on iki

606 45 19
                                    

"Yine yalnız içiyorsun." Bar tezgahının üzerindeki bira şişesinden, aslında daldığı düşüncelerden, gözlerini ayırıp sesin geldiği yöne baktı Doruk. Gündüz olmasına rağmen mekan her zamanki gibi loştu. "Normalde bu kadar erken içmezdin?" Soru gibi söylenen cümleye kaşlarını çattı esmer tenli adam. Birasını kavrayıp tekrar yudumladı. Normalde nasıl biriydi unutmuştu. Normal neydi onun için? Ne zamandan beri hayatındaki hiçbir şey normal değildi? Bu düzeni değiştiren Dora mıydı yoksa Eray mı?

Yoksa başından beri normal olmayan kendisi mi?

Sarı saçlı genç, Doruk'un yanındaki tabureye oturup barmene seslendi. "Utku, bana su verebilir misin?"

Birkaç saniye içinde önüne konan buzlu bardağa avuçlarını bastırdı Eray. "Bir derdin mi var Doruk?"

Esmer tenli, alayla sırıtıp geriye yaslandı. "Kafan hafif güzelken sahneye çıkınca kızlar deli oluyor. Bunu biliyor muydun?"

"Ne zamandan beri seni izleyenleri umursuyorsun?"

Sen beni sadece izlediğinden beri, demek istedi Doruk. Dilini yaralayan cümleyi yuttu ve adem elması yukarı çıkıp tekrar yerine döndü. "Niye umursamayayım? Bir kız bulsam kendime, hepiniz oh çekeceksiniz zaten." İşaret parmağını Eray'a doğrulttu. "Sen de umursamalısın. Sonuçta mutlu olmak için sikmek gerek."

"Neyi sikmek?" Dedi Eray gülerek.

Ama Doruk gülmüyordu. "Sana olan hayran bakışları, karşılıksız duyguları, gelecekle ilgili kurdukları bomboş hayalleri."

"Çok içtin heralde." Eray bardağını dudaklarına götürdü. Doruk'sa soğuk-sıcak etkileşiminden dolayı üzerinde su damlacıkları oluşmuş bardağın, pembe dudakları ıslatmasını izledi. Alt dudağın camı kavrayışını, su doldukça şişen yanakları, yutkundukça kasılıp gevşeyen çenesini ve çenesine doğru süzülen damlaları.

"Çok içtim heralde." Mırıldanışıyla, mavi gözler üzerine döndü. Doruk kafasını öne çevirdi ve tabureden indi. Esmer teni, yanaklarının kızarıklığını biraz olsun gizliyordu.

"Nereye?" Eray, çenesinden akan suyu elinin tersiyle silerken ona arkasını dönüp giden Doruk'un sırtına bakıyordu. Ayaklarından birini taburenin çıtasına koymuş, diğerini öne doğru uzatmıştı. Çenesinden boynuna inmeye niyetli su damlaları şimdi bileğine yöneliyordu. Doruk arkasını dönerse eğer, anlamsız bir şey yapacaktı. Hayallerindeyken güzeldi. Gerçekliğin kayalıklarına yüzüstü düşmek istemiyordu, henüz olmazdı.

"Yüzümü yıkayacağım."

"O kadar kolay etkilenmezdi aslında." Eray kaşlarını çatmış, dirseklerini bar tezgahına dayamıştı. "Utku, kaç şişe içti Doruk?"

Barmen kısaca yanıtladı. "Altı."

Eray derin bir nefes verip kafasını iki yana salladı. Kalkıp Doruk'un peşinden gidecekken çalan telefonuyla tekrar tabureye oturdu. "Efendim bebeğim?" ... "Evet mekana yeni geldim ben de."

garam (texting) // bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin