SİSTALAR

2. Bölüm "Sürpriz Karşılaşma "

Multi : Mert, Kerem, Burak ve Alper
Şarkılar:
Athena - 12 dev adam
Nil Karaibrahimgil - Bütün Kızlar Toplandık

Onların dostlukları bir yetimhanede başlamamıştı ama en acı yerde kader birleştirmişti. Hastanenin koridorunda dört çocuğun hayatı kesişmişti.

Anne ve babasını kazada kaybeden Kerem o gün iki dost kazanmıştı. Alper o gün merdivenden düştüğü için ablası hastaneye getirmişti. Henüz birbirlerini tanımasalar da kader yıllar sonra hepsini bir araya getirecekti.

Kerem Vural zengin ama mütevazi bir ailenin ilk çocuğuydu. Bir kız kardeşi olmak üzere iki çocukları vardı. Aylin ve Rasim Bey üniversitede tanışıp severek evlenmişlerdi. Rasim Bey kendi azmiyle  şirketini kurmuştu. Rasim Bey mimar ve eşi de okullar arası spor antrenörüydü.

Yıllar böylece geçip gitmişti. Rasim Bey büyük bir ihaleyi kazanmış ve davet için hazırlanıp gittiler. Kerem'in de okulu olduğu için bakıcısına bıraktılar.

Davetten dönüşü önlerine aniden kamyon çıkınca Rasim Bey ne kadar fren yapsa da kaçınılmaz son gerçekleşmişti.

Kaderden kimse kaçamazdı...

Hastane koridorunda uzun bekleyiş sürüyordu. Özellikle küçük bir çocuk yere çökmüş anne ve babası için ağlıyordu.

Burak ve Mert aile dostları olduğu için akşam yemeğinde bir araya gelmişlerdi. Burak yine rahat durmayıp oyuncağını Mert'in kafasına vurmasıyla Mert'in kafasından kanlar süzülmeye başladı.

Soluğu hastanede alıp Mert'e pansuman yapılmıştı. Tam bu sırada küçük bir çocuğun feryatları hastanede yankılandı.

Bu feryatlar Kerem'e aitti.
Anne ve babasını kaybeden ve bu hayatta yalnız kalan bir çocuktu. Bakıcısı küçücük çocukla ne yapacağını bilemez halde polise ifade verirken Mert ve Burak yanına giderek küçük çocuğun elini tuttular.

Burak  konuşarak Kerem'i gülümsetti.

"Senin de mi annen melek oldu üzülme benim de annem melek oldu. Ama rüyalarıma geliyor. Bizimle oynar mısın? Söz veriyorum Mert'e vurduğum gibi sana vurmam. "

Burak iki ay önce annesini kanserden kaybetmiş içine kapanık bir çocuk olmuştu. Mert ve Burak'ın ailesi ortak olduğundan sürekli görüşürlerdi. Ama bu dönemde Burak fazlaca hırçın bir çocuk olmuştu. Ya hiç konuşmuyor ya da Mert'e saldırıyordu. Birden Kerem'e olan şefkatini gören babası sesini bile çıkarmadı. Annesini kaybettikten sonra ilk defa bu kadar uysaldı.

Babası polisin yanına gidip durumu sordu. Daha sonra ünlü Mimar Rasim Vural olduğunu öğrenince şaşırdı. Çok bilmese de davetlerde çoğu kez sohbet etmişliği vardı.

Mert'in babası Ozan Yıldırım ve Burak 'ın babası Melih Sönmez oturup düşündüler. İkisi en doğru kararı verdiler. Melih Bey Kerem'i yanına almaya karar verdi ve polisle konuşup işlemler için konuştu.

Melih Bey Kerem'e yaklaşıp elini tutup bütün çocukları alıp eve doğru yol aldılar.
Eve gidince Burak'ın bakıcısına durumu anlatıp ilgilenmesini rica etti.

O akşam bakıcı Kerem'in banyosunu yaptırıp yemeğini de yedirdikten sonra misafir odasına yatırdı. Ertesi gün Melih bey çocuk esirgeme kurumuyla görüşüp velayetini aldı. Aslında bu işlemler zaman alsa da Melih bey saygın bir iş adamı olunca pek te prosedürler uzun sürmedi.