Taehyung'u zar zor banyoya sokmuştum, üstü başı yangından dolayı kirlenmişti ve is içindeydi yarası olup olmadığını sorduğumda hiçbir şeyi olmadığını söylemişti. Onları babalı kızlı banyoya yollamıştım, ikisi de başkasının evinde banyo yapmak konusunda isteksizlerdi fakat onlara buranın artık onların evi olduğunu göstermenin ilk adımı buydu.
Taehyung ve Jangmi için temiz kıyafet bırakmıştım fakat korkarım ki Jangmi'ye uyan hiçbir kıyafetim yoktu ve ona verdiğim pijama takımı içerisinde kaybolacaktı bir güncük idare etse yeterdi yarın ona uygun kıyafetler almaya çıkardık ne de olsa. Bunları Soobin'e ve ailesine anlattığımda bana sinirleneceklerdi muhtemelen çünkü kavrayamayacaklardı olanı biteni, onlara göre yaptığım aptallıktı. Bana göre ise yaptığım olağandı, yaptığımı iyilik olarak da görmüyordum zaten yapmam gereken bir şeyi yapıyordum işte.
Bu hikayenin en masumu Jangmi'ydi, kurbanını ise yalnız kendimim sanmıştım fakat kavrulanın sadece ben olmadığımı görmüştüm. Taehyung hem kendini hem beni kurban yapmıştı fakat bunlar için öfkelenemezdim, öfkeyle ve üzüntüyle yıllarca yaşadığınızda artık bazı hislere karşı nötrleşmek istiyordunuz. Yaşıtlarımdan her daim farklı yaşamış, farklı düşünmüştüm ve yine onlar başka bir hayat yaşayacaktı belki ama benim yaşantım buydu ve şimdi ilk kez yaşantımdan şikayet edecek gibi hissetmiyordum.
Taehyung ile Jangmi banyodan çıkmışlardı, seslerini kapının ardından duyabiliyordum. Ardından Jangmi kapıdan benim ona çok bol gelen kıyafetlerimle çıktığında ona bakıp gülümsemiştim "Vay canına senin bedenin olmamasına rağmen o kadar güzel olmuşsun ki"dedim, Jangmi kapıyı sıkıca kapatıp babasının duymasından çekinerek bana doğru koşmuş ve eğilip fısıldayarak "Sen de babamın anlattıklarından çok daha güzelsin"demişti. Ben ona kahkaha atarken "Baban ne anlatıyordu sana benim hakkımda?"dedim, Jangmi'yi kucağıma alırken onun eşsiz bir çocuk olduğunu düşündüm.
Taehyung'a çok az benziyordu ne yalan söyleyeyim ama onun burnunun ucundaki benden ve tek gözündeki çift göz kapağından anlayabilirdim yine Taehyung'un kızı olduğunu. Jangmi "Babama bana masal anlatmasını istediğimde bana hep altın kalpli Jungkook'un masalını anlatırdı küçükken, büyüdükçe Jungkook'un kim olduğunu sordum ve tabii önceleri anlatmasa da anlattı sonra bana seni.
Bazen annemi anlatmasını da istediğimde sessizleşiyordu ama yine de anlatıyordu, seni aslında çok kıskandım önce biliyor musun?"dedi, dudaklarını büzüp konuşmaya devam etti "Çünkü annemden fazla seni anlatıyordu ve ben seni bir an benden çok seviyor sandım çok korktum ama babam dedi ki ben onun bu dünyada en çok sevdiği şeymişim"dedi, sonra da omzumu pat patlayıp "Merak etme sen de en sevdiği ikinci şeymişsin"dedi. Sonra ise dudaklarını yalayıp telaşla devam etti "Annemle arasındaki bağ seninle arasındaki bağdan çok daha farklıymış ama o da en sevdiği üçüncü şeymiş"dedi.
Kafamı onun omzuna yaslayıp güldüğümde bir yandan da iç geçirmiştim "Yine de bana, sana karşı affedilemez hatalar işlediğini söylemişti, çok ağladı biliyor musun? Seni bir gün görürsem dövmeyi planlamıştım onu ağlattığın için ama sonra o bana asıl dövülmesi gerekenin kendisi olduğunu anlattı uzun uzun"dedi. Çok şaşırıyordum o konuştukça, bana hiç bilmediğim bir Taehyung'dan bahsediyordu çünkü, hiç şahit olmadığım bir Taehyung'u anlatıyordu ve tuhaftı lakin ben sanki tekrar aşık oluyordum ona.
Taehyung ile gurur duymuştum, biliyordum küçük kızın annesine karşı hiçbir şey hissetmediğini yine de kızına böyle bir aileye doğmuş olduğunu söylemektense masum bir yalan söylemişti ki yalan bile değildi muhtemelen söylediği şey. Kang ailesinin kızına aşık değildi belki ama Jangmi'yi ona veren kadındı o elbette sevecekti onu bu yüzden Taehyung dürüsttü aslında. Yine de kızına karşı tamamen dürüst olup beni anlatmıştı, bu asla beklemediğim bir şeydi, benden hayatta en değer verdiği şeye bahsetmesi çok çok olağanüstüydü benim açımdan ve ben buna günlerce ağlardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay Kim
Random"..bana mahkumsunuz Bay Jeon" dedi ve fısıldadı genç adam duymadan kapının ardından "en az benim size mahkum olduğum kadar hem de" KTH | JJK