Ellerim titreyerek kağıtlara baktım. Kuliste beklerken küçük ekrandan yayını takip ediyordum.
"İyi akşamlar! Ben Lee Donghae ve ne yazık ki bu gecenin yıldızı değilim."
Herkes gülünce o da güldü ve devam etti.
"Şirketimizin başkanı Lee Soo Man ilk kez bir idol grup için röportaj verecek. Fakat gecenin yıldızı o da değil."
Seyirciden şaşkınlıklarını belli eden mırıltılar yükselince şirketimizin EXO dergisinin son sayısını gösterdi.
"Konumuz EXO! Bu dergiyi tanıyor musunuz? Sizler için röportajları yapan biri var."
Yavaş adımlarla odadan çıktığımda o konuşmaya devam ediyordu.
"Eminim hepiniz onu takip ediyorsunuz. Yoksa etmiyor musunuz? İşte gecenin yıldızı! Oh Sehun!"
Adımlarımı hızlandırıp koridorun sonundaki kapıdan girdim ve sahneye doğru yürümeye başladım.
Kısa bir tanışma faslından sonra Lee Soo Man sahneye çıktı. Ortada birkaç basamak yüksekte yuvarlak bir sahne vardı. Üzerinde ise karşılıklı iki koltuk duruyordu. İkimiz de koltuklarda yerlerimizi alınca gerginliğimi yok sayıp gülümsedim.
Yayın süresince şirketle ve EXO'yla ilgili tüm sorulara yanıt vermişti. Sanırım en çok grup liderimizle ilgili konuşması beni etkilemişti.
Suho'nun onun için ayrı bir yeri olduğunu herkes gibi ben de biliyordum. Uzun staj döneminde aralarındaki bağ baba-oğul ilişkisine dönmüştü ve Bay Lee bunu canlı yayında söylemekten hiç çekinmiyordu.
Sanırım onun samimiyeti biraz utanmama sebep olmuştu. Herkes zengin bir ailenin oğlu olduğu için Bay Lee'nin onu sevdiğini düşünüyordu. Fakat gerçek tamamen başkaydı.
"Son olarak, EXO hakkında bizlere söylemek istediğiniz bir gelişme var mı? Sanırım spoiler istiyorum."
Gülerek seyirciye baktı. Hepsi alkışlayınca bana döndü.
"Aslında bu sana bağlı genç adam. Bizlere EXO'nun onikinci üyesi olmak isteyip istemediğini söyler misin?"
Bu bir şaka mıydı? Tepkimi mi ölçüyordu?
Oniki üye takıntısını araştırmış ve bu akşam da epey soru sormuştum. Tüm teaser videolarda 12 rakamına yapılan vurgu onun için gerçekten önemli miydi? Yoksa sadece bir hayranın kalbiyle mi oynuyordu?