[15] sen bir korkaksın

4.8K 688 1K
                                    

Yoongi, Jimin'in kolundan sıkıca tutup onu okulun tenha bir köşesine çekiştirirken sinirliydi. Bay Kwon'un böyle biri olduğunu tahmin edemediği için miydi bu siniri? Yoksa Jimin'e karşı takındığı o laubali tavır mı rahatsız etmişti onu? Belki de ikisiydi.

Jimin kendini Yoongi'nin kollarından kurtardığında neler olduğunu çözemiyordu. Yoongi birden bire neden bu kadar agresifleşmişti ki?

"O adamda iyi şeyler sezmiyorum Jimin." dedi en sonunda tüm cesaretini toplayıp. "Seunggyo'nun reenkarnesi olma ihtimali olsa da bu seni onun gibi temiz seveceğinin garantisini vermez."

Jimin gözlerini yere indirdi ve karşısındaki sinirli oğlanı dinlemeye devam etti.

"Onunla buluşmayacaksın, değil mi? Yapma bunu Jim-"

Sarı saçlı olan karşısındakinin sözünü keserken oldukça cesurdu.

"Onunla buluşacağım."

Yoongi duyduklarıyla birlikte dudaklarının arasından derin bir nefes verdi ve ayağının altındaki çimenleri tekmeledi.

"Seninle ne kadar laubali konuştuğunu gördün. İyi niyetli biri olduğunun garantisini veremeyiz. N'olur kendini tehlikeye atma."

Yoongi yalvarır gibi konuştuğunda bu sefer Jimin derin bir nefes almıştı.

"Tek ihtiyacım olan şey beni hatırlayıp hatırlamadığını kontrol etmek. Onunla bu yüzden buluşacağım. Namjoon hyung zaten beni hatırlayamayacağını söyledi. Ama yine de bir umut varmış, o yüzden denemek istiyorum."

Yoongi sessiz kaldığında gözlerini Jimin'in gözlerinden çekmiş ve birkaç saniye gökyüzünü izlemişti. Bu konuda ona karışamayacağını biliyordu. Sonuçta Seunggyo, Jimin'in ilk aşkıydı. Yoongi kendini Jimin'in yerine koyduğunda o da aynısını yaparmış gibi geliyordu.

Bir insanın ilk aşkı birden bire ortaya çıktığında elbette kafası karışabilirdi.

Fakat Yoongi, Bay Kwon'un gözlerindeki o aç ifadeyi gördüğünde cidden iğrenmişti. Ayrıca korkuyordu. Jimin'in zarar görmesinden deli gibi korkuyordu.

"Neden sustun?" dedi Jimin sessizliği bölerken. "Engel olmayacak mısın bana? Vaz mı geçtin?"

Yoongi sesini çıkarmadı ve başını yere eğdi. Bu durum gerçekten sinirini bozuyordu. Sevdiği oğlanın bir başkasına gidecek olma düşüncesi bile onu mahvediyordu.

"Neden cevap veremiyorsun biliyor musun?" dedi Jimin Yoongi'ye doğru bir adım atarken. Kelimeleri oldukça cesurca çıkıyordu dudaklarının arasından.

"Çünkü sen bir korkaksın. Kendi hislerini karşısındakine itiraf edemeyen bir korkak..."

Jimin, Yoongi'nin omzuna çarpıp yanından geçerken beyaz tenli olan yerinde öylece kalakalmıştı.

Jimin... Yoongi'nin ona söyleyemediği hislerini, önceden biliyor olabilir miydi?

✁✁✁

Dans salonundan müzik sesleri yükselirken Bora üzerindeki hırkayı çıkarıp kolunun üstüne attı ve yavaşça içeri girdi.

İçerinin dolu olmasını beklerken gördüğü kişi onu şaşırtmıştı. Hoseok terler içinde bitkin bir şekilde dans ediyordu. Ve salonda ondan başka kimse yoktu.

Kapıdan giren yeni kulüp başkanını görünce umursamadan dans etmeye devam etti. Bora, Hoseok'un ne denli yorulduğunu fark etmişti. Ne yapıyordu bu aptal, Tanrı aşkına?

music box, yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin