GECE MAVİSİ

BÖLÜM BEŞ

Hepinize merhaba arkadaşlar uzun bir aradan sonra yeniden sizlerleyim. Uzun zamandır bölüm atamıyordum umarım bu bölüm beklentilerinizi karşılar. Multimadyadaki şarkı Gecem'in söylediği şarkı açıp okuyabilirsiniz. Arkadaşlar lütfen vote ve yorum yapmayı unutmayın. Karakterleri belirledim ama daha sizlerle paylaşmayı düşünmüyorum. Kendinize iyi bakın canlar ...

Sizleri Seviyorum MUZLU KEKLERİM...

***********************

İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri , yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?

-Özdemir Asaf-

GECEM'DEN

Şu an ocağın karşısında, elimde çırpacakla tavuk göğsünün pudingini yapıyordum. Bunu annemden öğrenmiştim. Çok güzel yapardı her zaman ki gibi.

"Gecem, ilk önce pudingi mi süreceğiz?" Arkamı dönüp Ela'ya baktım. Masaya oturmuş, önünde bir tabakta süt, diğer taraftada borcam vardı.

"Bekle, ilk önce pudingi süreceğim." dedim ve ocağın altını kapattım. Elime büyük olan kaşığı alıp borcamın dibine döküp yedirdim. Sonra Ela, süte batırdığı bisküvileri dizdi. Bisküvilerin üzerine pudingi yeniden döktüm ve etrafa yaydım.

Tam her yere yedirdikten sonra üstüne kırdığımız bisküvileri serpiştirdim. Görüntüye baktığımda çok güzel duruyordu. Alıp soğuması için dolaba yerleştirdim. Sonra tencerenin dibinde kalan pudingi parmaklamaya başladım.

Hep yapardım bunu. Küçükken de şimdi de. Ben değişmemiştim aslında etrafımdakiler değişmişti. Ben sadece ikide bir değişen bu düzenin içerisinde kıpırdamadan bekliyordum.

Kim derdi ki hayatımın böyle olacağını, bu denli zorlaşacağını. Geçen günlerde küçükken yazdığım günlüğümü bulmuştum. İçinde;

'Ben hemen büyümek istiyorum Gecem. Umarım sen hiç bir zaman küçüklüğünü isteyecek kadar kötü şeyler yaşamazsın ve benim şimdiki halimi istemezsin.' yazıyordu bir yerde. Kim derdi ki küçüklüğüme dönmek iteyeceğimi.

Kİm derdi ki annemi kaybettiğim için ağlamak yerine sokakta oyun oynarken düşüp ağlamayı yeğleyeceğimi ya da babamın arkasından döktüğüm göz yaşlarımı oyun oynarken kavga ettiğim ve dayak yediğim arkadaşlarımın yanında dökmeyi yeğleyeceğimi;

Sırf yalnız olduğum için değilde arkadaşlarım beni oyuna almadığı için üzülmeyi yeğleyeceğimi. Kİmse bilmezdi, ben bile bilmezdi ya böyle olacağını.

"Gecem, hu hu sana sesleniyorum kızım sağır mısın yahu?" diyerek bana seslenen Ela'yı son anda duymuştum. Kafamı yerden kaldırıp, karşımda elinı havaya kaldırmış ve sallayan Ela'ya baktım.

"Dalmışım. Ne oldu?" diyerek gözlerinin içine baktım.

"Bir şey olduğu yok. Seslendiğimde bakmayınca merak ettim." Hafif bir tebessüm edip adımlarımı salona çevirdim. Tam koltuğa oturacağım sırada kapı çalmıştı. Hemen kapıya koşup açtım.

Kızları görünce yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirdim ve hepsine tek tek bakıp"Hoşgeldiniz" dedim.

Hepsi bir ağızdan "Hoşbulduk" diyince gülümsememi daha da büyütüp hepsine teker teker sarıldım. Ceylin elindeki poşetleri mutfağa götürürken diğer kızlarla salona geçtim.

"Kızım o Hande ile aynı sınıftaymışsın, üstüne üstlük birde sabah kavga etmişsiniz. Haberimiz olsaydı bizde gelirdik kanka ya." diye yakınan Zeynep'e bakıp derin bir "of" çektim.