Bu Işte Bi Iş Var

498 23 12
                                    

Okuyan kimse yok moralim cok bozuluyor ama her ne olursa olsun yb gelcek :(( <33 Sizleri eviyorum iyi okumalar :*

Hediyeye kabul etmemem gerekirdi ama yürüyen egonun hediyesi tabi ki kendisi gibi olurdu ondan dolayı çok merak ediyordum.

Hediyeyi açarken nedense çok heyecanlandım. Ya şimdi ego yığını   falanda maşallah yani daşş mübarek. Ben bunları düşünürken Doğukan dayanamadı ve "Ee hadi ama aç şunu" dedi anlaşılan sinirlenmişti. Daha fazla bekletmek istemedim ve açtım. Açmamla şok olmam bir oldu. O ne lan öyle ? Altı üstü bi teşekkür hediyesiydi.

Evet aldığı hediye tam tamına bir IPHONE 'du. Bi dakka birde not vardı ;

Öğrendiğim kadarıyla s3ünün ekranı çizilmiş ve dokunmatiği kötüleşmiş. Telefonun içine benim resimlerimide attım. Geceleri artık bakarak uyursun. Ee tabi benim mükemmelliğimi unutman imkansız ;)))

Ya bu kendini ne sanıyor ya. Yürüyen ego bildiğin. Tamam tatlısında bi insan kendini bu kadar çok beğenmez ki nesin sen arkadaş Francisco Lachowski  misin sanki teallam ya.

Ama telefon tam bi olağanteşemdi yanii. Pardon o telefon değil IPHONE.

Doğukan beni iç sesimden kurtararak ve sinirli bi şekilde "Bu çocuk kendini ne sanıyor ya. Telefon almalar falan. Ağzını burnunu kırarım ben bu çocuğun. Bu telefonu da geri veriyorsun. Ben sana alırım" dedi. Baya kıskanmış anlaşılan.

"Doğukan'ım canım sakin ol. Haklısın yürüyen egodan farkı yok. Ama bi iyilik yapmak istemiş. Bunun ne zararı var. "

"Kainat bi insan tanımadığı birine böyle pahalı bi hediye almaz. Kesin bu çocuk sana aşık olmuş"

"Saçmalamayı kes. Hem aşık olsa kaç yazacak ben onun gibi kendini beğenmiş birini asla sevemem. ASLA" dedim. Ve konu kapandı. Iştahım kalmamıştı.

"Ben üstümü değiştircem" dedi ve yukarıya çıktı.

Bende yukarıya çıkıp telefonu incelemeye başladım. Annemle durumumuz o kadar iyi olmadığı için benim en üst model telefonum s3tu. Tamam haklısınız 18 yaşındaki birinin s3 kullanması her neyse. Onu bunu bırakta bu çocuk benim telefonumun kötüleştiğini nerden biliyordu. Ben söylemediğime emindim. Ve ben sadece Doğukan'a söylemiştim. Ee o zaman kesin Doğukan söyledi. Ama o niye söylesin ?

"Ne düşünüyorsun öyle dalgın dalgın?" diyerek beni hayal dünyamdan çıkardı.

" Hiçç" deyip geçiştirdim.

"Iyi kendin bilirsin hadi git hazırlanda dolaşalım biraz kafa dağıtırız" dedi. Bende tamam anlamında başımı sallayıp hazırlanmak için yukarıya çıktım.

Soğuk bi duşa girip rahatladım. Sonra aklıma kıyafetlerimin hala evde olduğu geldi. Gidip almam gerekiyordu. Çünkü burdaki yedek kıyafetlerle 3 4 gün anca idare edebilirdim. Neyse üzerime kot pantolonumu geçirip üstünede erkek tişörtümü giyip içine koydum. Saçlarımı da açıp açık bıraktım. Ayakkabı olarakta siyah nikemi giydim. Ve hazırdım.

"Ben hazırım " diye bağırdım.

"Tamam hadi çıkalım " dedi gülümseyerek.

 

"Nereye gitmek istersin " dedi.

" Fark yapmaz. Sahile gidebiliriz" dedim.

'Tamam' bakışı atarak gazı kökledi.

Acaba Doğukan mı söylemişti telefon meselesini ? Ama o ilk günden itibaren nefret etmişti yürüyen egodan. Daha adını bile bilmediğim çocuk bana IPHONE aldı. Ve bende mal gibi kabul ettim. Içimden bi his bu işin içinde bi iş olduğunu söylüyordu ama hayırlısı. Noluyor lan imar powera bağladım. Tövbest xd

"Ee hadi gelmiyor musun ? " anlamamış şekilde bakınca Doğukan'ın kapımı açmış beklediğini gördüm. Hemen indim. Yavaş yavaş yürümeye başladık. Ben aniden soruverdim.

"Doğukan telefonumun ekranının çizildiğini yürüyen egoya sen mi söyledin?"

"Hayır ben o çocuğu ilk bugün gördüm. "

"Ama ben sadece sana söyledim bu çocuk müneccim değil ya" dedim. Bu işin içinde bi iş vardı ya Doğukan yalan söylüyordu. Ama ben Doğukan'a çok güveniyordum. Off.

"Kainat beni sinir etmeye mi çalışıyorsun ? Ben söylemedim diyorum ya." dedi bağırarak.

"Peki. Özür diler-"

"Aa Kainat ne büyük tesadüf değil mi ?"

"Senin ne işin var burda ?"

"Buranın herkese açık olduğunu zannediyordum. Yanlış mı düşünüyorum tatlım ?" Nerden gelmişti bu ego yığını.

"Ismin ne senin ? Daha adını bile bilmiyorum. Ama bana Iphone alıyorsun. Ne yapmaya çalışıyorsun sen ? "                                       

"Ismim Doruk. Bu sadece bi teşekkür hediyesi" dedi imalı bi şekilde.

"Eh yeter artık be uzatma ve kaybol" dedi Doğukan sinirli bi şekilde.

"Peki" bir ego yığının bu kadar sakin karşılaması beni şaşırttı ama ses çıkartmadım. 'Hadi gidelim' gidelim bakışı attım Doğukan'a. 'Tamam' bakışı attı. Evet bakışlarla konuşma yöntemimiz vardı.

Arabaya bindik. Yola çıktık.

"Doğukan bu çocukta bişey var" dedim ani bi şekilde.

"Bencede. Aman boşver Kainat'ım. Gereksizlerle kafa yormaya gerek yok."

"Haklısın kanka. Ama benim eşyalarımı almam gereki-" telefon çaldı. Ne hayır annem arıyordu.

"Ne var ?" diye sinirli bi şekilde açtım telefonu. Konuştu ve telefonu kapattı.

"Ne oldu ?" dedi Doğukan .

"Bizim eve gidiyoruz"

INTIKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin