Denizin Üstündeki Rüzgar *texting

Okulda Bir Hafta Challenge Day One

Multimedya: Eti Tutku

"Araba aşağıda zaten okula giren kimse yok bir yarım saate yakın burada beklersek okul boşalır" Okyanus hepimizi bir kabine sığdırmaya çalışırken bu kez Satılmış konuştu.

"Ya temizlikçiler gelirlerse buraya yandık" Okyanus gizlerini devirdi ve tam anlatacaklar Tutku Satılmışın omuzlarını tutup "Kendine gel çocuk hiçbir temizlikçi bir haftalık boş okulu hemen çıkar çıkmaz temizlemez son gün gelecekler onlar buraya" Okyanus Tutku'ya bir kez daha aşık olunacağına bakarken hepimiz kızlar tuvaletindeki farklı kabinlere girdik.

"Ne vardı Tutku'yla ayni kabine girseydim işte" Okyanusun kafasına vuramaya çalışırken bileğimi tutup durdurdu. "Kızlar farklı erkeklere farklı kabin aptal kötü temaslar olmasın diye" Satılmışın sözü ile arkasındaki Feyzullaha dönüp sinirle "ARAMIZDA CİNSEL YÖNELİMLERİ FARKLI OLANLAR VAR BUNDAN DAHA KÖTÜ TEMAS NE OLABİLİR ADAM TAM ARKAMDA!!" Feyzullah ağızıyla cık cık sesi çıkarttı. "Olmaz ama tecavüzcü müyüm ben?"

"Bilmem öyle misin?" dedi imayla. Satılmışı tutup aralarına koyduğumda onu savurmama adapte olamamış Feyzullaha çarpmıştı. Feyzullah ise iki büklüm olup kollarını Satılmışın karnına sarmıştı. Şu an resmen ten tene duruyorlardı.

Allah kahretsin shipledim!

"Ilmız ımı tıcıvızcı mıyım bın?" Bana bakıp elleriyle az önce shiplediğim çocukları gösteren Okyanus benimle muhattap olduğunu fark edip oturaklı tuvaletin üstüne çıktı ve yukarıdaki boşluklardan kendini sallandırdı.

"Kızlar alın beni burdağn alın sikecekler beni" Okyanus birisinin ki ben Tutku olduğunu düşünüyorum onu itmesiyle tuvalet ile kabin duvarı arasına sıkıştı. "KEŞKE GEZİYE GİTSEYDİM KEŞKE!!" bağırdığında tuvalet kağıdını yerinden çıkartıp ağızına tıktım ve dışarıya çıkıp yarım saati bu salağın bağırışmaları ve hepimizle teker teker uğraşmasıyla geçirdim.

Okul tamamen bomboş kalınca bir hafta boyunca öğrencilerin çoğu okuldan gitti diye onlarla uğraşacak çoğu öğretmende gitmiş ve bir hafta boyunca okula giriş çıkış yapılmayacaktı. Her zaman kameralarda o sürede kapalı olduğundan bu bir haftayı deli gibi eğlenerek geçirebilirdik.

Hepimiz yanımıza tatile gider gibi bir dizi kıyafet ve yiyecek almıştık. "Tut şunu da" Okyanus elime tahta ve kömürleri verirken arabadan çıkarttığı ızgarayı kucakladı ve ilerlemeye başladı. "Sen ciddi misin?"

"Et peşinde koştuğunda göreceğim ben seni" yanımdan geçip giderken Tutku arabadan çıkarttığı bavulu taşımak için cebelleşiyordu. "Bu.bu kadar.ağır değildi" bavul haraket edince hepimiz yaptığımız işi bırakıp bavula baktık.

Kapak be anda açılınca koşarak kucağıma atlayan Tutku ile içeriden çıkan pipet kollarını iki yana açıp esnedi. "Güzel bir yolculuktu"

"Senin burada ne işin var?" Kucağımdan inen kız kardeşinin yanına gidip onu koltuk altından havaya kaldırdı. "Vallahi evde sıkıldım atlarım geldim ama rahat içerisi dene istersen" çocuğu bir çuval misali Denizin koluna atarken bize döndü.

"Üzgünüm ama buradan ölümüzü çıkartırda gitmez" Okyanusla birbirimize bakıp hızla Denizin elindeki kızı aldım. "Kraliçem bavulunuz nerede söyleyin hizmet edelim" İkimizde yere eğilirken kahkaha atan küçük kız ablasının bavulunu gösterdi. "Tüm kıyafetlerim orada gidin taşıyın"

"Bir dakika ne?" Bavulun içindeki kıyafetlerin pipete ait olduğu gören Tutku sinirle kardeşinin üzerine yürüdü ama araya giren Okyanus ile durdu. "Yarim üzgünüm ama kraliçeme dokunamazsın dayak yemek istemiyorum"