4. His

967 28 1
                                    

cemalcan
gözlerimi rahatsız eden güneş ışığını fark edince sabah olduğunu anlamıştım.
hemen ayağa kalktım. Yüzümü yıkamak isterken aşağı doğru indim.  Barış ve Berkan masayı hazırlıyordu. "Günaydın" dedim.
"Günaydın cemo"
"ooo günaydın"
"çok rahat uyudum bu akşam" dedim.
"bunu duymak güzel" dedi barış. Ve bakıştık. Sonra hemen gözlerimi ondan alıp sofraya oturmuştuk.

"babako bugün ben şansımı denicem. Lalenin ailesinden ve kendi ailemden özür dilicem!" dedi.
yemeğini çok hızlıca yemişti.
"bende sonra giderim herhalde." dedim.
barış bana bakarak
"ahh şimdi mi?" dedi.
"evet" dedim.
"tamam biraz zaman geçsin ne bu acele" dedi.
Bunu demesi ile çok tatlıydı.
İstenmiyerek gülümsedim ve çaktırmadan başımı utançtan eğdim. çünkü kırmızı bir yüzüm olduğu anlamıştım.

Berkan
bu Cemalcan yemek boyunca Barışa sırıtıp duruyordu.
İçimden bir His diyordu ki bunlar ne ara böyle sevgili gibi bakışmaya başladılar ama bir yandan da saçmalama diye kendime kızıyordum.

"Hadi ben çıktım gençler!"
kapıyı kapatarak aceleyle çıkmıştım ve Lalenin evine doğru yol almıştım.

Cemalcan
Bir bu eksikti zaten. Off berkan geri gel lütfen!
diye düşünürken Barış bana baktı ve ben de gülümsedim.
elim terliyordu.
İnşallah yüzüm kızarmamıştır diye dua ederken Barış bana seslenmişti.
"uh şey Cemo sofrayı toplicağız artık. Berkan kaçtı." dedi.
"ah aynen, vay çakal vayy" dedim gülerek.

Masadaki tabakları teker teker elimiz ile topluyorduk.
bir tane tabak kalmışken tam elime aldığımda Barışın eli elime değmişti. Tabağı galiba bende önce almak istemiş.
Göz göze geldik.
Elimin titrememesi için herşeyimi koyuyordum.
Umarım elimin titrediğini fark etmemiştir diye düşünürken küçük bir gülücük attı.
"bırak ben toplarım" dedi.
aslında eli benim elimin üstünde olması çok tatlıydı . Bırakmamasını istiyordum. Elinin sıcaklığını his etmek istiyordum.
"peki" dedim ve gülümsedim.
Aman allahım o da bana küçük bir gülümseme atmıştı. o an kalbim resmen erimişti. Her ne kadar da yanından gitmek istemesem de çaktırmamam için arkadaş gibi davranmaya çalışıyordum.

1 saat sonra...
Barış ile oturup sohbet etmiştik. Çok keyifli geçmişti. survivor anılarımızı anlatmıştık. Neler neler yaşadığımızı konuşuyorduk.
Göz göze gelmemek için elimden gelenini yapıyordum ama içimdeki o his bana engel oluyordu.

Bir yandan ona Ne His ettiğimi açıklamak istiyordum. Ama çok korkuyordum...

Her ne kadar onun gözlerinde kaybolsam da dayanamıyordum. Artık neyi bekliyordum ki? diye düşünüyorum.
Yanlnızdık ve hislerimi ona söylemek için tam zamanıydı.
Derin bir iç çektim.

"Barış" dedim.
bana doğru baktı ve bir kez daha bayıldığımı hatırladım.
O nasıl bir bakıştı. dedim içimden.
Barış benim karşıma oturdu.
"Efendim" dedi.
"Sana bişey söylicem.." dedim...

arkadaşlar bu bölümden sonra ne olucak biliyorum ama sonrasını pek bulamadım. Umarım beğenmişsinizdir! 💓

You Are Mine | CemBar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin