KORUMAM

Bölüm 2

sakince beklemeye başladım. doktor eline neşteri alınca gözlerimi kapattım. doktor yavaşça kesik açmaya başladı. soğuk metali derimin altında hissediyordum. dişlerimi sıktım. metal çekilince neşteri bıraktığını anladım. sonra içimden sanki bir damarın çekildiğini hissettim. tırnaklarımı ellerime geçirmeye başladım. bu his daha acı verici olmaya başlayınca doktorun bilerek yaptığını anladım. inlememi ya da bağırmamı bekliyordu. sinirle gözlerimi açtım. ardından "doktor istediğini sana vermiyorum. şu işlemi hızlı bitir"dedim. sesim tehlikeli çıkmıştı. doktor hemen çipi çıkarttı ve dikiş attı. üstünü şeffaf bir bant ile kapattı ardından beni çözmeden eldivenlerini çıkarttı ve dışarı çıktı. arkasından göz devirip  ellerimi zorlamaya başladım. aklıma bir eğitim geldi. ellerimizi yan çevirerek çıkarta bilirdik. hızla  aklıma geleni yaptım.  ellerimi çıkartınca başımı çözdüm. ayaklarımı da çözünce ateş beye baktım. bana gözlerini kısarak bakıyordu. ayağa kalktı ve ilerlemeye başladı. arkasından gitmeye başladım. arkasını döndü ve bana bakarak geri geri yürümeye başladı. durdu. bende durdum. sonra ilerlemeye başladı. arkasından gitmeye devam ettim. önüne döndü ve hızlı adımlara arabası olduğunu düşündüğüm araca bindi. yanına geçtim.  ön tarafta şoför vardı. bana bakmadan "nereye gidiyoruz ateş bey?" dedi. ateş bey "eve sür!"dedi. ateş bey bana bakmadan "ilk olarak kıyafetlerin valizlenip eve yollanıldı. bana bey yada efendim deme. ismimle seslen. sana ne dememi istersin?"dedi. bende "uzun bir süre sizin adınıza çalışacakmış gibi hissediyorum. ismimle seslene bilirsiniz ateş be.. yani ateş"dedim. benim bu halime var ile yok arası bir gülümseme ile karşıladı ve kafa salladı. ardından "ayrıca ben bir mafyayım. en büyük düşmanım deniz. anladığım kadarı ile sende kızı pek sevmiyorsun. şimdi seni genel yönetici yapacağım. sonra planlama ola-"derken sözünü kestim çünkü şoförün yakasında hafif yanıp sönen kırmızılık dikkatimi çekmişti. mırıldanarak "ateş adamlarında dinleme cihazı olur mu?" dedim. bana kaşlarını çatarak baktı ardından "hayır gece? birinde mi var?"dedi. sesi sert çıkmıştı. bende aynı sertlik ile "ateş şoförün"dedim mırıldanarak. hızla  "arabayı durdur"dedi. adam korkuyla kafa salladı. araba durunca hemen ikimizde aşağı indik. ateş bey dışarıda beklerken ben hemen şoförün kapısını açtım  adamı hızla dışarı çıkarttım. dizinin arkasına vurdum ve diz çökmesini sağladım.  yakasını kaldırdım ve cihazı gösterdim. kaçmaya çalışınca damarına baskı uygulamaya başladım. baskı uyguladığım süre boyunca sadece konuşacak nefes alıp göz kırpacaktı. geçici felç geçiriyordu. ateş bey "konuş beni uğraştırma"dedi. sesi herkesi korkutacak kadar sert ve asil çıkmıştı. adamın hafif titrediğini hissetmiştim. ormanlık alandaydık. kimse geçmiyordu. akademiden uzaklaşmıştık. adam titrek bir ses ile "ateş bey, düşmanınız deniz bey beni ailem ile tehdit etti. yapacak başka şansım yoktu. dinleme cihazı ile bu günden sonra her şeyi kayıt altına almam gerekiyordu. affedin ateş bey"dedi.  ateş bey "ailen güvendeydi. ailen aslında benim yanımda duruyordu. güzel yalan"dedi. silahını çıkarttı. bende etrafa bakınıyordum. birisi var mı diye baskı yapmayı bıraktım. adam ani bir hareket yapınca ellerimi boynuna yerleştirdim. hareket ederse kendi boynunu kendi kırardı. adam "merhamet edin ateş bey"diye yalvarıyordu. ateş bey ürkütücü bir gülümseme ile "ah kusura bakma merhamet etmeye alerjim var"dedi ve tetiği çekti. silahın patlama sesi ardından üzerime en çokta yüzüme sıçrayan kan. ateş bey "dinleme cihazını çıkart bana ver gece!"dedi. hemen kafa salladım ve yavaşça bağlantı yerlerini kontrol etmeye başladım. gömleğin içinde bitiyordu. tam gömleği açıyordum ki ateş bey sinirle "tamam arabada peçete var git temizlen. adama dokunma ben hallederim"dedi. bende " emin misiniz ateş bey?"dedim soru işaretleri dolu bir sesle. bana sert bir bakış attı ve adamın yanına eğildi. bende biraz ona bakıp arabaya gittim. peçeteyi bulunca  yüzümü temizlemeye başladım. biraz sonra  yüzümü temizlemiştim. ateş beyin yanına gitmek için arka tarafı dolandım. ateş bey adamı doğrultmaya çalışıyordu. hızla ona yardım ettim. adamı rahatlıkla kaldıra bilmiştim. bana bakarak "bunun da eğitimini aldığını biliyorum. ağaçların arasına göm ve gel"dedi. kafa salladım ve "siz nasıl isterseniz" dedim ve hızlıca adamı  sürüklemeye başladım. uygun bir ağaç bulunca toprağa bakmaya başladım. sert kısmını arıyordum. ateş bey seslenince ona döndüm "kazma ve kürekleri getirdim. ne arıyorsun?"dedi. bende "toprağın sert kısmını ki onu da şimdi buldum" dedim. ona bilerek seslenmiyordum. çünkü patronuma ismi ile seslenmek.. bilmiyorum garip geliyor. kazıya başladım. yarım saat sonra hafif yorulmuş bir şekilde son toprağı attım. boynumu sağa ve sola yatırarak çıtlattım.  ateş beye baktım. kalın bir ağacın alçak dalına çıkmış uyuyordu.  etrafa baktım ve  hızlıca arabaya eşyaları bırakıp üzerimi değiştirip ateş beyin yanına geçtim. temasta bulunmadan "ateş bey, efendim... uyanın yola çıkmamız gerek"dedim. hızlıca gözlerini açtı ve bana baktı. sonra toparlanıp önden ilerlemeye başladı. bana bakıp "arabayı kullanırsın değil mi?"dedi. kafa salladım ve arka tarafın kapısını açtım. hızla içeri geçti.  kapıyı kapattım. etrafa son bir kez bakıp ön tarafa geçtim. araba ve motor kullanmasını öğretmişlerdi. gayet iyi kullanıyordum. hızlı ve atik kullanıyordum. anahtarı çalıştırıp kendime göre ayarladım. emniyet kemerini bağladım. arabayı çalıştırıp ilerlemeye başladım. iki saat sonra villaya gelmiştik. ikimizde aşağı indik.  ileri girdik. ateş bey salon kısmında  ilerlemeye başladı. arkasından gidiyordum ki birisi kolumdan tuttu. ateş bey fark etmemişti. arkamı döndüm. suratı botoks dolu ful makyaj götünü zor kapatan etekle bana bakan kıza baktım. harbi iğrençti. bana ağzını yayarak "kime bakmıştın tatlığm"dedi. sadece baktım. kolumu çektim. ilerliyordum ki tekrar tuttu ve "sana bir soru sorduğm! bana cevap veğr! bana bak kızığmm burada beniğm sözüğm geçeğr" dedi.  ateş beyin kükremesi duyuldu " HEMEN ONU BIRAK! GECE BURAYA GEL!" dedi. tam harekete geçiyordum ki bileğimi bırakmadı. sakin bir sesle "ateş arkamda ki temas olayını oldukça aştı. sınırları zorluyor"dedim. cidden benim kim olduğumu bilmiyorlardı. ateş bey "izin verildi ölüm meleği"dedi. sesi tehlikeli çıkmıştı. tehlikeli bir sırıtış ile "emredersiniz efendim" dedim. hızlıca kızın bileğimi tutan elini tutup ters çevirdim. diz kapağına vurup yere düşürdüm. kız çığlık atıyordu. hızla yüzünü yer vurdum. ardından kızı bırakıp ateş beyin yanına geçtim. bana bakmadan devam etti. arkasından ilerlemeye başladım.  karşılıklı tek kişilik olan bir koltuğa oturdu. bende hemen rahat pozisyonunda karşısında beklemeye başladım. elini yavaşça kaldırdı ardından "otur"dedi sert bir sesle. dediğini yaptım. bana "ilk önce kendini tanıt dosyanızda sadece yaşınız soy isminiz ve görevleriniz vardı. başla. haberin olsun yalan söyleyenleri affetmem"dedi. sakince "peki ateş bey. gece black. 6 yaşında ailem gözlerimin önünde öldürüldü. şu an 22 yaşındayım. daha önce hiç tamamen korumalık yapmadım. genelde mafya çocuklarını yada iş adamlarını korumuştum. 6 yaşından sonra bu akademiye başladım.  yalan söylemekten nefret ederim. yalanla suçlanmak ve ihanet affedemeyeceğim hatadır.iftira atmam ve atılmasını da sevmem. iftira da afedemeyeceklerimin arasında dır. eğer merak ettiğiniz bir şey varsa cevaplayayım efendim."dedim. ban bakmaya başladı sonra "ailen.. nasıl öldürüldü"dedi. bir süre yere baktım. sonra gözlerimi gözlerine kenetledim. ardından "babam avukattı. sıkıntılı bir dava geldi. karşı taraf sürekli tehdit ediyordu. silahlarla bıçaklarla. ağabeyim vardı. benden 4 yaş büyüktü. o gece kapı kırıldı. aile gecesi yapıyorduk. silahlı adamlar içeri girmeye başlamıştı. ortalarında biri içeri girdi. annem bizi saklamıştı. son ağlayışım oydu. ağabeyimi  buldular. ben daha iyi bir yerdeydim. sonra adam konuşmaya başladı ' avukat sana uyarımızı yapmıştık ciddiye almadın! bak şimdi oğlunda oldun' demişti. ağabeyimin bağırış sesi. silah patlaması. ağabeyimin yere düşüşü annemin bağırışı. sonra adam konuşmaya devam etmişti 'tüh elim kaydı. bak şimdi karında gitti be avukat' sonra gülerek annemi vurdu. babam ilk defa ağlıyordu. onu orada döverek öldürdüler. yanlarındaydım. gittiklerinde bir kaç adam daha gelmişti. bana bir mektup verdiler. yaşıtlarıma göre çok çok daha zekiydim. okuma yazma biliyordum. notta babamın o akademiye gitmemi istediğini gelen ağabeylerin beni alacaklarını söylemiş. sonra akademide eğitim gördüm. intikamımı aldım ve eğitime devam ettim. başka bir şey"dedim ve sert bir şekilde yutkundum. gözlerinde anlamlandıramadığım duygular vardı. bana olumsuz anlamda kafa salladı. sonra "koruma kısmına geçelim. nasıl yapacağını anlat" dedi. bende toparlanarak "iki çeşit var. bu tamamen sizin seçiminiz. üst düzey ve klasik. klasik genel kontrol koruma kontrolü oda kontrolü. onun dışında zaten sizin izin verdiğiniz süre boyuca yanınızda olacağım. üst düzey klasik ile aynı fark olarak yemek kontrolü, bahçe dolaşımı, koruma kontrolü.. hm dinleme cihazı CPS kontrolü sağlanacak. eğer hiç birini istemezseniz kendi koruma düzeyinizi söyleye bilirsiniz."dedim. bana bakıyordu. beni yavaşça ayağa kaldırdı. ardında sıkıca sarıldı. yavaşça kollarımı onun ince beline sardım. saçımı okşuyordu.  gözlerim yanıyordu. benden yavaşça ayrıldı. sonra "gel seni odana götüreyim. odanda tuvalet var. ayrıca yemek kontrolü ve genel kontrol yapman yeterli. onun dışında hep yanımdasın. odalar karşılıklı. yorgunsundur. bende yatacağım. sende kafana göre takıl." dedi. kafa salladım ve arkasından takip etmeye başladım. siyah kapılı iki odaya gelince durdu ve sağ tarafta olanın kapısını açtı. içeri girdim. bana "siyah ve tonları ile düzenlenmiş. dolapta her şey var. iyi geceler"dedi. bende "teşekkürler efendim. iyi uykular" dedim. odaya baktım derin bir nefes verdim. alarmı kurdum üzerimi değiştirip kendimi uykuya bıraktım..