The Serial Killer Han Jisung // (Jisung × Minho)

⚔️2

Boklu yazarınız geldi euheueheuh

Medya BLOO- You should stop

Polislerin olduğu merkezde olup olabilecek tüm fikirler ve deliller toplanıyordu.

"Komiserim olay yeri inceleme yeni bir belge bulmuş. Bu maktülün aleyhine belgelermiş. Yani önceden bir şirketle bir anlaşma yapmış. Onlara yüklü miktarda para yatırmış ve şirket bu parayı terör örgütüne yatırmış silahlanması için. Biraz cesedin kimliğini araştırınca gerçek olmadığını anladık kimliğin. Gerçek adı Rake Dash'mış. Interpol tarafından aranılan biri."

Minho sadece anlamaya çalışıyordu. Ne yani katil iyi birimiydi?

Diğer bir komiser söze girdi.
"Olay yerine bakan bir kamera yok. Giren çıkan bütün kadınlara baktık ve olay saatinde nerede olduklarını tespit ettik. Hiç biri olay saatinde orada değilmiş."

"Tamam o zaman giren erkeklere bakalım o zaman. Belkide bizi yanlış yönlendiriyor." diye ekledi Minho.

"Bu şey benim hoşuma gitmedi. Bir kadın olay yerine , erkekmiş gibi göstermek için yürüyecek zamanı var hatta bıçağı temizleyip yanına koyacak zamanı var ama parfümün kokusunu yok etmeye ve bardaktan ruju silmeye zamanı yokmu yani?" Changbin'in aklı almıyordu.

Bir düşününce onlarada mantıksız gelmişti. Her ihtimali değerlendirmek zorunda kalıyorlardı. Bu onları oldukça yoruyordu. Ne vardı ki katil kendi elleriyle gelseydi. Polisleri uğraştırmaya çalışmasaydı. Eninde sonunda yakalayacaklardı zaten.

"Beynim yandı amına koyayım. Ne tür bir manyak lan bu " diye söylendi Changbin.

"Tamam biraz daha düşünelim ne yapacağımıza karar verelim. Bence güvenlik kameralarındaki erkeklere bakalım."

**************

Kameralara bakarken birşey dikkatlerini çekmişti. Bir erkeğin bacağı acaip inceydi. Sırtında çanta olan 20 yaşında bir çocuktu.

"Oha amına koyayım bu bacaklar ne? dalga geçmek için video'yu durdurmuştu Changbin. Gencin yüzü şapkayla kapalı olduğu için yüzünü görmemişlerdi. Sadece dudakları gözüküyordu. Ve dudakları o kadar dolu ki bir kız güzelliği vardı sanki. Minho ile Changbin dalga geçmeye devam ediyorlardı.

Birkaç saat boyunca güvenlik kameralarını görevliler ile incelediler fakat sıra dışı bir şey göremediler. Daha doğrusu katilin kız mı yoksa erkek mi olduğunu hala belirleyemediler. Bunun üstlerinin hoşuna gitmeyeceğini biliyorlardı. Elleri kolları bağlanmış oturuyorlardı. Çünkü ne bir kanıt ne de bir iz yoktu hiçbir şey. Bu katil Deli falan olmalıydı ya da dünyanın en zeki insanı resmen arkasında hiçbir iz bırakmamıştı.

İçeriye giren toksikoloji çalışanı
"Komiserim katilin içtiği çay da Bir DNA ya rastladık fakat DNA bir kız DNA sı."

Minho bir anlığına katili bulduk diye seviniyordu en azından bir kız olduğunu biliyorlardı ya da öyle zannediyorlardı.

Çalışan ise konuşmasına devam edip
"Ama komiserim bazı erkeklerde de kadın DNA sına rastlanabiliyor. Buna nazaran olay saatindeki tüm kadınların DNA örneklerini alıp karşılaştırdık fakat hiçbir eşleşmedi."