Bölüm 21 🔞

1.2K 37 14
                                    


''Doğal" davranma planım çok da iyi gitmemişti. Pazar akşamüstü saat tam üçte Johnny bana yukarı çıkıp giyinmemi söyledi. Ben kahvaltıyı ve öğlen yemeğini hazırladığıma göre akşam yemeğini hazırlama görevinin kendisinde olduğunu belirtti.

Mutfakta karı seyrederek yemek yedik. Giyinik olunca biraz tuhaf hissettim. Sanki saklanıyormuş gibiydim.

Yemekten sonra Mingi ile rahat olup olmadığından emin olmak için Baekhyun'u aradım. Güvende olup olmadığını sormamı biraz tuhaf karşılasa da onu aramamın kendisi için ne kadar önemli olduğunu biliyordum. Telefonu kapattıktan sonra kütüphaneme gidip akşamı tek başıma geçirdim. Johnny salondaydı. Akşamı ayrı geçirmemize rağmen evinde ne kadar rahat hissettiğime şaşırdım.

Pazartesi sabahı iş yerini cep telefonundan arayıp durumumu açıkladım. Kütüphanenin kar yüzünden zaten kapalı olduğunu ve bana haber vereceğini söylediler. Günü boş geçirmek istemediğim için kahvaltıdan sonra Johnny'nin koşu bandım kullandım. Kabul ediyorum, egzersiz planımı ustaca hazırlamıştı. Kas hacmimde, gücümde ve dayanıklılığımda şimdiden gelişme görebiliyordum. Sadece birkaç hafta sonra bile formda bir vücuda sahip olmaya başlamıştım.

Belki de bu bütün hafta sonunu çıplak geçirmenin bir sonucuydu, emin değildim, spor kıyafetlerimi hemen çıkarmadım. Onun yerine endorfın bedenime yayılırken aşağıda dolanıp durdum. Tekrar kütüphanemde takılmak istemediğim için temizlik yapmaya karar verdim. Johnny'nin bir temizlikçi kadın çalıştırdığı belliydi. Belli ki o da kar fırtınası yüzünden gelememişti.

Mutfakta bir dolap vardı. Aradığımı bulana kadar dolabı karıştırdım - bir tüylü toz fırçası. Etrafı kolaçan ettim, Johnny ortada görünmüyordu. Salona gidip iPod'umu onun müzik çalarına taktım ve sesi açtım. Baekhyun'un temizlik için yüklediği parçayı bulana kadar şarkıları taradım. ikimiz de temizlik yaparken dans edebildiğimiz sürece temizlik işini pek dert etmeme konusunda anlaşmıştık.

Müzik başlayınca, eğildim, döndüm, kıvrıldım. Elimde toz fırçamla daireler çizerek odadaki her yeri temizledim. Sonunda başımı arkaya atıp şarkıya eşlik ettim.

Etrafa kendimden memnun bir bakış atıp oradan çıktım. Johnny kapı eşiğinde durmuş izliyordu.

"Yuta" dedi gözleri eğlenmekten parlamış halde. "Ne yapıyorsun?"

Fırçayı salladım. "Toz alıyorum."

"Bu tür işler için bir temizlikçim var."

"Evet. Ama bu hafta gelemeyecek, öyle değil mi?"

"Sanırım öyle. Ama yine de bir işe yaramak istiyorsan yatağımdaki çarşafları yıkayabilirsin." Gözleri gülüyordu. "Birileri bu hafta sonu yatağı fena dağıtmış."

"Öyle mi?" dedim alaycı bir ifadeyle. "Ne küstahlık." Arkasını döndü, sonra da durup omzunun üstünden baktı.

"Bu arada," dedi. "Egzersiz programından yogayı çıkarıyorum."

Bana bundan daha tatlı bir şey söyleyemezdi.

"Öyle mi?" diye sordum.

"Evet. Ve yerine toz almayı ekliyorum."

🍀

Her zamanki gibi Johnny her şeyi düşünmüştü. İçeri girdiğimizde kütüphane şöminesinde büyük bir ateş yanıyordu. Sıcaklık yavaşça ıslak giysilerime nüfuz etmeye başladı.
Şöminenin önünde ateşli bir sevişme yaşamayacaksak bile hâlâ benim kütüphanemdeydik ve kütüphanelerden bahsetmişken...

Mr. Suh↝JohnYuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin