IMMORTAL WARRIORS

Bölüm-14

Merhaba arkadaşlar. Bölüm bir gün gecikti bunun için üzgünüm. Artık cuma günleri yb koyacağım. Uzun uzun konuşma yapmaktan nefret ediyorum. Bu arada bu bölüm kitaptaki en uzun bölüm oldu. Bundan sonrakilerde böyle uzun olacak inşallah. Yalnız sizden tek istediğim emeğe saygı arkadaşlar. Eğer okuyorsanız beğeniyorsanız lütfen oylayın. Ve yorumlarınızı esirgemeyin. Görüşlerinize ihtiyacım var. Hem vote ve yorum sınırı koyan yazarlardan da değilim. Ama bölüm başına gelen vote ve yorumlar çok az. Böyle az olunca yeni bölüm yazmak içimden gelmiyor. Lütfen emeğe saygı diyorum. Çok konuştum sıktım. Neyse iyi okumalar. Umarım beğenirsiniz. Cuma günü yeni bölümde görüşürüz :))

The Fray- Look After You

Zayn'in Ağzından__

Tarih tekerrürden ibarettir sözü bu olsa gerek. Bu kasabada tarihi tekrar yaşıyorum. Ama bu sefer çok daha farklı bir şekilde yaşayacağım. Eskiden yaptığım hataları yapayacağım. Emma beni kullandıktan sonra aklım başıma gelmişti. Ondan o kadar nefret etmiştim ki öldürmekistemiştim onu. Ama vampir olduktan sonra Dallas buna izin vermemişti. Yapabileceğim tek şey kaçmak oldu.

Beni oyuna getiren sevgilimden kaçtım. Kardeşim dediğim adam dan kaçtım. Bana güvenen konseyden kaçtım. Kendi ırkımdan kaçtım. Kendi yetiştirdiğim savaşçılarımdan kaçtım. En önemliside kendimden kaçtım. Çünkü yapabilecek başka hiç birşeyim yoktu. Kaçmaktan saklanmaktan başka hiç bir şeyim yoktu.

Ben kaçtıkça geçmişim karanlığım peşimden geldi. Kardeşim dediğim adam dan kaçtıkça aslında ona yakınlaştığımı fark ettim. Konseyden kaçtıkça aslında hala ona bağlı olduğumu fark ettim. Kendimden kaçtıkça aslında tamda kendimle savaş halinde olduğumu fark ettim. Bu ksabaya geldiğimde tarihi tekrar yaşayacağımı fark ettim. Ama bu sefer benim istediğim şekilde yaşayacaktım.

Justin ile şuan birlikte çalışıyorsak bu sadece görevi bitirip miranda ile birlikte olmak içindi. Bu işi bitirir bitirmez justin'i bir daha görmeyecektim. Miranda dan hoşlandığını itiraf etti piç. Onun için de de tarih tekerrür ediyordu. Geçmişte yaptığı hataları günümüz de yine tekrarlıyordu. Tek fark bu sefer buna izin vermeyecektim.

Aynanın karşısın da kendime bakarken düşünceler bir bir geçiyordu aklımdan. Kendime sürekli ne yapıp ne yapmayacağımı hatırlatıyordum. Bunları sürekli kendi içimde tekrar etmek iyi hissettiriyordu aslında.

Aynada ki yansımama uzanca bir süre baktım. İtiraf etmek gerekirse oldukça yakışıklı biriydim. Düz rampa saçlarım, siyah kirli sakallarım, elmacık kemiklerim, kıvrımlı kirpiklerim ve en önemlisi kızların en çok hayran kaldığı ela gözlerim le oldukça iyi bir görünümüm vardı. Normalde kızlar bana hayran olurlardı. Emma ile son yaşadıklarımdan sonra kızlardan uzak kalmış sadece bazı ihtiyaçlarım için günlük takıldığım kızlar olmuştu. 

Bazılarından beslenirdim de. Bu benden çok onlara zevk veriyordu. Bu kasabaya geldiğimden beri miranda hariç hiç bir kızın doğru dürüst suratına bile bakmamıştım. Onu gördüğümden beri gözüm hiç bir kızı görmüyordu. Acaba benim vampir olduğumu öğrense ne yapardı. Ona şimdilik gerçekleri anlatmayacaktım ama elbetteki gerçekleri bilmeye hakkı vardı. Beni öyle sevmesini isterdim.