Günümüz
-Saya-chan çabuk buraya da bakalım.
-Yeter nerdeyse her mağazaya girdik artık bir şeye karar ver.
-Ne yapabilirim değerli bir arkadaşımın doğum günüydü, benim güzel bir hediye almam gerek sence kıyafet olur mu? Ya da kolye yok yok toka ahhhh karar veremiyorum(yere çöker) sence?
-Anladım kalk yerden, şuradaki yere de bakalım Taiyo-chan, yoruldum peşinde gezmekten.
Bir kuyumcunu önüne gelirler vitrindeki bir kolye Taiyo’nun ilgisini çeker o anda karar vermiştir’’ ona eminim çok yakışacak’’ diye düşünür. Saya’yı kolundan çeke çeke dükkana sokar.
-Karar verdim işte bu kolye hadi hadi gel çabuk.
-Çabuk al artık loncaya dönmek istiyorum, bizim kasabada böyle rahat dolaşmamız tehlikeli biliyorsun dimi.
-Anladık tamam. Ben seninle gelmicem hediyeyi sahibine ulaştırmam lazım(elindeki hediyeye bakarken güler)
-Tamam anladım hadi git sen.
-Loncanda görürüz Saya-chan
İkisi de farklı yollara giderler. Saya, Taiyo’yu ilk defa böyle mutlu görür, kendi kendine’’ bize hiç böyle gülmemişti’’ der. Aslında eski Taiyo’yu özlüyodu.
Güneşli bir günde Nashi ve Taiyo önceki buluştukları ormanda tekrar buluşmak için önceden sözleşmişlerdi ilk gelen kişi saçları gibi pembe bir elbise giymiş, saçları beline kadar olan küçük kız Nashi’ydi. Ardından güneş kadar parlak upuzun saçları olan Taiyo gelmişti nerden bakarsan bak onlar birbirlerine çok fazla benziyorlardı sanki bir anne ve kızı gibi.
-Gelmişsin Nashi-chan üzgünüm hep geç kalan taraf ben oluyorum.
-Hayır bende yeni gelmiştim zaten(güler)
Taiyo elindeki poşeti Nashi’ye doğru uzatır.
-İşte, al bakalım İyi ki doğdun tatlı kız(güler)
-Teşekkürler.(güler, poşeti alır açar içinden bir kolye çıkar)
-Beğendin mi? Yaklaş takıyım boynuna.
-Çok beğendim teşekkürler, sanırım tam bana göre bir kolye.
-Alırken bende öyle düşünmüştüm(kolyeyi takar) işte çok yakıştı. Kolyendeki yıldız gibi parladın.
Taiyo, Nashi’ye yıldız şeklinde bir kolye almıştı ve gerçekten de ona çok yakışmıştı. İkiside oldukları yerdeki açık yeşil çimlerin üzerine yattılar.
-Gökyüzü bu gün çok güzel masmavi, bulutlara bak( parmağı ile gösterir) sence annem beni görüyor mudur Taiyo-san?
Taiyo, Nashi’ye doğru döner ona sarılır eminim görüyordur,sen güldüğün sürece çok mutludur(saçlarını okşar)
-Bende öyle düşünmüştüm(sıkıca sarılır)
O arada Saya çoktan loncaya gitmiştir ama kapıda onu karşılayan kişi kaslı vücudu ve korkunç görüntüsü ile Master Shouta’dan başkası değildir.
-Bu aralar çok rahat gibisiniz kasabada gezmeler falan.
-Mas-Master bunun için üzgünüm tekrar olmayacak.(ilerlerken Shouta omuzundan tutar)
-Taiyo nerde?
-O hemen gelecek küçük bir işi var.
-Onu korumaya devam ettikçe acı çeken sen olursun Saya.
-e-evet biliyorum (boynu eğiktir)
-Kaldır kafanı Taiyo nerde dedim, bir soruyu iki defa sordurtma hemen cevap ver!
-T-Tabi üzgünüm o bir arkadaşıyla birlikte
-Öyle mi, arkadaşı demek … onunla arkadaş olan varmış demek ki neyse ne sonuçta bu işime yaracak bir haber
Master arkasına döner ve gider Henry’nin yanından geçer ve eliyle yanına gelmesini işaret eder.
-İkisinide bana getir Henry.
-Emredersiniz.
Henry hemen yola çıkar Taiyo ve küçük kızın nerde olduklarını tahmin edebiliyordu ve onları bulmuştu, ikisi de çimenlerin üzerinde birbirlerine sarılarak uyuya kalmışlardı Henry onları böyle görünce şaşırdı bu gerçekten de Taiyo muydu? Onlara yaklaştı, ama Taiyo ses duyunca hemen uyandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖNECEĞİNİ BİLİYORUM ÇÜNKÜ SENİ HİSSEDİYORUM
FanfictionHerkese tekrar merhaba bir fairy tail hayranı olarak yeni bir hikaye yazmak istedim umarım sizinde hoşunuza gider ve beni desteklersiniz, elimden gelenin en iyisini yapmaya gayret göstereceğim teşekkürler(yorum atmayı unutmazsak sevinirim :D :D) Ha...