Bölüm biradetbaris a ithaf edilmiştir. 💜
6.Bölüm'e ithaf isteyenler buraya yorum bırakabilir 🌼🌼
Bool yorum bool vote bekliyoruum.
Altı yıldır ilk kez memleketine geri dönüyordu adam. Arabayla bomboş yolda ilerlerken "Trabzon" yazılı tabelayı görünce gülümsemişti. Arabanın camını açıp derin bir nefes almıştı. Bugün tüm düğümler belkide çözülecekti. En çok Nefes'i özlemişti. Şimdi karşısına çıksa ne yapacağını bilemezdi. Yıllar önce mektupta " Hayatına kaldığın yerden bensiz devam et. Sanki hiç tanımamışsın gibi." sözlerini yazmıştı. Belki de yeni bir hayat kurmuştur, başka birine aşık olmuştur, çocuğu olmuştur. Sonuçta aradan yıllar geçmişti. Bunun düşüncesi onun sinir etmeye yeterken hâlâ ilk günkü gibi Nefes'i delicesine seviyordu. Bugün ilk işi gidip Nefes'lerin evine gitmek olucaktı. Ona sımsıkı sarılacağı anı iple çekiyordu. Tekrar kokusunu içine çekecekti burnunda tütüyordu ama bilemediği bir o kadar çok şey vardı.
Yaklaşık on beş dakika sonra yıllardır girmediği evlerine varmışlardı. İlk abisini uyandırmıştı sonra arkadakiler uyandırmışlardı. Arabadan inip karşında olan eve bakmıştı bir kaç dakika sonra henüz uykulu olan altı yaşındaki yeğeni bacağına sarılmıştı.
T:Balım hâlâ uykun var mı prensesim?
B:Hayır.Gülümseyip onu kucağına almıştı. Küçük kız hemen başını amcasının omzuna koymuştu.
...
Koskaca altı yıl geçmişti. Bir zamanlar günleri sayarken artık bırakmıştım saymayı gelmeyeceğini biliyordum. Artık beklemiyorum gelse bile hayatımızda istemiyorum. Çünkü bu 6 yıl içinde çok şey yaşadım, çok şey öğrendim ama artık Eski Nefes olamadığım gibi ona olan sevgim gururumun önüne geçemeyecekti. Ben oğluma hem anne hem baba olurum bizim başka kimseye ihtiyacımız yok fakat hâlâ Yiğit Alp babasını sorunca birşey söyleyemiyordum. Baba diye ağladığı çok geceyi biliyorum ben. Oturduğumuz eski evimizden beş ay önce taşınmıştık. Eslem geçen yıl Ayaz'la evlenmişti. Ayaz da sağolsun o da bize destek olmuştu.
Kahvaltıyı hazırlamıştım saate baktığımda 07:43'tü Yiğit'i daha okula götürecektim. Ben uyandırmaya gidecektim ki uykulu gözlerle mutfağa girmişti.
Y:Anne
Gözlerini ovuşturmuştu.
N:Günaydın benim minnak kurdum. Açmısın bakalım?
Birşey demeden koşarak bana sarılmıştı. Bir sorun olduğunu anlayınca onu kucağıma almıştım.
N:Birşey mi oldu annecim?
Y:Ben rüyamda babamı gördüm anne.Susup derin bir şekilde yutkunmuştum. Yanağına kocaman öpücük kondurmuştum.
Y:Babam gelmişti, sarılmıştı bana.
N:Sonra...
Y:Uyandım ama hiç uyanmak istemedim. Anne babam ne zaman gelecek? Neden benim babam yok? Sevmiyor mu bizi? Ben babamı istiyorum.İçim burkulmuştu yanağını okşayıp sandalyenin üzerine otutturdum.
N:Kahvaltımızı edelim, okula geç kalmayalım.
O da tek kelime etmeden önündeki tabağa bakmıştı. Bu yüzden keyfimizin kaçmasına izin vermeyecektim. Karşı sandalyeye oturup ekmeğin üzerine çikolata sürmeye başlamıştım. Sürdükten sonra ona doğru uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüreğimdeki Sancı
Fiksi PenggemarSen gidince ben nefes alamadım şimdi uzak dur bizden ben "Yüreğimdeki Sancı" ile yaşarım...