Yerlere saçılan amblaj paketleri ve onca boş alkol şişesiyle evleri tam bir bekar eviydi.
Lüks sayılabilecek duvarların arasından yankılanan çığlık sesleri, karanlığı dolduruyordu. Televizyonda oynatılan görüntü çoktan görüş alanından çıkmıştı Yoongi'nin.
Hepsi kendisini yırtacak gibi asılan çocukluk arkadaşı yüzündendi. Üstelik kulağının dibinde bağırdığı için başının ağrımaya başladığını hissetti. Hoseok'u itme çabaları hiçbir işe yaramıyordu.
"Korkuyorum!"
Bıkkınlıkla son bir kez arkadaşını iteklerken ayağa kalktı Yoongi. Büyük bir zevkle açtığı korku filmini ne izleyebilmişti, ne de sessizliğin tadını çıkarabilmişti onun yüzünden.
Gerçi bu onun hatasıydı. Hoseok korku filmlerinden deli gibi korkardı ve Yoongi'de salak gibi sorun olmayacağını düşünerek onun yanında olmasını önemsememişti.
Koca bir aptallıktı.
Salondan çıkmaya yeltenirken koluna yapışan adama baktı. "Yoongi, nolur gitme. Altıma sıçıyorum burada!" Gülümserken imayla arkadaşını süzdü. "İşemeye gidiyordum." İğrendiğini anlatmak isteyen bakışlar yetmişti. Serbest kalan bedeniyle beraber ortak banyoya attı kendini.
"İnşallah işeyeyim derken çükünün yarısı düşer de yarım çük diye çağırırlar seni, Yoongi! İnşallah çünkün canlanır da uyumak isterken halay çeker, Yoongi!"
Bütün havayı ciğerlerine doldurdu, bunu yapmadan önce hep yaptığı gibi.
"Senden nefret ediyorum, şeytan kedi!"
...
"Hose-" Sessizlikten şüphelenip hızlı adımlarla salona gittiğinde arkadaşının bir sandalyeye bağlanmış, yüzüne de çuval geçirilmiş olarak görmüştü. "Ne oluyor be?" Etrafını süzerek ışığı açmak için elini oraya attı. Elini arkasına alan ve bıçağı adem elmasının oraya dayayan göremediği bir beden olmasaydı bunu yapacaktı yani.
"Sessiz ol! Seri katilin eline düştünüz. Ellerini başının arkasında birleştir ve yere çök!"
Bıkkınlıkla nefesini dışarıya üfledi. "Jackson, Namjoon' un pembe çoraplarını görüyorum. Sesini değiştirince bok gibi oluyorsun ayrıca. İyi bir oyuncu değilsiniz. " Boynundaki bıçak geri çekilirken arkasındaki bedenin yere yığıldığını gördü. Diğer bedeninde üzerine atlamıştı eve yeni gelen kız.
" Sizi adiler! Sizi öldüreceğim! "
Namjoon boynuna dolanan eller yüzünden nefessiz kalırken kurtulmaya çalışıyordu. Neyseki Yoongi zayıf olan kızı kendine çekip onu kurtarmıştı. "Benim!" Yoongi'nin tahmin ettiği bedenden oldukça kısık bir ses gelmişti.
Karanlık ortamı aydınlatırken yerde kafasını tutan Jackson'ı gördü. Jiwoo kafasına adam bile öldürebilecek şu koca vazoyla mı vurmuştu yani?!
"Özür dilerim! İyi misin?!"
Kız yerdeki bedenin yanına giderken Namjoon'da Hoseok'u çözdü. Öldürücü bakışlar atıyordu kendisine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙎𝙞𝙭 𝘿𝙚𝙜𝙧𝙚𝙚𝙨 𝙊𝙛 𝙎𝙚𝙥𝙖𝙧𝙖𝙩𝙞𝙤𝙣 | ʸᵐ ✔️
Short Story"𝑫𝒖̈𝒏𝒚𝒂 𝒖̈𝒛𝒆𝒓𝒊𝒏𝒅𝒆𝒌𝒊 𝒉𝒆𝒓𝒌𝒆𝒔𝒆 𝒔𝒂𝒅𝒆𝒄𝒆 𝒂𝒍𝒕𝜾 𝒂𝒓𝒌𝒂𝒅𝒂𝒔̧ 𝒖𝒛𝒂𝒌𝒍𝜾𝒌𝒕𝒂𝒔𝜾𝒏𝜾𝒛."