2. Bölüm

154 51 84
                                    

" Nora hadi abim kalk , Noraa "
Abimin seslenmeleriyle gözümü açtım
"Saat 7 :25 geçiyor Duru aramış ama duymamışsın " ne saat yedimiydi  off doğruya dün abim nasıl bir boka bulaştı diye düşünmekten alarm kurmayı unutmuştum.
" Tamam abi " dememe karşı hâlâ başımda bekliyordu sorgulayıcı bir şekilde baktığımda konuşmaya karar vermişti .
" Noram misafirimiz var " dediğinde ayağa fırladım  " ne ? Sen hiç misafir getirmezdinki sevgili yaptın ve bana söylemedinmi o yüzden gece gece gidiyordun deyilmi " dediğimde sesli bir gülüş attı . " Kahvaltı hazır misafirimiz uyanmadan çabuk hazırlanmış ol " dedi . Abim odadan çıkar çıkmaz üstüme yırtık siyah kotumu ve siyah V yaka tişörtümü giydim son sınıf olduğumuz için serbest gelmemize bir şey demiyorlar zaten

Hazırlandığımda saat 7:40 geçiyordu ders 8:40 geçe başlıyordu . Odamdan çıktım salona geldiğimde etrafıma bakıyordum
' neredeydi şu biricik misafirimiz ' abimde ortalıkta gözükmüyordu acaba cıktılarmı? Sofraya baktığımda her şey in hazır olduğunu gördüm ve daha hiç birşeye dokunulmamıştı . Mutfaktan tıkırtı gelmeye başladığında oraya geçtim . Buda kimdi ? Kahvemi yapıyordu o .
" Hey sen kimsin ? ! " Diye çıkıştım çünkü abimin misafirini kız olarak bekliyordum  ama karşımdaki erkekti yoksa abimin misafiri bu adamıydı . Hemen arkasını döndü

Uzun bir süre baktı bana
" sen Mert'in kardeşisin sanırım "   sorumu duymamazlıktan gelmişti . Beni süzmeye devam ediyordu . " Sen kimsin demiştim ?! "
" Mert'in patronu ve arkadaşı "  abimin patronu bu kişimiydi saat 3 te sesleyen patronumu !!! . Dudaklarımı ıslatım  konuşmaya başladım
" Anladım . İsminiz neydi ? " diye sordum bana yaklaştı . Elini uzatarak "Barlas " dedi
Uzattığı elini sıkarak " bende Nora " dedim .
Ama hâlâ elimi bırakmamıştı elimi bırakması için yüzüne baktığımda bana baktığı gördüm , yavaşça yutkundu . Elimi kendime doğru çekiştirdiğimde yeni fark ediyomuş gibi hemen bıraktı .
" Mert nerde ?" Diye sordu
" Ekmek almaya gitmiştir " diyip salona geçtim arkamdan geliyordu .
Koltuğa oturduğumda " Barlas abi istersen kahvaltıya geçelim biz " dediğimde kafasını hızla kaldırıp bana bakmıştı
"Bana sadece Barlas de lütfen " abimin yaşında gibiydi o yüzden abi demiştim . Aslında kolay kolay kimseye abi falan demezdim .

" Ve hayır Mert'i beklesek daha iyi olur " dedi . Kafamı sallamakla yetindim .
"Kaç yaşındasın Nora " merakla gözlerime bakıyordu
" 18 " dedim kısaca .
Yutkundu bir süre konuşmadı ona baktığımda bir şeyler hesaplarmış gibiydi kaşlarını çatmıştı . Bana döndü , gözlerimi dolmuştu onun
"Nora adını kim koydu senin " dedi kendini sıktığı çok belliydi . Afalladım ,sustum cevap vermemi bekliyordu hâlâ gerçekten kim adımı Nora koymuştu ?
Donuk bir sesle "bilmiyorum " dedim
"Anne ve babanla ayrı yaşamak zor gelmiyormu " dedi. Bu sefer
' neden susmuyosunki ' sabırla hâlâ cevap vermemi bekliyordu oturduğum yerden kalkıp " bilmem daha önceden onlarla hiç yaşamadım  " dedim ve arkamı dönüp odama geçeceğim sırada
"Anlamadım " dedi 
Ona doğru döndüm tam neden soruyorsun diyeçeğim sırada zil çalmıştı

kapıyı açmak için giderken  " sen dur ben bakarım " demişti . Bir süre bekledim içeri gelen olmadı girişe doğru ilerlediğimde abimle Barlasın abimin odasında bişeyler konuştuğunu gördüm ilerlediğimde sesleri daha netleşti 
" Barlas bey anlamıyormusunuz ?! Nora bilmiyor " diye fısıldadı abim
" Napsaydım tedbirsizmi açsaydım " dedi Barlas .
Ben neyi bilmiyordum
" hey ben neyi bilmiyorum " dedim abimle Barlas aynı anda bana cevirdiler bakışlarını
"Nora sen bizimi dinliyorsun "
"Evet " demiştim Barlas'sa evet dediğim için gülmüştü
Barlas ona baktığımı görünce direk gülümsemesini sildi yüzünden , tuaf biriydi.
Abim "hadi kahvaltıya geçelim artık " diyip önden gitti bizde arkasından gittik .

Barlas bir bana birde abime bakıp
" Hiç benzemiyorsunuz "dedi .
Evet biliyorum benzemiyoduk çünkü öz kardeş deyiliz yetimhanede beraber büyüdük ben onu abim olarak kabul ettim oda beni kardeşi olarak
Abim " öz deyiliz " diyerek cevapladı .
Genelde böyle sorulara abim cevap vermezdi ama şimdi neden cevap verdiki .
Barlas " üvey kardeş olarak bir arada yaşamanız güzel "  bu sefer sinirlenmeye başladım neden susup , yemeğini yiyip defolup gitmiyorduki ?
Yutkundum ve abim konuşacağı sırada konuşmasına izin vermeden ben konuştum
" Üvey kardeş deyiliz . Herhangi bir kan bağımız yok . Artık sorularınız bittiyse kahvaltıya başlayalım lütfen " demiştim
bir şey demedi kahvaltımı yaparken sürekli barlasın bana bakmasından rahatsız olup ayağa kalkıp " size afiyet olsun " dedim  ve odamdan çantamı almak için gittim

Okula beni Barlas ve abim bırakmak istediler red edemedim çünkü okula geç kalmak üzereydim okulun kapanmasına son iki hafta var ama biz hâlâ okula gidiyorduk eksik konularımız tamamlamaya çalışıyorduk
Sınıfa girdiğimde Duru'nun yanına ilerledim

Çok çabuk zaman geçmişti bu gün . Duru ile ilerlerken Duru'nun bugün çok durgun olduğunu fark ettim
" Neyin var duru " diye sordum
"Bir an hiç sormicaksın sandım " hafif kıkırdadım Duru'nun evinin önünde ki merdivenlere oturup
" Anlat " dedim
" Nora taşınıyoruz sanırım .  Hemde İzmir'e ben gitmek istemiyorum ama babam orda çalıştığı için annem ve ben bu evde tek kalıyoruz babamda ordan ev satın almış üniversite sınavına girdikten sonra taşınırız muhtemelen "
Duru anlattığında içimde bir hüzün oluştu tek arkadaşımdı bende gitmesini istemiyordum ama mecburdu gitmek zorundaydı . Onun bir ailesi vardı sonuçta
Benimde bir ailem olsaydı da her yere onlarla sürüklenseydim diye düşündüm

" Duru biliyorsun benim tek arkadaşımsın
Senin gitmen beni çok etkileyecek " dedim sesim titreyerek . devam  etmek için derin bir nefes aldım
"Ama gitmek zorundasın benimde bir anne ve babam olsaydı her yere giderdim onlar için hem burdan gitsen bile görüşmeye devam ederiz merak etme " cümlemi bitirdigimde Duru'ya baktım gözleri dolmuştu sarıldı bana bir süre öyle kaldık ayrıldığımızda kalktım
" artık gitmem gerek hava karardı " dedim
"Görüşürüz Nora konuşmak iyi geldi " dedi
"Görüşürüz Duru " dedim ve eve doğru yürümeye başladım
Yürüdükçe bir araba benimle beraber gitmeye başlıyordu arkama baktığımda hala gelmeye devam ediyordu belki beni takip etmiyordu diye durdum arabada durdu . Tamam kesinlikle beni takip ediyordu . Hızlı hızlı eve yürümeye başladım eve geldiğimde zile üst üste bastım ama açan yoktu en sonunda çantamdan anahtarı aramaya başladım . Bulduğumda kapıyı açtım ellerim titriyordu

Daha önceden taciz edilmiştim abim yetişmeseydi daha kötü şeyler olucaktı o olayı hâlâ atlatamamıştım 15 yaşındaydım o zamanlar yurttan izinsiz dışarı çıkmıştım az ilerde küçük bir bakkaldan dondurma alcaktım yurttaki arkadaşlarıma Mert'i beklemiştim gelirse o alır diye ama gelmemişti bu gün mesai yapcaktı galiba saat 1:30  du  bakkala doğru ilerlerken iki adam bana bakıyorlardı ikiside 25 yaşındaydı  ben hemen bakkala gidip dondurmalarımızı almış hızlı hızlı yurda doğru ilerlerken o adamlardan biri önüme çıktı iğrenç sesiyle " nereye böyle ufaklık " demişti arkamı dönüp koşacağım sırada diyer adam belirmişti önümden
"aaa kaçmak olurmu ayip ama " demişti beni sürükleyerek tenha bir sokağa doğru sürüklüyorlardı bağırmaya çalışıyordum ama o adamın pis eli ağzımı kapatiyordu sesimi cikartamiyordum çırpınıyordum ama kimse görmüyordu biri boynumu öpmeye başladı diyeri kıyafetlerimi çıkarmaya çalışıyordu bağırıyordum ama sesimi duyan yoktu ata bileceğim en büyük çığlığı attığımda tokat attı pisliklerden biri ama abim beni duymuştu koşarak gelmişti iki adamıda hırpalamıştı 18 yaşındaydı o daha ama o an herşeyi yapabilecek kadar güçlüdü o benim abimdi adamlar koşarak kaçarken yanıma eğilip beni kuçağına aldı ceketini üzerime örttü
" Beni hiç bırakma olurmu abi " dedin hıçkırıklarımın içinde
" Seni asla bırakmam abim . Hem abiler küçük kardeślerini bırakmazki " demişti

O günü hatırlamak beni daha çok yıpratmıştı yatağımın içine girmiş iki büklüm oturuyordum o şekilde kaç saat oturdum bilmiyorum zil çalmıştı korkum kat ve kat artmıştı üç defa üst üste zil çaldı sonra kapı sesi gelmişti benim kapım aralandığında korkuyla kapıma baktım
Abimdi rahat bir nefes verip ağlamaya başladım . Abim koşarak yanıma geldi
" noldu güzelim " dedi sesi endişeliydi sarıldı bana
" Güzelim , noram korkutma beni biri bişeymi yaptı " dedi  kafamı hayır anlamında salladım
"O anı hatırladım abi " dedim ağlayarak
" Şşş ağlama güzelim o aşağalık herifler cezalarını çektiler ve hâlâ çekiyolar merak etme " dedi onunda seni kötü çıkmıştı
"Abi bu gün benimle uyurmusun " dedim
" Uyurum abicim " diye cevapladı
Abimin güven ve huzur kokan kokusunda uyumak istedim .
Gözlerimi huzurlu bir şekilde kapattım

NoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin