"Ben 3 aylıkken terk etmiştin bizi hatırlıyor musun?"
Kumar masasında tek başına oturan biricik babamın karşısına oturdum.
Boş gözlerle bana bakmaya başladı.
"Arkadaşlarının çocuğunu ne güzel de severdin. Oysa bana her gün benden nefret ettiğini söylerdin sadece uyuşuk olduğum için. Çok yanardı canım. Keşke bir kez başımı olmasaydın."
Sadece dinliyordu, hiç bir mimik oynatmadan.
"Sen benim çocuğum olamazsın diye hep sitem ederdin ya hani... Bende çok meraklı değildim senin çocuğun olmaya."
Yavaştan doluyordu Umut'un gözleri. O babasını hep çok sevmişti, babasının aksine.
"Uyuşturucu içip baygın bir şekilde eve doğru geldiğinde arkadaşlarımı umursamadan hep kolundan tutup eve getirirdim. Ne kadar zordu biliyor musun? Ne kadar utanç verici..."
Ve yanaklarından süzüldü birer birer göz yaşı.
"Ama ben yine de 'Benim babamın keyfi öyle istiyorsa yapar.' dedim herkese. Mahalleye çıkmaya korkardım. Ya babam yine baygın bir şekilde gelirse diye."
Lanet etti ardı kesilmeyen göz yaşlarına... Boğazındaki yumru daha çok sertleşmişti.
"Seni öldürmeyeceğim, sen çoktan ölmüşsün zaten."
Gözyaşlarını silip masadan kalktı. Cebindeki birkaç kuruşu masaya fırlattı.
"Al bu parayla bir kadeh daha içersin."
Dedi, böyle yapmayı planlamıyordu aslında. Onu da öldürecekti ama... Ama kıyamadı çünkü... Çünküsü yok aslında Umut kendine bile itiraf edememişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/228466359-288-k580400.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'TUTSAK |•|
Teen Fiction______________________ Bana bak dünya! Çok iyi bak! Bu suratı asla unutmayacaksın. Unutturmayacağım. Ve bir gün öleceğim. Ama adım dillerden düşmeyecek. Her an dirilebilirmişim gibi korkacaksınız. Katilini unuta dünya!" - 7 Haziran 2020 saat; 22: 4...