garam (texting) // bxb

yirmi bir

garam grubu

Giray : Yeni şarkı var.

Ekin : Yehuuuu!!!

Giray : Ama bir değişiklik yapacağız bu sefer.

Yakup : Ne değişikliği?

Ekin : Aynen, ne değişikliği?

Ekin : Heyecanlandırıyorsun gidiyorsun bak bak hareketlere bak.

Giray : İşim vardı.

Yakup : Ne işi bu saatte? :)

Giray : Ne çok sorunuz varmış aq. Doruk kustu halıya onu banyoya götürdüm.

Yakup : Geçmiş olsun.

Yakup : Ev arkadaşım Doruk olsun istemezdim.

Tolga : Allah korusun hahaha.

Giray : Vokal değişikliği yapacağız provalarda ilk kez. Bir kadın sesi girecek gruba.

Tolga : Ne demek bu? Ekin falan mı söyleyecek?

Giray : Evrim ve Doruk bir şarkı üzerine çalışıyorlardı. Kafamıza yatarsa yeni albümde ona da yer verebiliriz.

Eray : Psychedelic Rock mu yapacağız amk?

Eray : Ben yokum o zaman.

Giray : Öyle bir şey demedim Eray.

Tolga : Ben ne olacağım peki?

Giray : Bakın beyler ve Ekin,

Giray : Çok seviyoruz birbirimizi aile gibiyiz falan ama bazen sınırların aşıldığını hissediyorum.

Giray : Artık bodrum katında müzik yapan çocuklar değilsiniz. Günaşırı performanslar veriyorsunuz. Karşınızda bir kitle var.

Giray : Bu grupta da karşınızda bu işin eğitimini almış birisi var.

Yakup : Doruk gitti sen başlama amk.

Giray : Kısa keseyim senin için.

Giray : Profesyonel gibi davranmayacaksanız siktirin gidin gruptan. Kimse sizi zorla tutmuyor.

Giray : Bulunmaz hint kumaşı tavırlarından da vazgeçin. Sizden çok çok daha iyilerini saniyeler içinde bulabilecek bağlantılarım var.

Giray : Bir takımız, sahnedeyken ne kadar iyi olduğunuz değil ne kadar uyum sağladığınız önemli.

Tolga : Bunu ev arkadaşına da söyledin mi Giray? Duymaya bizden daha çok ihtiyacı varmış gibi duruyor.

Tolga : Başından beri lakayıt davranan oydu çünkü.

Giray : Tolga, yarın provaya gelme. Siz bir takımsınız, derken ne kastettiğimi düşün biraz.

Giray : Yarın Evrim'e de kötü davranmayın. İlerleyebilmemiz için altın bilet o kız.

Yakup : Toplama kampındayız sanki amk.

Yakup : Öyle davranma böyle yapma.

Yakup : Nasıl atacağım sinirimi?

Tolga : Ne demek istedi şimdi bana?

Ekin : Takımında suçlu bulamazsın. Suçu grupça üslenmek zorundayız.

Eray : Yakup hak veriyorum sana.

Eray : Ben de bunaldım iyice.

Tolga : Ulan Doruk'un bize sik gibi davranması benim suçum mu amk?

Tolga : Neyini üsteleyim bunun?