Seni İstiyorum

26 9 7
                                    

Aramızda duvarlar bilirsin onlar yıkılmak için var. Altında kalırız deme sakın yanacak can mı var?

2.bölüm: Seni İstiyorum
.
.
.
.
Sabah uyandığımda Hilal ve Azra daha uyuyordu. Gözlerimi odada gezdirdiğimde gözüm karşımda duran boy aynasına takıldı. Bitmiş haldeydim. Açık kumral saçlarım yıpranmış ve soluk duruyordu. Kahverengi gözlerim ağlamaktan kızarmış ve altları morarmıştı. Daha fazla aynaya bakıp bitmişliğimi görmek istemedim. Yataktan kalkıp üzerimi değiştirdim. Saate baktığımda 07:23 olduğunu gördüm. Daha çok erkendi. Kulaklığımı telefonumu ve üşümemek için hırkamı alıp bahçeye çıktım. İlerdeki banka doğru yürüdüm oturmak istedim ama ıslaktı. Dün gece yağmur yağmış olmalıydı. Hırkamın cebindeki peçete aklıma geldiğinde gülümseyip bankın oturacağım kısmını sildim.

Kulaklığımdan gelen şarkıya  gözlerimi kapatıp eşlik ettim. "Hep mi ben yanlıştım bu hayatta.  Hep mi ben hatalıydım. Bana bir şans vermediler. Hepte ben eksildim en sonunda." Gözlerimi açtığımda bahçe demirlerinin ardından sarı saçlı uzun boylu bir adamın beni izlediğini gördüm. Sesim güzeldi. Yani insanlar öyle derdi. Sanırım sadece sesimi beğenip dinlemişti. Fakat adam hala bana bakmaya devam edince huzursuz oldum. Ayaklanıp binaya hızlı adımlarımla girdim.

-"Sakin ol Estina. Kötü birşey yok sadece sesini beğenmiştir."
Kendimi bu şekilde sakinleştirerek odaya geri döndüm. Hilal ve Azra kalkıp üstlerini değiştirmişlerdi bile. Hilal yanıma gelip "Neredeydin" diye dorunca bi an benim için endişelendiğini düşündüm. Ama bunun için bir sebep yoktu. "Hava alıyordum" dedim soğuk olduğunu tahmin ettiğim sesimle.

Başını sallayıp önüne döndü.  "Kahvaltı saati yaklaşıyor. Aşşağı inelim" Azranın sözleriyle aşşağı inmiştik. Yemekleri alıp masaya oturunca akşamki gibi kimse konuşmamıştı. Bu ortamda fazla kalmak istemediğimden. Hızla yemeğimi bitirip odaya çıktım. Yarın pazartesiydi. Okul vardı. Fakat bir hafta gitmemiştim zaten. Daha fazla devamsızlık yapmamalıydım. Yarınki ders programına bakıp çantamı hazırladım. Dün akşam kaldığım yerden kitabımı okumaya devam ettim. Hilal ve Azranın odaya girdiğini seslerinden anladım fakat gözlerimi kitaptan çekmedim. Ama Hilal bana seslenince gözümü kitaptan çekmek zorunda kaldım.

-"Hangi okuldasın Estina?"
-" Şehit Oğuzhan Yaşar Anadolu Lisesi"
-"Farklı okullardayız. Biz Azra ile Betül Can Anadolu Lisesindeyiz"
Olsun anlamında başımı sallayarak kitaba geri döndüm.

•°•
Sabah alarmımın sesiyle uyanıp okula hazırlandım. Kahvaltı da yapıp binadan çıktım. Ağır adımlarla okula yürüdüm. Tabiki kulaklığımla şarkı dinleyerek. Okula vardığımda bazı gözler bana çevrildi. Ardından fısıldaşmalar başladı. Annemi babamın öldürdüğü tüm okula yayılmış olmalıydı. Herkes şuan bunu konuşuyordu ve bu çok rahatsız ediciydi. Bi kızın arkadaşına küçümseyici bir ses tonuyla  "Babasının annesini öldürdüğü kız bumuydu ya" dediğini duyduğumda daha fazla dayanamadım ve yanına giderek bağırmaya başladım.

-"Evet o kız benim. Sende benim arkamdan ailem hakkında konuşup beni küçümseyebileceğini zanneden zavallı sürtük olmalısın. Ne yazık ki sikimde değilsiniz. İstediğiniz kadar konuşun. Dedikodu arıyodunuz zaten demi. Alın malzeme çıktı."

Bunlarda içimdeki hıçkırarak ağlama hissini bastırmayınca bi kaç adım gerileyip tüm bahçeye bağırdım.
-"O kız benim. Babam annemi öldürdü. Durmayın konuşmaya devam edin. İnsanların acılarıyla dalga geçebilecek kadar zavallı olduğunuz için size acıyorum."

Son sözlerimi söyleyip binaya girdim. Sınıfa çıkıp sırama oturdum. Ardındanda tarih öğretmenimiz selin hoca girdi. "Oturun çocuklar" Ardından gözleri bana döndü "Başın sağolsun Estinacım." Zorda olsa gülümseyerek başımı teşekkürler anlamında sallafım. Ardından derse geçtik. Hiçbir derse kafamı verememiştim. Son zil çalınca hızla çantamı alıp sınıftan çıktım. Koşar adım binadan ardından da bahçe kapısından çıktığımda biraz yavaşlıyım kafamı gökyüzüne çevirdim. Derin nefesler alarak ağlamamayı başardım. O sırada gözüm sokağın köşesindeki sarışın adama takıldı. Bu oydu. Beni dün sabah izleyen adamdı bu. Bi an için korktum. Bu adamın amacı neydi. Yoksa sadece tesadüfmüydü. Yolumu değiştirip başka yoldan yetimhaneye yürümeye başladım. Umarım kötü birşey olmazdı. Çünkü şuan gerçekten çok savunmasız hissediyorum. 

-"Benden kaçmana gerek yok güzellik. Yakında benim olucaksın çünkü."

Arkamı döndüğümde onu gördüm ne istiyordu benden derdi neydi.
-"Ne istiyorsun benden."
Derin bir nefes alıp anlam veremedeğim sözleri söyledi.
-"Seni ve isteğimi alıcam. Yakında"
.
.
.
.
-•-2.bölüm sonu-•-

Olaylar yavaş ilerliyor ama içime sinmesini istiyorum. Daha açıklanması gereken çok sır var. Aksiyon ve heyecan dolu bölümler bizi bekliyor. Hergün bölüm atmaya çalışacağım.♡

•Papatyalarla kalın•
...

~papatya~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin