✿|0.7

3 2 3
                                    

kaçmalıydım daha fazla duramazdım iğneleyici bakışlar arasında oradan koşarak uzaklaştım

Çıkmaz sokağa girdim ve her zamanki oturduğum kartonun üstüne oturdum -solji nasıldı annesi ona ne yapmıştı polise söyleyecek miydi bunların hiç birini bilmiyordum belki bu gün son kez görmüştüm soljiyi- bacaklarımı kendime çekerek sıkıca sarıldım çenemi dizlerime koydum karşımda duran duvara anlamsızca bakıyordum göz yaşlarımın akmasına izin verdim -acınası halimle- sessizce ağlamayı sürdürdüm

***

Derince yutkundum yine o çiçek bahçesindeydim dün yaşananlar yüzünden oldukça bitkin gözüküyordum -dün bir çok şey düşünmüştüm bunlardan biri yaşamak istemeyişimdi yaşamamalıydım gerçi yaşıyor muydumki yaşamamaktan bahsedeyim, ölmek istedim karanlığına gömüldüğüm o çıkmazdan bir daha çıkmak istemedim ama soljinin geleceği umudu vardı gelirse beni öyle görsün istemezdim o hep yaşamamı istedi o benim yaşam kaynağımdı ama şimdi o kayboldu ve belki bir daha hiç gelmeyecekti- hayattan bezmişçesine büyük bahçe suruyla bakıştım yaşlı adam deliği kapatmamıştı belki görmemişti beni
-o iyi miydi- tedirgince delikten geçtim ve hızlı hareketlerle sepeti bir kaç çiçekle doldurdum aklım mavi çiçekteydi onu bir kez daha görmek istiyordum bir kez daha mayhoş kokusunu içime çekmek istiyordum -sanki ona ihtiyacım vardı- sepeti deliğin kenarına baktım korkakça adımlar atarak çiçeğin yanına geldiğim eğildim ve onun eşsiz kokusunu içime çektim kadifemsi yapraklarına dokundum -bir adı var mıydı-
Bu günlük son kez baktım çiçeğe yavaşça ayağa kalktım

"Tekrar geleceğim"

Demiştim benim gibi yalnız olan bu çiçeğe
Ardından hızla o bahçeden uzaklaştım

Hoseokun ağazından
Sabah saatleri mutfakta pusuya yatmıştım neden mi? çiçeklerimi çalan kızı bekliyordum elimdeki maskeyle bekliyordum onu araladığım perdeden bakmayı sürdürdüm ve kız görüş açıma girmişti yavaş ama çevik hareketlerle bir kaç çiçek doldurdu sepetine sonra smeraldo ma yaklaştı -yumruğumu sıktım- koparacak sandım ama koparmadı sadece baktı -onun çiçeğimle derdi ne!-
Kız gitmek için sepetine yöneldiğinde şapkamı ve maskemi taktım havanın sıcak olmasına rağmen giydiğim uzun ceketle kışta kalmış gibi gözüküyordum -umrumda değildi insanların gerçek beni görmesindense böyle görmeleri daha iyi değil miydi-
Kız çıktığında hızla balkon camından çıktım ve o delikten geçtim elbette karşısına çıkamazdım ama gizlice takip edebilirdim
-çiçeklerime ne yapıyordu-

Hwa yeong un ağzından
Tekrar karmaşık şehir merkezinde elinde bir sepet dolusu çiçekle bekliyordum -neyi bekliyordum bilmiyordum sadece bu gün çiçek satmak istemiyordum ama içimde beni zorlayan rahatsız edici bir his vardı 'içgüdüsel olan yaşama duygusu'-
İnsanları gözlemledim ve gördüğüm bir çifte yaklaştım adam hızla sevgilisini kendine çekip beni omzumdan ittirmişti

"Kendini ve o pis çiçeklerini bizden uzak tut!!"

Sertçe söylenmesine karşı acizce özür dileyip uzaklaştım -bu gün güneş hüzünlüydü yada kalbimin mutsuzluğu bulaşmıştı gözlerime yada hep mutluydumda yaşam enerjim gidince görmüştüm gerçek dünyayı-
Elimi açık olmaya yakın kahverengi saçlarıma geçirdim ve tekrar etrafa bakınıyordum tekrar bir çifte ve ondan sonrada bir sürü çifte yaklaştım 1saat içinde satmıştım sepetteki çiçeklerin hepsini -bu gün az toplanıştım yorgundum- parayı cebime sokuşturarak çıkmaza gittim koltuğum olan karton kutunun üstüne oturdum ve dizlerimi kendime çektim - bu hayat bana çok ağır gelmişti hep ezilmiştim eziliyordumda-
Dünden bu yana üstümde olan duygusallıkla gözlerim tekrar doldu uyumak istiyordum güneş tam tepemde parlarken geceye ihanet edip uykumu güneşle paylaşmak istiyordum -ve öylede yaptım-

Hoseokun ağızından
Tedirgince kızla aramda mesafe bırakarak onu takip etmeye başladım beni görmemesi için çok dikkatlı hareket ediyordum
Kendimi birden kentin merkezinde buldum kaç yıl sonra ilk defa çıkmıştım insanlığın içine korktum kaçmak istedim sanki tüm insanlar bana bakıyordu hiç kimsenin derdi yok gibi birden ilgi odağı olmuş gibiydim ama biliyordum kimsenin bana baktığı yoktu
-cesaretim giderken özgüvenimide yanında götürmüştü- kız bir çifte yaklaştığını erkek onu ittirerek tersledi -demek çiçeklerimi satıyordun- tüm odağım o kadın olmuştu
-onu bir gölge gibi izledim-çiçekleri sattıktan sonra ne yapıyordu bir çete için mi çalışıyordu onlarla uyuşturucu mu alıyordu ne yapıyordu -hiç bir şey yapmamıştı- tüm çiçekleri sattıktan sonra bir ara sokağa girdi yere oturdu ve sadece uyudu -hayatta kalmak için topluyordu çiçeklerimi- ne yapmalıydım izin vermeli miydim çiçeklerimi koparmasına

SMERALDO-🥀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin