
Non-FictionPenguenlerin nasıl yürüdüğü, bilmem hangi sanatçı veya ülkeyle alakalı saçma bilgiler, aptal genç hikayeleri oldum olası hep canımı sıkmıştır ve insanların, özellikle ergen veya genç bireylerin, rüya görme hevesleri ve fantezi dünyalarına sıkışmalar...
