İyi okumalar..
.
.
.
Yine mi? Hemen başımı öne eğip hızlı hızlı yürümeye başladım. Bugün Yeşim de yoktu yanımda ve yanıma gelirse diye korkuyordum. Neredeyse 1 hafta geçti en son yaşadığım olaydan sonra ve o her gün buradaydı okulun önünde! Yanımda Yeşim olduğu için gelmiyordu ya da gelemiyor idi..bilmiyorum. Ama şimdi yalnızdım ve ya gelirse, yine aynı şeyleri yaşarsam diye doğal olarak korkuyordum."Nehir!"
Hayır ya arkamdan geliyordu işte. Daha hızlı yürümeye başladım gücüm yettiğince.
"Nehir dedim!"
Korkuyorum! Gelme işte.
Belimden tutup çekince sert göğsüne çarptım. Gözlerim kendiliğinden kapanmıştı. Bu çocuk nasıl yetişmişti bana? Gerçi bendeki de soru!
"Benden kaçma!"
Kulağıma eğilerek söylemişti. Kokusu burnu mu dolduruyordu. Parfümü kesinlikle çok güzeldi. Ellerini belimden çekince gözlerimi açıp hemen uzaklaştım ve ona döndüm.
"Niye gelip duruyorsun? Bana yine aynı şeyleri yapacaksın de mi?"
Sesim titremeye başlamıştı. Lanet olsun. Bir adım attı bana o an bende bir adım kaçtım ondan. Kaçan kovalanır...
"Sana buraya geleceğimi söylemiştim! Ve sana aynı şeyleri yapmak için buraya gelmiyorum!"
Bir adım daha attı ve ben yine geriye adım atacak'ken kollarımdan nazikçe tutarak durdurdu. Gözlerinin derinliğin de kaybolma'yı çok isterdim ama bu durumda iken değil! Hem belki sevgilisi vardır. Yani böyle yakışıklı pardon! Ultra yakışıklı bir erkeğin mutlaka sevgilisi vardır herhalde.
"Bana yardım edecek misin?"
Elleri kollarımdan yüzüme çıktı. İki eliyle de yüzümü avuçlamıştı. Küçücük kaldığı kesindi yüzümün onun elleri arasında..
"İhtiyacım var ve biliyorum ki bana iyi geleceksin."
Nereden emindi bu kadar? Üstelik ben ona nasıl yardım ederim onu bile bilmiyorum ki bu kişi de ben değilim zaten. Ellerimle ellerini itip geriledim. Elleri havada kalınca iç çekip iki yanına sarkıttı.
"Sana yardım edecek kişi ben değilim Ayaz! Senin asıl yüzleşmen gereken kişi kardeşin. Anlıyor musun beni?"
Kaşlarını çattı.
"Bak Ayaz! Sana ve kendisine bunları yaşatan kişi kardeşin. Ve senin gidip ondan hesap sorman gerekiyor. Üstelik o bir çocuk! Onu yalnız bırakmama'n gerekirdi. Bazı şeyler bizim elimiz de değil. Annen ve baban için gerçekten çok üzgünüm ama kaderi değiştiremezsin. Şimdi benden ya da bir başkasından yardım dileyeceğ'ine git ve kardeşinin yanında ol. Sorunlarınızı onla birlikte çözün. Ve beni de rahat bırak!"
Gerilmişti ama doğrular bunlar'dı. Ona karşı böyle nasıl konuştum bende bilmiyorum ama konuşmuştum bir kere. Ve beni gerçekten rahat bıraksın istiyordum. Normal şekilde çıksaydı karşıma belki bir şeyler olabilirdi. Ama o beni sadece kendisini iyileştirecek bir doktor olarak görüyordu. Bunu kabul edemezdim.
Son kez gözlerinin içine içine baktım. Ve hemen arkamı dönüp yürümeye başladım. Gelmiyordu. Belki dediklerim işe yaramıştı. Ne mutlu bana!
"Nehir dur!"
Bir an dursam da tekrar yoluma devam ettim. Buralar sessizdi ama tek tük ev vardı. Bir el silah sesi duymam ile kulaklarımı kapayıp olduğum yere çöktüm. Bunu yapan o muydu? Kafamı çevirip baktığım da elinde ki tabancası ile buraya geldiğini görmemle yutkundum. Hemen ayağa kalkıp koşmaya başladım.
"Hemen durmaz isen olacaklardan sorumlu değilim!"
Vuracak mıydı yoksa? Bu düşünce beni yavaşça durdurur'ken arkamı da dönmüştüm.
"Aferin kızıma."
Yanıma geldiğinde etrafına bakınıp silahı beline koydu. Nasıl bir belaya bulaşmıştı'm ben?! Elimden tutup duvar kenarına çekti. Hala daha yeni yaptığı şeyi atlatamıyordum. Bir elim hala elindeyken diğer elini açıkta olan saçlarıma götürüp bir tutam aldı. Kafasını yaklaştırıp elinde tuttuğu saçım'dan derin bir iç çekip geriye doğru iterek bıraktı. Psikopat gibi gözüküyordu şuan. Elimi korkuyla geri çekince sırıttı.
"Benden korkman güzel aslında. İstediğimi yaptırabilirim sana bu şekilde." Gözlerim dehşetle açılırken o gülüyordu. Yine mi kriz yaşıyordu yoksa? Bu düşünce ile kayarak geçmeye çalıştım ama anında eski haline büründü. İki kolunu da yan taraflarıma korkuluk misali koyarak yüzüme eğildi.
"Mesela şuan canım ne istiyor biliyor musun?"
Kafamı olumsuzca salladım. Kalbim çok hızlı atıyordu. Bu kadarı bile fazlaydı benim pembe hayatıma.
"Seni öpmek!" Yüzüme yaklaşmaya başlayınca kafamı geri çekmeye başladım bende. Lütfen yapma Ayaz.
.
.
.
Bölüm sonu.Oy, yorum. Hepinize iyi bayramlar diliyorum. Umarım can sıkıntınız bir az da olsa geçer. Yarınki bölümde görüşmek üzere. 🙏😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA
Novela Juvenil"Çocuk değil Ayaz!" "Ne?" Sırıttı. Yüzüme eğildi. "İsmim Ayaz, Nehir!" İsmimi söylerken yüzümü inceliyordu. Geri gitmeye çalıştım ama çok sıkı tutuyordu. Canımı yakmadan. "Tamam ama şey benim gitmem gerek Ayaz." Yüzümü inceleyen gözleri ismini söy...