8. Buluşma

664 23 6
                                    

Cemalcan
Uyanarak çoraplarımı giydim ve gözlerimi buruşturarak oturma odasına gittim. Koltukta uzanıyordum ve televizyonu açarak kendime bir çay yaptım.
Telefonumu aldım ve burak beni 3 kere aramıştı. Ne var aceba.
hemen geri aradım ama açmamıştı.
Neden aramıştı ki?

Bir kaç saat sonra beni yine biri aramıştı. Burak. Telefonu açtım ve konuşmaya başladık.

"aa merheba burak nasılsın? "
"iyim, sen?"
"bende iyim, hayırdır beni aramışsın"
"Arkadaşlarla buluşacağız, sende gelsene."
"tanıyor muyum?"
"sen kimlerin geleceğini iyi biliyosun cemal"
"hee peki olur o zaman"
"saat 14.30'da büyük parkta buluşacağız"
"peki gelirim" dedim ve telefonu kapattım. saate baktım.
neyse ki zamanım vardı.
Hemen üstümdekileri çıkartdım ve şimdiden üstümü giymiştim.

Sonra yatağıma zıpladım ve saat gelene kadar telefonumla takıldım.
İnstagrama girince barış yeni bir foto koymuştu.
Off baya iyi bir foto yalnız
fotoğrafı beğendim. saatlerce onun fotoğrafına bakabilirdim.
Onu görünce yakınlaşma sahnelerimiz aklıma geliyordu.
O duş günü. O kadar yakındık ki.
vücuduna bakmadan duramıyordum o gün.
Ve dün gecede ikimiz sevişme rüyası görmüştüm. Onun yüzüne nasıl bakıcam ki ben şimdi. Onu görünce allah korusun altıma işerim.

Can! kendine gel lütfen. Ne yaptığımın farkında bile değildim. sonra telefonumdan bir mesaj sesi gelince uyandım.

Nisa 🥑

Burak ve diğerleri ile buluşacağım. sende geliyor musun?

kimler geliyor biliyor musun?

yasin, barış, berkan, gizem,
burak tabii

ahh öyle mi

evet.

peki. ben zaten geliyordum.

tamamm sonra görüşürüz 💘

sonra görüşürüz kuzum 💞

nedense çok mutlu olmuştum.
Barış geliyordu. Ama bir yandan da benim için utanç vericiydi. Ona baktığımda kırmızı olucağımı biliyordum. Ama kendime söz veriyorum ki sadece ama sadece eğlenmeye bakıcam...

*1 saat sonra...

çok güzel giyinmiştim. ben nisa burak ve gizem ordaydık bile.
yasin, barış ve berkanı bekliyorduk.
"Bum br yarrkdsk yani şey merhebaa"
"ayy yasin ödüm koptu vallah"
vallah az kalsın kalp krizi geçiricektim.
"ee gençler ne haber?"
"iyi ben yine aynı"
aynen bende bildiğiniz gibi işte" dedi yasin.
"bende okuyorum halen yaa" dedi nisa.
"şu dadlılığa bak, şu güzeliğe bag abucucucu"
Vallah yasinin nisayı sevmesi çok tatlıydı. Onları böyle tanımamış olsanız ve görseydiniz abi kardeş sanardınız vallah.

Sonra berkan ardından Barış gelmişti. Barışın gözleri güneş ışığında çok acayip parlıyordu.
Şuan saatlerce onun gözlerine bakıp durabilirdim. Ama yapamadım çünkü çok utanıyordum. Barışa bakmamaya çalıştım. Ama bir türlü gözlerimi kontrol edemiyordum.
naber? " dedi barış.
" iyiyiz" dedik.
Hep beraber yol aldık ve yol boyunca birbirimizle konuşmuştuk.
benim kaçamak bakışlarım barışa doğru bakıyordu.
"arkadaşlar bir şeyler mi yesek, ne dersiniz?" dedi burak.
"iyi olur" dedi nisa ve bir restoranta gittik...

Barış
Restorant baya büyüktü. Hepimiz oturmuştuk. Ben nedense kendimi gizemin yanında bulmuştum. ooff bi bu eksikti zaten.
Karşımda da Cemalcan oturuyordu ve onun ayrılmayan ikizi nisa. Birbirlerine yemek yedirip duruyordu ve bu benim zoruma gitmişti açıkçası. Bu arada Nisa çok tatlı giyinmişti. Kıyafeti çok yakışmıştı.
Cemalcan bana hep bakıyordu. Resmen nefes alsam bile gözlerini bana asıcaktı.

Cemalcan
Berkan ve Barış bomba gibi bir komik şaka yapmışlardı. O kadar gülmüştüm ki gözyaşlarımı bile tutamıyordum. Gizemde sapık gibi gülüyordu ve elini birden Barışın omzuna sonra koluna değdirdi. Gülmeyi bıraktım ve nefretle Gizeme bakmak istiyordum ama çaktırmak istemedim. Hemen elini çekse iyi olur yoksa dövücem.
Ama tam tersi elini barışın dizine bıraktı ve eli yukarıya doğru gidiyordu. Oha ama yuh sapık pislik hayvana bak.
Barış'da bişey yapmıyordu ki.
Sonunda fark etti ve barış ilk önce gizemin eline sonra gizeme baktı. Barış diğer kızlara bile böyle bakmamıştı. Bunlar ne yapmaya çalışıyordu. Kafayı yicektim resmen.
Sinirden dudağımı ısırmaktan parçalamıştım resmen.
"Herşey yolunda mı cemo?" dedi nisa.
"iyiyim" dedim ve başımı aşağı doğru çevirdim ve kendimi topladım...

Barış
Gizemin eli gittikçe hoş olmayan kısma değicekti. Elini çekseydim de nasıl?
Diğerlerine baktım ve konuşmaya başladım.
Ben müsadenizle tuvalette gidiyorum" dedim ve masadan terli bir şekilde kalktım...

600 den fazla kelimeler kulandım. devamını artık sonra yazarım 🔜

Oy vermeyi unutmayınızz 💘💘

You Are Mine | CemBar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin