IV

10 1 0
                                    

Merhaba arkadaşlar, bu bölümle beraber asıl hikayemiz başlıyor. Bu bölümün bomba gibi olduğunu düşünüyorum. Umarım siz de beğenirsiniz. 

Birden fazla çalan korna sesiyle uyandım. Başımı yasladığım otobüsün camından kaldırıp "Geldik mi?" diyerek fısıldamıştım yanımda oturan teyzeye uyku mahmurluğuyla. Teyze gülerek bana baktı, cevap vermemişti.

Gözlerimi kırpıştırarak etrafıma baktım, Asena'nın yanından ayrıldıktan sonra eve gitmek için otobüse binmiştim. Ancak her zaman gibi uykuya yenik düşmüştüm ve gideceğim durağı da böylelikle kaçırmıştım. Hemen ayağa fırlayarak teyzeden yol istedim. Beni yürümek için uzun bir yol bekliyordu. Normalde olsa aptallığıma sinirlenebilirdim ancak yalnız başıma biraz düşünmek istiyordum. Bu yüzden aslında yürümek iyi olacaktı. Derin bir iç çektim.

Asena'yla olan konuşmalarımız aklımda dolanıyordu. Aslında onun benim teklifimi kabul edeceğini düşünmüyordum.

Kaşlarını çatarak endişe verici gözlerle bakmıştı bana. "Kızım sinirlerimi bozma, ben o tür şeyler yapmıyorum." demişti. Gülümseyerek elimi alnıma vurmuştum, bir şeyleri yanlış anladığı belliydi. Bana da yeni tanıştığım biri pat diye "Para kazanmak ister misin?" diye sorsa ben de farklı şeyler anlardım. Arkasını dönerek yürümeye başlamıştı, onu sinirlendirmiş olmalıydım. Gitmesini engellemek için peşinden koşmak zorunda kalmıştım, bu kız fazla hızlı yürüyordu!

"Hey hey bekle beni! Yanlış anladın!" diyerek kolunu tutup onu bana doğru döndermeye çalışmıştım. Bu kadar zayıf bir kıza göre fazla güçlüydü.

"Ne var, teklifinle ilgilenmiyorum." demişti Asena beni umursamayarak. Alt dudağımı dişlerimin arasına aldım, nasıl anlatacağımı ya da nereden başlayacağımı bilemiyordum. Sanki o an teklif edeceğim şey onun anladığı ahlaksız tekliften çok farklıydı! Ben de ona ahlaksız bir teklifte bulunacaktım. Farklı türden tabii.

"Anladığın gibi bir şey değil. Bak, beni bir dinle lütfen." diyerek beni anlayacağı umuduyla gözlerinin içine bakmıştım. Gözlerini kapatarak derin bir nefes almıştı, teklifimin buna değip değmeyeceğini düşünüyor olmalıydı. "İki dakikan var Jülide." Başımı onaylar anlamında sallayıp anlatmaya başladım.

"Bir planım var. Bu planım sayesinde hem ikimiz de işimizden olduğumuz için o Ercüment Atabey denilen adamdan intikam alacağız hem de bize uzun bir süre yetecek kadar para kazanmış olacağız." Söylediklerimi sindirmesi için biraz duraksamıştım. Dediklerim dikkatini çekmişe benziyordu.

"Ama bu planın çok da legal değil, değil mi?" Gözlerinin içine bakarak başımı onaylar anlamında yavaşça salladım. Çok da legal sayılmazdı gerçekten de.

"Sen çıldırdın herhalde! Hiç tanımadığım biriyle..." Susup başını sağa sola çevirerek kimse var mı diye etrafı kolaçan etmişti. Sesini daha da alçaltarak devam etmişti konuşmasına. "Hiç tanımadığım biriyle illegal işlere kalkışacak değilim."

"Asena bak..." diyerek onu iyice kendime döndermiştim. İki kolumu da yukarı kaldırarak onun dirseklerinden tutmuştum. Beni iyice anlamasını istiyordum. "Neden bilmiyorum ama hayatım boyunca ilk kez bugün sana gerçekten güvendim. Senin de bana güvendiğini biliyorum, bana güvenmeseydin beni işe aldırmak için bu kadar uğraşmazdın ya da o adamın yanında yardımıma gelmezdin. Bu planı yapabilmek için de güvenebileceğim birinin yardımı lazım. Yani senin yardımına ihtiyacım var." Tane tane ve yumuşak bir ses tonuyla konuşarak gözlerinin içine bakmıştım, bu babamın beni ikna etmek için uyguladığı yöntemlerden biriydi. Susmuştum, yüzümü yere eğmiş onun cevabını bekliyordum. Büyük bir ihtimalle reddedilecektim ama o zaman ne yapacaktım bilemiyordum.

Para MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin