Aşkın Hafızası adlı kitabıma göz atarsanız sevinirim.
Multimedya Pelin-
Sabah olduğunda gözlerimin ağrısıyla uyandım.Yataktan kalkıp aynaya baktım.Gözlerim kızarmış ve şişmişti.Makyaj çantamı alıp gerekli müdahaleyi ettim.En azından şimdi daha iyi gözüküyordum.
Dolaptan çıkardığım rastgele giysileri üzerime geçirdim.Çantamı alıp odadan çıktım.Anneme kahvaltıyı okulda yapacağımı söyleyip evden dışarıya kendimi attım.Temiz havayı ciğerlerime çektiğimde kendimi biraz daha iyi hissettim.
Taksiye binip adresi verdim.Dünki olaylar gözlerimin önünden geçince gözlerim tekrardan dolmaya başladı.Beren'in dediği gibi 'aşık değişsin de nesin?'.Tanımadığım kişiye nasıl aşık olabilirim?Belki de sadece aşık değilim diye kendimi kandırıyorum.Fakat bir yandan da kendimi suçlu hissediyordum.Çünkü o Pelin'in sevgilisiydi ve benim için imkansızdı.Ama ona karşı hissettiğim duygularımı engelleyemiyordum.
Taksiden indiğimde etrafıma bakınmadan kantine doğru yürüdüm.Tost alıp boş bir masaya oturdum.Tostumu bitirince sınıfa doğru yöneldim.Çantamı sıranın üzerine koyup yerime oturdum.Can'ın sınıfa havalı girişiyle istemsizce gülümsedim.Çok geçmeden Beren'de gelmişti.
"Nasılsın?" diye sorduğunda sahte gülümsemeyle "iyi." diye yanıtladım.Hoca sınıfa girdiğinde önümüde döndük.
-
Öğle molasına kadar tüm derslerde uyudum.Öğle molasına girdiğimizde Beren"Öykü ben yemekhaneye gidiyorum."dedi.Başımı sıradan kaldırmadan hafifçe salladım.
Beren'in gitmesiyle kafamı sıradan kaldırıp ayağa kalktım.Bahçeye çıktığımda ayaklarım beni okulun arka bahçesine yönlendirdi.Kendime engel olmak istesemde oraya gittim.
Onu yine aynı yerinde sigara içerken gördüğümde derin bir nefes aldım.Yanına gidip önünde durdum.
"Yine mi sigarama karışmaya geldin?"diyerek dudağının kenarı hafifce yukarı kıvrıldı.
Gülümsemesinin ardından şaşkınlığımı üzerimden atarak "Evet." diye cevap verdim.Sesim çok sert çıkıyordu ama o bunu umursamadan gülmeye devam etti.
"O zaman çok geç kaldın zaten bitmişti." deyip sigarasını yere attı.
"Hayret bugün önüme atmadın" diyerek dalga geçtim.Söyledğimi duymazdan gelerek arkasını dönüp yürümeye başladığında kolundan tutup kendime çevirdim.Cevap bekleyen bakışlarla gözlerime baktı.Bu konuşmayı yapacağım için çok pişman olacaktım ama artık çok geçti.
Boğazımı temizleyip "Dün barda yaptıkların-" derken sözümü kesti ve "Ne o yoksa yaptıklarım çok mu hoşuna gitti?" dedi gülümseyip üzerime doğru yürümeye başladı.
Sözleri beni o kadar şaşırtmıştı ki ağzımı açıp tek kelime bile edemedim.Üzerime yürümeye devam ediyordu bende hemen geriye doğru adımlar attım ve beni vücudu ve duvar arasına sıkıştırana kadar üzerime yürümeye devam etti.Aramızda kalan mesafeyi kapatmak için bir adım attı ve daha çok yaklaştı.
Onun bana bu kadar yakın olmasının ve söylediği sözlerin şokunu üzerimden atamıyordum.Şaşkın bir ifadeyle ona bakıyordum.Bu da neydi böyle?Tepkisiz kalmamam gerekirdi,bunu düşününce hemen onu itmeye çalıştım ama yerinden hareket bile etmemişti.Bunun üzerine ellerimi bileğimden tutup başımın üstüne getirdi ve tek eliyle sabitledi.
Bu kadar güçlü görünmüyordu aslında ama sandığımdan daha güçlüydü.Yavaşça yüzüme doğru yaklaştı,hemen yüzümü sağa çevirdim ve"Bırak beni!" diye bağırdım.
Gözlerim dolmaya başladı ama ağlamayacaktım.Bunu onun önünde yapamazdım.Eliyle çenemi tutup yüzümü ona doğru çevirdi.Yüzünde şu çekici gülüşten vardı.
"Sana daha güzellerini yapabilirim.Emin ol yaptıklarım orada gördüklerinle sınırlı değil." dediğinde gözyaşlarım yanaklarımdan süzülmeye başlamıştı.Onun önünde ne kadar ağlamak istemesemde kendime engel olmadım.Bedenim titremeye başladım yere doğru çömelerek daha şiddetli ağlamaya başladım.Titrememe engel olamıyordum.Poyraz bana endişe dolu gözlerle bakmaya başladı.
O da önümde çömelerek "İyi misin?" diye sordu.
"Git başımdan! Sen beni bardaki kızla mı karıştırdın!" diye bağırdım.
Poyraz "Ben-" dediğinde sözünü bölerek "Kapa çeneni!"dedim.
Ayağa kalkarak yürümeye başladım.O olayı anlatmam hataydı.Durduk yere ondan hoşlanmam hataydı.Böyle bir şey yapacağı aklımın ucundan daha geçmezdi.Son söylediği sözler zihnimde yankılanırken içim parçalanıyordu.
Göz yaşlarımı silip okulun içine doğru yöneldim.Derse bu şekilde gidemezdim.Kendimi birazcık toparladıktan sonra hava almak için bahçeye çıktım.Ders zili çalalı on dakika olmuştu.Bir banka oturduktan sonra etrafı incelemeye başladım.Bir süre beden dersinde voleybol oynayanları izledim.
Pelin bedenlikleriyle voleybol oynuyordu.Acaba Poyraz ile aynı sınıftamıydı? Bakışlarımı yeniden bahçede gezdirirken onunla göz göze geldim.Gözlerimi hemen kaçırdım,bana bakıyordu,ne zamandan beri bana bakıyordu?
Tekrar bakışarımı o yöne doğru çevirdim.Yeniden göz göze gelince gülümseyerek bu sefer o bakışlarını kaçırdı.
Pelin yanıma oturunca sohbet etmeye başladık.Aramızda seslizlik olunca "Sevgilini uyarmalısın,okulda sürekli sigara içiyor."dedim.Pelin soru sorarcasına"Sevgilim?" dedi.
"Yanında duran bir erkek vardı,neydi ismi?..."
"Poyraz mı?" diye sorunca kafamı salladım.
Karnını tutarak kahkaha attı.
"Neden gülüyorsun" diye sordum.
Gülmesine ara verip"Poyraz benim kardeşim." dediğinde şoka girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucize Dedikleri
Teen FictionÖykü masumiyeti ve güzelliği ile çoğu kişinin dikkatini çeken bir genç kızdır.Asosyal olmasının yanı sıra öğretmenlerinin gözde öğrencisi ve okul başkanıdır.Kendisi mükemmel olmasına rağmen aile hayatı o kadar da mükemmel değildir. Okula gitmeyi sev...