Bu Benim Kaderim (4 Element) (KİTAP DÜZENLEMEDE)

Başlangıç(Kitap Bölümüdür)

Geçmiş

Bir varmış bir yokmuş tarihin kendinden utandığı savaş dönemlerinde halkın ağzında dolanan bir söylenti varmış bu söylenti efsanevi altın postu anlatırmış ama postun gücü o kadar fazlaymış ki kimse bu postun var olduğuna inanmazmış gel zaman git zaman artık bu post sadece kitaplarda anılır olmuş bu ise postu gizlemeye çalışan yöneticilerin işine gelmiş ne de olsa bu post kaç canın ,kaç varlığın yaşamını söküp alan büyük savaşa neden olmuş ve az daha tahtlarından da olmalarını sağlıyormuş en sonunda kendi aralarında bu postu saklamaya karar vermişler çünkü bu post başlarına sürekli problem açıyormuş ama kim bilebilirmiş ki bu postu birisinin bulacağını...

'İdnefe' soyunun 5.kuşağında 6 çocuk sahibi olan 54 yaşındaki savaşçı olan Yason bir gün dağda bir açıklık görmüş ve postu bulmuş daha dokunmadan içindeki gücü anlamış o gücü hissedince de derdine derman olabileceğini düşünüp yanına almış.

Her güçlü soy gibi bu soyunda kendince güçleri varmış tabi. Yason un en küçük oğlu olan Auron un gücü ise güç emmekmiş ama ailedeki kimse bunu bilmiyormuş tabi Aoron güç ememeyince sağlığından olmuş Yason ve ailesi bu duruma çok üzülüyormuş taki Yason postu buluna kadar postu eve gelince oğluna vermiş ailenin hepsi bir umut belki iyileşir diye beklemeye başlamışlar.

Aradan 8 yıl geçmiş bu süreç boyunca Yason'un oğlu Auron postun bütün gücünü emmiş ve çoktan sağlığına kavuşmuş ama farkında olmadıkları bir şey varmış o da yöneticilerin tekrardan posta ihtiyaç duyduğuymuş ve yöneticiler bu posta bakmaya gittiklerinde büyük bir şok yaşamışlar. Postu bulamayınca deliye dönmüşler hemen araştırmaya başlamışlar ve ilk olarak bu dağın yakınındaki köylere bakmaya karar vermişler.

Uzun aramalar sonucu o dağa yakın bir köy bulmuşlar ve akıllarındaki cani planı devreye sokmaya karar vermişler köye girdiklerinde sırayla herkese soracaklarmış cevap vermeyeni de acımasızca katledeceklermiş ama ölmeden önce bir güzel acı çektireceklermiş.

Köye girmişler köydeki en büyük bina olan Yason malikanesinin yanından geçerken bahçedeki Auron'u görmüşler Auron un etrafındaki aura postun aurasına çok benziyormuş ilk bir tereddüt etmişler ne alakası olabilir diye sonra içlerinden biri Auron'un postun gücünü çektiğini anlamış. Hep beraber sinirle ve soğuk kanlılıkla idnefe soyunun son varislerini çeşit çeşit işkenceler etmişler acılar çektirimişler en sonunda ise oracıkta öldürmüşler bu süreç içinde köyde acı çığlıklar yankılanıyormuş insanlar korkuyormuş ve kimse bir şey yapamıyormuş

Sabah olunca yöneticiler oradan ayrılmışlar köylü halk ise merak edip malikanenin oraya gitmişler tabi gördükleriyle şok geçirmişler her yer kan ve ceset doluymuş o manzara herkesi üzmüş ne de olsa köyde sevilen bir aileymiş ama kimsenin farkında olmadığı bir şey varmış içindeki acı kendisinden büyük olan gözleri dolu dolu olup herkesten fazla keder sahibi bir kadın...

Bu kadın Auron'un sevgilisiymiş ama kimsenin haberi yokmuş ama sadece köylülerin değil yöneticilerin de bilmediği bir şey varmış o da soyunun devamını getirecek bir bebek... Auron sevgilisine tohumlarını çoktan bırakmış ...

3 gün sonra hepsinin tek tek cenazeleri yapılmış köylüler cesetleri alıp gömmüşler tabi Auron'un gizli sevgilisi bu haberi alınca tekrar ağlamaya başlamış çünkü canı gibi sevdiği adam artık kendisinin değilmiş kara toprağa emanetmiş kadın acılar içinde kıvranırken gizemli bir ses kulağına 'biliyorum üzgünsün ama canın gibi sevdiğin sevgilinden son kalan hatıranı yaşatmalısın unutma her şey bir gün yok olacak ama hayat hatıraları yaşatmasını bilene güzel' demiş ve gizemli ses kaybolmuş genç kız ise şoktan ve korkudan donup kalmış sonra sesin fikrini mantıklı bulmuş ve kendine bir söz vermiş bu bebeğe elinden geldiğince en iyi şekilde büyütecekmiş kendisi yemeyecek ona yedirecek kendisi giymeyecek ona giydirecekmiş.

Bu kararı verdikten sonra bebeğini yaşatmak için çok uzaklara kaçmış ama kendisinin farkında olmadığı şey bu bebeğin soyundan gelen kişinin bütün postun gücüne sahip olacağıymış aradan 5 yıl geçmiş çocuğu dört buçuk yaşına girmiş çocuğuna o kadar değer veriyormuş ki ve her aklına geldiğinde içinden o sese tekrar teşekkür ediyormuş bazen ise o gizemli sesi düşünüyormuş ama sesin sahibini yine de bulamamış.

Hadi bakalım başladım bu kitabı bittirdikten sonra kitabı düzenlemeye alacağım ve yazım kurallarını inceleyeceğim bu yüzden hatam varsa beni mazur görün.Hepinize iyi günler...